Koalisyonu imam ile hoca kurduğunda iyiydi...
Biz ona “paralel” diyoruz...

*

Bakanlıkların tümünü paylaştılar kolayca:
Milli Eğitimde; imam hatipler ile liseler imamın, dershaneler ile kolejler hocanın...
Milli Savunmada; başçavuşlar hocanın, generaller imamın...
Sağlıkta; hastaneler imamın, ilaç hocanın...
İçişlerinde; valiler imamın, kaymakamlar hocanın...
Poliste; istihbaratçılar hocanın, karakollar imamın...
(Ki paralel koalisyonu bozulduğunda polisin polisi yakalaması bu nedenledir...)
Çevrede; bizzat Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç Ankara’nın kamu malı arsalarını bölüştüklerini açıklamadı mı?..

*

Yargıda:
Mahkemelerin binaları imamda, içindeki hakim ve savcılar Hoca Efendi’de kalmıştı...
Özellikle askerlere yönelik kumpasa alet olan özel mahkemeleri, paralelin öbür ortağı Hoca Efendi’ye verdiler...
Güzel bir çalışma oldu...
“Darbe yapacaklardı” diye; ordusundan medyasına, üniversitesinden sivil toplum örgütlerine, sermayesinden sendikalarına, kurumlarından kavramlarına, devrim yasalarından anayasasına kadar laik Cumhuriyeti silip süpürdüler...

*

Çok güzel bir koalisyondu paralel...
Tıkır tıkır işledi, cumhuriyeti birlikte yıktılar...
12 yıl sürdü...
Ta ki Hoca “Ocağına ateş düşe” diyene kadar...
İmam da “İnine gireceğiz ihanet” dedi ve koalisyon bozuldu...

*

Koalisyon normalde çağdaş bir kurumdur... Her üç AB ülkesinden ikisi koalisyon ile yönetilir... Toplumun her kesiminin temsil edilmesi bakımından tek parti yönetimlerinden daha güvenilir ve demokratiktir...
Uygar insanların işidir koalisyon...
Hoşgörüye, özveriye, güvene dayanır...

*

Şimdi sen bu kafa ile bildiğimiz koalisyonlardan kuralım diyorsun, istemiyor...
Çünkü; yasal, temiz, kirsiz, açık, seçik, bilinen, görülen, demokratik kurallara bağlanmış ortaklık sevmiyor...
Paralel iyi idi...

*

Paralelin sorunsuz yıllarca sürmesinin en temel nedeni ise:
Tarımı paylaşmışlardı:
İnekler onun, koyunlar bunun...