SÖZCÜ/ ANKARATürkiye’nin, yurtdışındaki tek Türk toprağı olan Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolunun, gece yarısı boşaltılmasını ve bunun “kahramanlık destanı” gibi göserilmesine tepkiler devam ediyor. Vatan Partisi’nin hukukçu kurmayları “vatana ihanet suçu” olarak niteledi, sorumlularının Yüce divan’da yargılanması gerektiğini söyledi.
Toprağımızın yabancılara terk edilmesini “acizlik” olarak niteleyen Vatan partisi yöneticileri, ülkemizin işgal halinde olduğu dönemde bile Sülayman Şah Türbesinin terk edilmediğini hatırlattılar, bugün yaşananları “zafer” gibi gösterilmesinin gerçekle ilgisi olmadığını savundular.
“Acizliğin tescilidir”
Vatan Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyelerinden eski TBMM Başkanvekili Hasan Korkmazcan, eski bakanlardan Tayfun İçli, Barlas Doğu, Abdullah Öcalan’ı idam cezasına çarptıran mahkemenin Başkanı Turgut Okyay, eski İstanbul Valisi Erol Çakır, İlker Yücel, eski TRT spikeri Mehpare Çelik, SÖZCÜ Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’ü ziyaret etti, yapacakları çalışmaları anlattılar.
Eski TBMM Başkanvekili Hasan Korkmazcan, mevcut siyasi iklimin topluma umut vermediğini, terör örgütü PKK’nın “siyasetin öncü gücü” haline getirilmek istendiğini belirtti. Türkiye’nin caydırıcı gücünün giderek zayıfladığına da dikkat çeken Korkmazcan, “Bayrağımız, savaş halindeyken bile Süleyman Şah türbesi alanından indirilmemişti. Şimdi ise bayrağımızın indirilmesi, toprağın terk edilmesi tam anlamıyla acizliğimizin tescilidir” dedi.
“Yüce Divanda yargılanmaları gerekir”
Eski Devlet Bakanı, hukukçu Tayfun İçli, hem uluslar arası, hem de iç hukukumuza göre vatan toprağının bu şekilde terk edilmesinin suç olduğunu belirtti ve şunları söyledi:
“Vatan toprağını terk ediyor, o ülkenin sınırları içinde ki başka yerde inşa ediyorsunuz. Kendi siyasi iradenizle, tek taraflı eylemle sınırlarınızı değiştiremezsiniz. Terk edilen yer Türkiye’nin vatan toprağıdır. Bu şekilde vatana ihanet suçu işlenmiştir. Vatan toprağını terk ediyorsunuz, sonra egemen bir ülkenin toprağında kendinize göre yer işgal ediyorsunuz. Daha önce yer değiştirmeler iki ülkenin mutabakatıyla olmuş. Karşınızda meşru bir devlet olduğunu unutuyorsunuz.”
İçli, Genelkurmay karargahında Beaşbakan ve komutanmların fotoğraflarının basına servis edilmesini de şöyle değerlendirdi:
“Askerler bu fotoğrafı dağıtmakla, bu işin sorumlusunun asker değil, hükümet olduğunu o fotoğrafla ortaya koymuşlardır. TSK, ‘ben emir komutayla hareket ederim’ diyor ve bu fotoğrafı kullanıyor.”
“Koruyamadılar, kaçtılar”
Eski Milli Savunma Bakanı Barlas Doğu da, ülkemizin hak etmediği kadar kötü yönetildiğini öne sürdü, “vatan toprağının terk edilmesini” büyük “acizlik” olarak niteledi. Doğu, şunları söyledi:
“Vatan toprağını koruyamadılar, kaçtılar. Bu yapılırken uluslararası bir hata işlendi. Askeri güçle komşu devletin 35 km. içine girip, oradan size ayrılmış rezervi terk edip başka bir köşesine bayrağınızı dikip kendinizi payidar hissetmeniz mümkün değildir. Bu hareketin başarı gibi anlatılması olayı dışarı da ülkemizi gülünç hale fgetiriyor, içeride inanılmaz hale getiriyor.”
Yargıtay Onursal Üyesi Turgut Okyay, Türkiye’nin önemli bir hukuk reformuna ihtiyaç duyduğunu belirtti, askerlerimizin dönüşünü “acizlik” olarak niteledi. Eski Vali Erol Çakır da “Milletimizi bu sıkıntılardan kturtaracak olan yine milletin azim ve kararlılığı olacaktır” dedi.
