Üsküdar'da toplanan yaklaşık 100 kişilik MHP'li grup, Meral Akşener'e destek vermek için Beylerbeyi'ndeki evine kadar yürüdü. Evinden çıkan Akşener'e "kırbaç" hediye edildi.

Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde bulunan MHP Üsküdar İlçe Başkanlığı Küplüce Mahalle Teşkilatı önünde toplanan yaklaşık 100 kişilik grup, Meral Akşener'e destek vermek için yürüyüşe geçti. Grup, bu sırada, "Bazı kadınların pembe olsa da kimliği, adamım diye gezen bazı erkek müsvettelerinden daha mavidir yüreği - Meral Akşener onurumuzdur" yazılı pankart açtı. Dev boyutta 3 hilalli MHP bayrakları da açan grubun önünde yer alan kadınlar dikkat çekti.

SLOGAN ATTILAR, TEKBİR GETİRDİLER

Grup, "Şeref, namus, haysiyet / Milliyetçi hareket", "Meral Akşener sen bizim her şeyimizsin", "Meral abla sen bizim her şeyimizsin", "Komşuların seninle gurur duyuyor", "Anamız bacımız Meral ablamız", "Ülkücü hareket engellenemez", "Üsküdar seninle gurur duyuyor", "Latif şaşırma / Sabrımızı taşırma" ve "Vur de vuralım, öl de ölelim" şeklinde sloganlar atıp, tekbir getirerek, Meral Akşener'in Beylerbeyi Bayırı Sokağı'ndaki evinin önüne kadar yürüdü.


EVİNDEN ÇIKIP GRUBU KARŞILADI

Evinden çıkıp grubu karşılayan Meral Akşener, kendisine gösterilen desteğe sağ elini göğsüne götürerek teşekkür etti. Gruba hitaben bir teşekkür konuşması yapan Akşener, sözlerine, "Şeriatın kestiği parmak acımaz" diyerek başladı. Akşener, şunları söyledi:

"Bu iğrenç süreçte, başta Genel Başkanımız olmak üzere teşkilat mensuplarımız, genç asenalarımız, genç bozkurtlarımız beni yalnız bırakmadılar. Hepinize teşekkür ediyorum. Bir kadın için, Müslüman bir Türk ailesi için kaldırılması mümkün olmayan 5 gün geçirdik. Sizlerin sayesinde bir mücadele verdim. Ant olsun, şart olsun ki bundan sonra herhangi bir Türk kadını veya hangi inançta olursa olsun bir kadın hakkında ağzını çarpıtarak, tükürükler, salyalar saçarak, kikirdeyerek, bir kadın hakkında iğrenç cümle sarf etmeye kalkan böyle müptezel, iğrenç, alçak, haysiyetsiz, şerefsiz, hamdolsun, şart olsun ki 5 kere düşünecek. Mücadelemiz bu mücadeledir. Kadınımızın mücadelesidir. Kadınlar ve erkekler için, ama öncelikle kadınlar için bir mücadele vermiştim ben. Buradan söylemek isterim ki, Allah rızası için o mücadeleyi verdiğim için, hiç paylaşmamıştım, şimdi paylaşıyorum artık, başörtüsü nedeniyle koyduğum tavırdan dolayı yargılanan tek milletvekiliyim ben. Dolayısıyla, 18 sene önce o dönem ben yargılandım. Benim ne eşim, ne çocuğum, ne arkadaşım, ne de ailemden herhangi birisi ne Zaman Gazetesi'nden, ne STV'den, ne Yeni Şafak'tan 5 kuruş alıp cebini doldurmadı. Bugün bana iftira atanlar, buralardan nemalandılar. Sözde o başörtülü kızlarımızı, çocuklarımızı, kadınlarımızı savundular. Onların savunması neticesinde o mücadelede dil değişti. O mücadelenin içindeki edep duygusu değişti. O mücadeleyi yapmak için yola çıkan o kızların kahraman olma imkanı ellerinden alındı. Hem bir tarafından ceplerini doldurdular, hem bir taraftan da inanç üzerinden yola çıkan o çocukların, o kızların liberal düzen üzerinden o mücadeleyi ve uğradıkları o haksızlıkları hürriyetçilik ve insan hakları üzerinden o dil değişti. Bir kahramanlık öyküsü koymasına o kızların engel oldular."



"BU BÜYÜK BİR KUMPAS"

Akşener şöyle devam etti: "Aradan yıllar geçti, devran değişti. Bir düzen değişmedi. Bugün bir baktık ki, bir başka iktidar 13-14 yıldır işbaşında, başörtülü kızlarımız, kadınlarımız, çocuklarımız bizim de, MHP'nin de özgürlüklerine kavuştular, milletvekili olma hakkını elde ettiler. Ama baktık ki aynı şekilde onlar adına konuşan yine aynı ağızlar oldu. Bir Müslüman Türk kadını kendi adına konuşabilir. Müptezellerin bizim adımıza konuşmalarına ihtiyacımız yoktur. Bize iftira atılması halinde de bir Müslüman Türk kadını ve kadınları üstüne düşeni yerine getirecektir. Bu büyük bir kumpastır. Bu büyük bir iftiradır. Ama tekrar ediyorum, sizin için, bu genç kızlar için neye mal olursa olsun, bu mücadele sürecek. Bu öncelikle cari hukukumuz üzerinden sürüyor. Ben Salı günü müracaat etmiştim. Ama bugün itibariyle savcının eline o kalemlerden geçerek gelmiştir. Anadolu Adliyesi'nde basın savcılığının elindedir. Her bir şekilde büyük bir ciddiyetle bu davayı takip edeceğim. Bu davada, çok sert kanunlar çıkardık basın üzerinden yapılan iftiralara yönelik. Bu iftiralara göre hukuk işleyecek. İşlemediği takdirde zaman zaman ülkemizde hukuk yerine guguk oluyor deniliyor. Ben buna inanmak istemiyorum."

"ŞERİ HUKUKTA AYET 80 DEĞNEK DİYOR"

"Bu müptezellerden birisi Yüksek İslam Enstitüsü mezunu ve Müslüman olduğunu söylüyor" diyen Akşener sözlerini söyle tamamladı: "Diğeri için bir şey söyleyemeyeceğim. Liberal ahlaktan bakmak lazım hadiseye, ama ben Müslümanım diyen bir şahıs Yüksek İslam Enstitüsü, ben de Müslüman bir Türk kadını olarak cari hukuk işlemediği takdirde, açık, net televizyondan söyledim, aramızda şeri hukuk devreye girecektir. Onun şartları da biliyorsunuz, ayet açık. 80 değnektir. Başkan bana 80 değneğin birincisini bir örnek olarak getirmiş, teşekkür ederim. Elbette ki cari hukuk öncelikli, bunu takip edeceğiz. Kandil nedeniyle geldiğiniz için çok teşekkür ederim."

Miraç Kandili nedeniyle Meral Akşener'in evinin çaprazındaki boş alana kurulan masaların üzerindeki kandil simitlerini alan kalabalık olaysız şekilde dağıldı. (DHA)

Akşener'den suç duyurusu!

Akşener'den suç duyurusu!


Meral Akşener kumpasında son perde

Meral Akşener kumpasında son perde