Veli TOPRAK-Zekeriya ALBAYRAK /ANKARA

İç güvenlik paketinin 6. gün görüşmelerinde TBMM Genel Kurulu sabaha kadar çalıştı. Meclis, 6 günde 16 maddeyi kabul etti. Sabaha karşı MHP-AKP arasında arbede yaşandı. AKP’li katip üye Mine Lök Beyaz, MHP’li vekillere içi su dolu bardak attı. Meclis Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’nın MHP’li vekiller için ''Elimi tutuyor, elimi çekiyor’ diye bağırması AKP’lileri öfkelendirdi. Gergin anların tutanakları yaşanan gerilimi bir kez daha gözler önüne serdi.

İşte Bahçekapılı'nın "Elimi tuttu, elimi çekiyor..." diye bağırmasıyla karışan Meclis'in tutanaklara yansıyan gergin anları:

Oktay Vural: Nezaketimizle durduk şimdiye kadar. Saat dört olmuş.

Başkan Sadık Yakut: Benim meselem değil ki Vural.

Oktay Vural: Ara verin bir saat, bir saat ara verin.

Başkan Sadık Yakut: Niye ben ara vereceğim bir saat? Grup Başkan Vekili olarak anlaşın, davet ediyorum içeri ben. Birleşime on dakika ara veriyorum. Sayın grup başkan vekillerini davet ediyorum.

(Arada Başkanvekili Sadık Yakut yerini AKP’li Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’ya bıraktı)

 

Oktay Vural: Parti grubumuzun toplantı yapmasını engellemeye yönelik bu fiilî durum karşısında sizin bu konuda inisiyatif kullanmanızı ve bir saat ara vermenizi istirham ediyorum.

Başkan Bahçekapılı: Vural, teşekkür ederim ama şu anda benim burayı, Meclisi yöneten Başkan Vekili olarak, alınan karar gereğince, bitimine kadar bunu devam ettirmek zorundayım.

Gürkut Acar (CHP): Siz uyumuşsunuz, biz uyuyamadık Hanımefendi.

Vural: Benim parti grubumun toplantısı var diyorum.

Başkan Bahçekapılı: Bir dakika, yavaş yavaş konuşalım.

Acar: Yazıklar olsun! Bitimine kadarmış, neyi bitiriyorsunuz? Türkiye Cumhuriyeti'ni bitiriyorsunuz siz.

Vural: İç tüzüğü çalıştırın, buyurun arkadaşlar; madem öyle, buyurun, gelin. (MHP’li vekiller Başkanlık kürsüsünün önünde toplandı)

Mehmet Günal: Haydi bakalım, nasıl uygulayacaksın, bir görelim bakalım.

Başkan Bahçekapılı: Anlaşın, ne yaparsanız yapın.

Oktay Vural: Hayır, şey yapamazsınız Sayın Başkan.

Günal: Şu anda sizin gülüşünüz bile usule aykırı, sizin gelmeniz bile usule aykırı.

Vural: görevlendirilmeniz bile usule aykırı

Başkan: Ben, kendi kendimi görevlendirdim. Ben, şu anda Meclis Başkanıyım, kendi kendime görev verdim.

Mine Lök Beyaz (AKP): Ne bağırıyorsun ya? Ne bağırıyorsun?

Başkan: Ne yapıyorsunuz ya?

Vural: El uzatma.

Başkan: Elimi tutuyor elimi, elimi çekiyor, elime vuruyor.

Beyaz: Bu ne ya!

SAÇIMI BAŞIMI YOLACAĞIM


Engin Altay (CHP): Tutanağı getir Başkan! Çıldırtma beni!

Başkan: Çıldırma! E, çıldırma!

Altay: Çıldıracağım! Saçımı, başımı yolacağım! Böyle keyfî yönetemezsin burayı!

Gökhan Günaydın (CHP): Hak gasbediyorsun! Hak gasbediyorsun!

Başkan: Terbiyeli konuşun. Hakkımı kullanıyorum.

MAZOŞİST YÖNETİM


Hasip Kaplan (HDP): Sayın Başkan, bu mazoşist yönetim tarzını bırakın, iç tüzüğü uygulayın ya!

Başkan: Hepsinden dava açacağım, hepsini duyuyorum.

Ali Rıza Öztürk (CHP): Aç dava, ben de sana açacağım. Sağlığımla oynadın, tansiyonum yükseldi!

DELİKANLI FUATAVNİ NEREDESİN


Erkan Akçay (MHP): Efe değil bunlar, eşkıya.

Mehmet Günal (MHP): Cumhurbaşkanının Fuat Avni’ye dediği gibi, hani ‘Delikanlıysak çık’ diyor…

Vural: Fuat Avni, neredesin?

Adil Zozani (HDP): AKP Grubu her türlü hakarete yüzünü yere eğerek karşılık vermiştir. Ne söylersen söyle her şey…

Hakan Çavuşoğlu (AKP): Mahkemede bu delil olacak.

 

NE DERSEN YARABBİ ŞÜKÜR


Zozani: AKP Grubuna ne söylersen söyle ‘Nisan yağmuru deyip Yarabbi şükür!’ diyor, öyle bir noktaya geldiler. Bu size yeter, fazla bile!

Fatih Şahin (AKP): Davalar açılınca görürsün, tebligatlar gelince. O hakaretlerin hepsinin bedelini ödeyeceksin.

Zozani: Burada her şeye artık ‘Yarabbi şükür’ demek durumunda kaldınız, bu bir.

Bilal Macit (AKP): Hakaret etmeye utanmıyorsun!

Belma Satır (AKP): Ahlaksız şey!