Zeynep GÜRCANLI / ANKARA

Türkiye ile İsrail arasındaki anlaşmanın şartlarından en önemlilerinden biri, Hamas'ın en üst düzey isimlerinden Salih El Aruri'nin Türkiye'den "sınır dışı edilmesi" ve bir daha da ülkeye girişine izin verilmemesi.

Foto: REUTERS - Recep Tayyip Erdoğan, Hamas Siyasi Büro Şefi Halid Meşal'i ağırlamıştı


AKP, iktidarının ilk günlerinden beri dış politikasının en önemli ayaklarından birini, Filistin davasının savunuculuğuna dayadı. Ancak Filistin'de Batı Şeria'ya hakim olan El Fetih'le iyi ilişkiler içinde olmasına rağmen, AKP'nin Filistin davasında "daha çok kayırdığı" taraf hep Hamas oldu. İsrail, El Fetih ve onun lideri olan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı tanırken, Gazze'nin kontrolünü elinde tutan Hamas'ı "düşman" olarak görüyor. Hamas'ın, Gazze dışındaki en önemli merkezi 2012 yılına Suriye'nin Başkenti Şam idi. Hamas'ın siyasi kolunun başındaki Halid Meşal, Şam'da ikamet ediyordu.

Ancak Suriye'de iç savaşın ilk günleriyle birlikte, Beşar Esad da Hamas'a verdiği desteği çekti ve büronun kapatılmasını istedi. O günlerde Hamas'ın siyasi kolu için yeni ikametgah olarak Tunus düşünüldü, ancak bu da olmadı. Bunun üzerine, "gayrı resmi" olarak Türkiye, Hamas'ın siyasi kolunun yeni adresi olarak seçildi. Buna bağlı olarak, Hamas'ın siyasi kolunun lideri Halid Meşal de, son dönemde yapılan tüm AKP kongrelerinde "onur konuğu" olarak ağırlandı.

HAPİSTEN SALIVERİLDİ, TÜRKİYE'YE GELDİ


Nitekim, "terörist" olduğu gerekçesiyle İsrail tarafından hapse atılan ve hakkında 15 yıl hapis cezası verilen, İzzettin El Kassam tugaylarının lideri olarak da anılan, Salih El Aruri'nin de, İsrail hapishanesinden salıverildikten sonraki adresi, Türkiye olmuştu.
El Aruri'nin İstanbul'da yaşadığına ilişkin haberler dünya medyasında yer bulurken, Türkiye bunu hiçbir zaman resmi olarak kabul etmemişti. Şimdi, İsrail'le yapılan uzlaşma hayata geçerse, bundan doğrudan etkilenecek isim, hakkında Türkiye'ye giriş yasağı konulacak olan Salih El Aruri olacak. Böylece, Hamas Şam'dan sonra resmen açamadığı, ancak İstanbul'da "gayrı resmi düzeyde" tuttuğu siyasi ofisinden de olacak.

İSRAİL AÇIKÇA SUÇLAMIŞTI


İsrail, 2014 yılında üç İsrailli gencin öldürülmesi olayından doğrudan Aruri'yi sorumlu tuttuğunu açıklamıştı. Bu yılın Temmuz ayında İsrail’in Kanal 10 televizyonuna mülakat veren İsrail Savunma Bakanı Moşe Yaalon, El Aruri'ye ev sahipliği yapan Türkiye’nin de "Batı Şeria’daki eylemelerden sorumlu olduğunu, Aruri’nin İsrail hedeflerine karşı saldırılar planladığını" söylemişti.