Vah şehidimize vah gazimize!..
Gazilerimizden haber var mı?..
Evet, var!..
Bir gazimize iş vermişler…
Okulda tuvalet temizliyor!..
Birinden daha haberiniz olmuştu…
Ankara'da belediye otobüsüne binen ve iki kolu da olmayan gazi, cebinden kartını çıkaramamıştı da, şoför sinirlenmişti:
“Benim için mi gazi oldun?.. Allah iki kolunu da almış, şerefsiz…”
Şoför haklı, gazi haksız çıkmıştı!..
* * * *
Dün Ermenek'teki madende tonlarca su ve çamur altında kalarak hayatını kaybeden Tezcan Gökçe'nin babası Recep Gökçe'nin ayağındaki yırtık kara lastikleri gördünüz…
Devlet onların yerine ne verdi?..
10 liralık bir çift yeni kara lastik!..
Gazilerimizin durumu da işte öyle…
“Şehit” ilan edilen madencinin babasına adam gibi bir çift bot veya altı kauçuk ayakkabıyı bile layık görmediler!..
Bu vatan için kolunu, bacağını kaybetmiş gazilerimizi de onurlu yaşam hakkına layık görmüyorlar!..
* * * *
Gabar Dağı'nın keskin kayalıklarında vatanın bölünmezliği uğruna bölücü teröristlerle göğüs göğüse çarpıştılar!..
Henüz 18'inde, 20'sindeydiler…
Aktütün Karakolu'nda burun buruna geldiler, yanlarında el bombası patladı…
Yüzünün yarısı yok oldu..
Gözleri görmüyor, elleri tutmuyor…
Bu ülke Tayyip'in şatafat merakı için 1 katrilyon 300 trilyon liraya 1000 odalı saray yaparken, iki bacağını, bir gözünü kaybetmiş gazi iki odalı yıkık dökük gecekondusunda kaderini yaşıyor!..
* * * *
Evet, madalya aldılar…
Övgüler aldılar…
Sonra?..
Köşelerine atıldılar!..
Şehitlerimiz artık isimleriyle değil, sadece rakamların toplamıyla hatırlanıyorlar!..
8 bin şehit!..
Kimdir bu gencecik insanlar?..
Anaları, babaları, eşleri yetim kalmış çocukları ne yapar?..
Canım sırası mı şimdi bunların?..
* * * *
Evet, sırası değil…
Çünkü sıra, şehit ve gazilerimizin kanlarını vatan toprakları için akıtmalarının baş sorumlusu olan bebek katili Apo'ya geldi!..
Pazarlıklarda yeni aşamaya geçildi…
İmralı'da kurulacak yeni pazarlık masasının bir tarafında katil Apo ve Kürtçüler, karşılarında devlet olacak, arkalarında da Tayyip'in akıllıları oturacak!..
Yeni Türkiye kendi alemine dalmış, trilyonlar havalarda uçuşuyor, yatlar, yalılar, 1000 odalı saraylar, her karış toprağa dikilen gökdelenler…
Hayat onlara güzel…
Öte yanda şehitler şehit, gaziler gazi olduklarıyla kaldılar…
Şehitlerimizin mezarlarında kemikleri sızlıyor, gazilerimizin gözyaşları içlerine akıyor!..
Hiç şaşırmadım!..
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “MİT içinde bir grubun CHP'yi izlediğini” iddia ediyor…
CHP içinde karışıklık çıkarmak ve daha birçok şey için bir görevlendirme yapıldığını ileri sürüyor, “Tayyip Erdoğan'a bizim hakkımızda sürekli bilgi veriliyor” diyor!..
Kılıçdaroğlu, kendini “ulusalcı” olarak tanımlayan arkadaşlarına “AKP'nin derin devletinin tuzak kurduğunu” söylüyor…
Valla hiç şaşırmadım!..
Zira Türkiye bir korku imparatorluğu haline geldi…
Bir şey değil, “MİT devletin mi, yoksa Tayyip'in teşkilatı mı” diye sorsak, “algı operasyonu yapıyorsun” diyecekler!..
Türkiye'nin eski Demirperde ülkesi Doğu Almanya ile Çavuşesku'nun Romanya'sından ne farkı kaldı?!.