Aynen öyle başlık...
Aklınıza gelen ikinci şey...

*

Başka türlü anlatamadık çünkü...
“Günah” dedik...
“Yazık” dedik..
“Vicdan” dedik...
“Acıyın” dedik...
Anlamadılar...

*

“Üzerinde kuşun yuvası var... Birisi senin yuvanı yıksa?...” dedik...
“Ahirette hesap günü kuş Allah’a; Yarabbim sor o kuluna, benim yuvamı niye yıktı?..” diyecek dedik...

*

Bir çakıl taşı için ölen varsa, bir dal için de ölen vardır...
Yaşlı nineler, çocukları yaşındaki kesicilerin ayaklarına kapanıp yalvardılar...
Kızlar ağaçların gövdesine sarıldılar...
Gençleri vurdular...

*

Yırca köyündeki 6000 zeytin ağacını kestiler, bu çorak ülkede termik santral kuracak başka yer yok muydu?..
Dün gece muhtar televizyonda çocuklar gibi ağladı, bir de babası öldüğünde ağlamıştı...
Hırsız durmuyor...
Can bile çalıyorlar...
Rant varsa; yerin dibine girip maden işçisi olsan kurtulamıyorsun ellerinden, ya da yukarıda bir yamaçta zeytin ağacı...

*

Vatan dediğin; kuştur, sincaptır, kurttur, karacadır, yayladır, ovadır, göldür, koydur, ormandır, deredir, ağaçtır...
Çıkart bunları bak...
Vatan diye ne kalır?..

*

Dağlardakine “eşkıya” diyorsun ya...
Onlardan farkın ne kadar?..
Doğu’da fidan genç askerler bir karış toprak için can verirken, Batı’da suyu, toprağı, dağı, ormanı çalmak, eşkıyalık değilse ne?..
Ne farkın var?..

*

“Merhamet” dedik...
“Kıymayın” dedik...
“Acıyın” dedik...
“Günah” dedik...
Anlamadınız...

*

Sizin tapelerdeki edepsiz dilinizden söyleyelim:
Kim ki ağaç keserse, o ağaç onun ...... ......!
Anlaşıldı mı?..