Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde PKK'lıların silahlı saldırısında şehit olan 3 askerden jandarma er 20 yaşındaki Yunus Yılmaz, memleketi Bingöl'ün Karlıova İlçesi Dörtyol Köyü'nde Kürtçe ağıtlar ve gözyaşları arasında toprağa verildi.
Yüksekova'da dün PKK'lıların silahlı saldırısında şehit olan 3 askerden jandarma er Yunus Yılmaz'ın cenazesi Van'da yapılan törenin ardından helikopterle memleketi Bingöl'ün Karlıova İlçesi'ne getirildi. İlçe Jandarma Komutanlığı'na inen helikopterden alınan şehit Yılmaz'ın cenazesi uzun araç konvoylarıyla birlikte ilçeye 12 kilometre mesafedeki Dörtyol Köyü'ne götürüldü. Evlere Türk bayrağı asılan köyde köylüler, şehidi gözyaşları arasında karşıladı.



Şehit Yunus Yılmaz'ın cenazesi köy mezarlığına götürülerek burada cenaze namazı kılındı. Cenaze törenine Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Bingöl Valisi İbrahim Taşyapan, Karlıova Kaymakamı Levent Yetkin ile şehidin ailesi ve yaklaşık 1000 kişi katıldı. Tören sırasında şehidin babası Saim Yılmaz, baygınlık geçirdi. Baba Yılmaz'a köyde bulunan sağlık ekipleri müdahale etti.

Şehidin annesi Aysel Yılmaz ile 4 kardeşi sinir krizleri geçirirken, güçlükle sakinleştirildi. Yakınları sık sık Yılmaz'ın tabutuna sarılarak Kürtçe ağıtlar yakıp, gözyaşları dökerken tabutun başından güçlükle ayrıldılar.

ANNESİNE CEP TELEFONU ALIP GÖNDERMİŞ

Şehit Yunus Yılmaz'ın çarşıya çıktığı Yüksekova'da saldırıya uğramadan önce gittiği bir işyerinden annesine cep telefonu aldığı ortaya çıktı. Yılmaz'ın cep telefonu aldıktan sonra babası Saim Yılmaz'ı arayarak, "Anneme cep telefonu aldım. Onu kargo ile gönderdim" dedi. Bunun üzerine baba Yılmaz'ın da, "Paran yoktu neden aldın" dediği öğrenildi.BAKAN YILMAZ: KURŞUNLAR ÜLKENİN GELECEĞİNE SIKILDI

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, törende yaptığı konuşmada büyük acı yaşadıklarını belirterek, şunları söyledi:

"Bu kardeşler şehit oldukları andan itibaren en yüksek mertebeye ulaşmıştır. Hepimizin ortak değerleri haline geliyor. Artık Yunus sadece anne babasının evladı değil hepimizin evladıdır. Onun anne, babası hepimizin anne babasıdır. Elbette kolay değil, Allah böyle acılar yaşatmasın. Bu acıya bir nebzede olsa ortak olmak, dualarımızla, gerekli vazifeleri yerine getirerek bir nebzede olsa ailelerimizin acılarını dindirmek için buradayız. Bir insanı haksız yere katletmek, öldürmek bütün insanlığı öldürmek demektir. Bu menfur saldırıyı gerçekleştiren inşallah bu dünyada da ahirette de en büyük şekilde cezalarını görecekler. Dün Hakkari Yüksekova'da insanlığı üç defa katlettiler. Bu kurşunlar arkadaşlarımıza sıkıldı ama aynı zamanda bu millete, bu vatana ve bu ülkenin geleceğine sıkılmıştır. Bu kurşunları sıkanlar bu topluma hizmet etmiyorlar. Bu toplumun refahına ve geleceğine hizmet etmiyorlar. Bu insanlar olsa olsa bu milleti birbirine düşürmek isteyen insanlardır. Bunların inadına daha çok kardeşlik dememiz lazım, daha çok birbirimize destek vermemiz lazım, el ele vermemiz lazım. Bir daha bu acılar yaşanmasın diye ne gerekiyorsa yapmamız lazım. Biz hükümet olarak, devlet olarak ne gerekirse yapacağız ama millet olarak hep birlikte yapmamız gerekiyor."

Şehit Yılmaz'ın cenazesi törenin ardından köy mezarlığında gözyaşları ve Kürtçe ağıtlarla toprağa verildi.