Normal bir parti mitingi haline gelen şölende İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Devlet kaynakları sonuna kadar kullanıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında New York Times'e paçavra parçası derken, alışıla geldik şekilde Pensilvanya'ya seslenerek paralel yapıya yüklendi.

Erdoğan, Cumhuriyet Gazetesi'nin yayınladığı MİT TIR'larındaki silah ve mühimmata ilişkin görünteler hakkında, "Casusluk ve ajanlıktır, hesabını verecekler" diyerek Cumhuriyet'i ve Can Dündar'ı tehdit etti.
İCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Evlad-ı Fatihan" denilerek kürsüye çıktı. Hz Muhammed'in İstanbul'un fethiyle ilgili sözlerini Arapça ve Türkçe olarak tekrarlayarak konuşmasına başlayan Erdoğan, " Zulüm 1453'de başladı, Ermeni soykırımı, Pontus soykırımı diyen hainlere imkan vermeyeceğiz. İstanbul'u kesintisiz kuran okunan bir şehir olmaktan çıkarmaya çalışanlara asla meydanı bırakmayacağız. Bu milleti bölmek için her yola başvuranlara fırsat vermeyeceğiz" dedi.



"FETİH 7 HAZİRANDIR"
Fetih'in anlamını bilenlerin her şeyi bileceğini söyleyen Erdoğan, "Fetih Çanakkaledir. Fetih kurtuluş savaşıdır. Fetih, 1994'dür. Fetih 14 Mayıs 1950'dir. Fetih inşallah 7 Hazirandır. Yeni Türkiye yolunda bu önemli dönüm noktasında birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde başarıyla geçmektir. Fetih yeniden diriliş için, yeniden yükseliş için bir olmaktır, diri olmaktır. kardeş olmaktır ve hep birlikte Türkiye olmaktır" dedi.

"YASAKLARIN TÜRKİYE'SİNDEN ÖZGÜRLÜKLERİN TÜRKİYE'SİNE GEÇİŞİ BU ANLAYIŞLA BAŞARDIK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ülkeyi yönetme sorumluluğu üstlendiğimizde, bizde aynı anlayışla hareket ettik. Darbecilerle bunun için mücadele ettik. Cuntacılarla bunun için mücadele ettik, vesayetçilerle bunun için mücadele ettik. Yasakların Türkiye'sinden özgürlüklerin Türkiye'sine geçişi bu anlayışla başardık" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"ZAFER KORKAKLARIN İŞİ DEĞİLDİR"
"Şunu unutmayın, fetih nasıl bitmeyen bir süreç ise buna karşı mücadele de bitmeyen bir süreçtir. Şair ne diyor gençler? 'Zafer seni uçuracaktır. Fakat bilki iradende sarsıntı varsa, gönlünü bilhassa korku sararsa, ya gözlerin kararırsa veya biraz mest olursan zafer seni birden bire sırtından atar'. İrademizde sarsıntı olmayacak. O zaman zafer bizi sırtından atar. Çünkü zafer korkakların işi değildir. Türkiye güçlü olmak zorunda. Biz güçlü olacağız ki tüm, kardeşlerimize, tüm dünyaya el uzatacağız. Veren elin alan elden hayırlı olduğu inancı ile tüm kardeşlerimizin yanında olacağız" Medyaya yönelik eleştirilerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York Times'ı paçavra olarak nitelendirdi.

"CASUSLUKTUR, AJANLIKTIR, BUNUN HESABINIDA VERECEKLER"
"Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar" diyen Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Yeter artık bu millete kılıç çaldığın. KPSS sorularını çaldınız. Millet zekatını, sadakasını, kurbanını çaldılar. Milletin çoluğunun , çocuğunun rızkını çaldılar. Suriye'deki kardeşlerimize gönderdiğimiz yardımların önünü kesip, onların hayatlarını çaldılar. Utanmadan, sıkılmadan bayır bucak Türkmenlerine gönderilen yardımlarla ilgili spekülasyonlara girdiler. Casusluktur, ajanlıktır, bunun hesabını da verecekler. Düşün artık milletin yakasından. Kamikaze gibi saldırıp durduğunuz yer, bilesiniz ki, hani Yahya Kemal diyor ya, 'Galip et çünkü bu son ordusudur İslam'ın' nidasıyla sıkı sıkıya sarıldığımız Türkiye'dir. Bu vatan toprağın kara bağrında sıra dağlar gibi duranlarındır, bunu bilesiniz. Yolumuza karalılıkla devam ediyoruz. Devam edeceğiz ve asla bunlara böyle bir tavizi vermeyeceğiz"

‘AMERİKA’DA NEW YORK TIMES DİYE BİR PAÇAVRA VAR’

Amerika’da bir New York Times diye paçavra var. Bu gazete daha önce yaptığı gibi bizimle ilgili yazı yayınladı. Neymiş. Türkiye’nin üzerinde kara bulutlar varmış. Her türlü fitnenin başını çeken iki yayın organı üzerinden bizi eleştirmişler. Bu gazete Sultan Abdülhamit için mutlak monark diyordu. Bu gazete o gün Osmanlı devletine kustuğu kini Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onu temsil eden şahsıma yönetiyor.  Gazetenin sahipleri hep aynı aile. Ermeni lobisine yakınlığı ile bilenen bu gazete son zamanlarda Pensilvanya ile işbirliği içinde. 90’lı yıllarda kaçtı Amerika’ya gitti. Sen Hoca Efendi değil miydin ya. Mekke’ye gitsene. Ne işin var Amerika’da…

TEKNEDEN İZLEDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından ilk kez Cumhurbaşkanlığı sarayında görülen 16 Türk devletini temsil eden askerler sahnenin altına dizildi. Erdoğan askerlerin önünden bir tur attıktan sonra miting alanının kenarında bulunan okçuluk şampiyonasını ziyaret edip, bir süre okçuları izledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan şölenin sonundaki havai fişek gösterisinden önce tekneye binerek deniz yoluyla Yenikapı'dan ayrıldı. Şölen lazer ve havai fişek gösterisi, ardından ise TSK Mehteran Bölüğü’nün konseriyle sona erdi.