Rüzgarın yönü milenyumda döndü.11 Eylül 2001’de zarlar yeniden atıldı. (...)
Böyle onlarca klişe kullanabilirim.
Ama zaten hepsini biliyorsunuz.
Çünkü yaşadınız, gördünüz.
ABD’de İkiz Kuleleri yıkan, Yeni Haçlı Savaşı başlatan, binlerce cana mal olan süreç, Türkiye’ye iki açıdan yaradı:
1) 15 milyon Müslüman’ın yaşadığı Avrupa Birliği, açık ve yakın tehdidi hatırladı.
AB, modern, demokratik ve laik Türkiye ile yakınlaşarak rol modeli yaratmak istedi.
Türkiye rekor hızla AB ile müzakereye oturdu.
2) ABD Merkez Bankası, olası mali panikte bankalar batmasın diye piyasayı nakde boğdu.
Faizler tarihi dip yaptı.
Küresel fonlar Türkiye gibi daha yüksek faiz ödeyen pazarlara kaydı.

* * * * * *
AKP yükselen bu iki dalgada sörf yaptı.
Bir taraftan güçlü müttefik Tayyip Erdoğan...Öte yandan, kazandıran Türk ekonomisi...
Efsane böyle doğdu!

* * * * * *
Ama bilin ki...
Birisi bir yerde kazanıyorsa...
Mutlaka bir kaybeden de vardır.
Türkiye’nin yıldızı parlarken...
Kadim dostumuz Pakistan dibe vurdu.
Pakistan, tabir yerindeyse, iki camii arasında binamaz kaldı.
Bir yanda yardım aldığı ABD ve Batı...
Diğer yanda ülkesinde üslenen Taliban...
Herkesi bir arada idare etmeye kalktı, beceremedi, sözüne güvenilmez oldu.
Siyasi ve ekonomik istikrarını hepten yitirdi.

* * * * * *

Fransa’da yaşananlar için...
Avrupa’nın 11 Eylül’ü deniliyor.
O yüzden sonuçları da,
İkiz Kulelerin rövanşına benzeyebilir.
Yemen, Suriye ve Irak’taki İŞİD, El Kaide, askeri açıdan sıfırlanmadan,
Avrupa ve müttefiki ABD rahat etmez, bölge ülkelerine de rahat vermez.
Türkiye açısından işler bu kez çok farklı...
Artık savaş çok uzakta veya komşuda değil... 2 milyona yaklaşan Suriyeli mülteci, sayıları bilinmeyen yerli İŞİD hücresi, fiilen yok olan sınırlar yüzünden, ateş Misak-ı Milli sınırları içine düştü.

* * * * * *
Seçenekler parlak değil.
Batı’nın yanında İŞİD’le savaşsak, içeride terör tırmanacak...
Yok batı ittifakından kaytarsak, sonucu yalnızlık ve züğürtlük.
Hükümet ve Beştepe’den ilk işaretler, tam da beklendiği üzere...
Terörü bırakıp önündeki sıfata kafayı takmışlar.
Hayırlısı...

* * * * * *
11 Eylül miladına döndük.
Uçak otomatik pilottan çıktı.
Bulunduğumuz bölgede türbülans fazla.
Üstelik uçakta yük dengesi bozuk.
Kaptan pilot “usta” geçiniyor.
Ama bilmeli ki;
11 Eylül 2001’de, Türkiye’nin yelkenini şişiren küresel rüzgar, hata kaldırmaz.
“Ama” ile “fakat” ile rüzgara karşı uçmaya kalkarsa, inecek alan bulamaz, çakılır.
DİPNOT:
AKP’nin aldığı oylar, “ekonomik istikrara” bağlanıyor.
Tersinden okursak, AKP giderse, işini gücünü yitireceğine, kur ve faizin artacağına inananlar var demektir. eleman.Net isimli sitenin 11 bin çalışanla yaptığı anketin haberini okurken (Dünya) bu derin (!) korkuyu hatırladım.
Sitenin anketine göre, çalışanların yüzde 62’sine bu yılbaşı ücret artışı verilmedi.
Başka deyişle çalışanların üçte ikisi sıfır zam aldı.
Kalanların büyük çoğunluğu, yüzde 1-5 zamla yetindi.
Yani enflasyonunun yarısı kadar.
Sıfır zam talihlileri arasında hâlâ ekonomik mucizeye inanan kaldıysa, zamlarını güle güle harcasınlar!