Acılı anneler, pilot subay oğullarını bayrağa sarılı tabutlar önünde gözyaşları dökerek ve “yavrum göğün kartalıydın” sözleriyle son yolculuklarına uğurladı.
Suç uçaklara yüklendi.
Savaş halinde değiliz. Eğitim uçuşu sırasında iki askeri uçak neden çarpıştı?
6 pilot subayın şehit olmasına bile bile mi göz yumuldu?  Gerçekte eğitim eksikliği mi vardı, teknik bilgi noksanlığı mı söz konusuydu?
Net bir anlatım olmadı.

* * * *

Mevcut komutanlar sustu.
Emekli komutanlar konuştu.
Çok acı gerçekleri sıraladılar.
Dediler ki:
Pilotlar göklerin savaşçılarıdır.
Hava savaşı, subaylar savaşıdır.
Hava gücü; üstün nitelikli, moral değeri yüksek, iyi yetişmiş insan gücü demektir. Dünyanın bütün iyi ordularında bu böyledir. Türk Hava Kuvvetleri 100 yaşına bastığında “çağıyla yarışan bir güç haline” gelmişti. Aşağılayıcı yargı süreci (Balyoz) geldi Türk Hava Kuvvetleri’nin yetişmiş gücü moral çöküntüsüne uğratıldı.
Subaylara iftira atıldı.
Pilot subayların meslekten ayrılmaları hızlandı. 100 askeri pilottan 15’i istifa edip Ordu’yu bıraktı. Yetişmiş pilot kaybı çok yükseğe çıktı.
Kartalın başı kopartıldı.
Sonradan “kumpas” teşhisi konulan davalarla Kartal’a baş olmaya aday:
1 Orgeneral, 4 Korgeneral, 7 Tümgeneral, 4 Tuğgeneral olmak üzere 16 general saf dışı bırakıldı.
Kartal başsız bırakıldı.

* * *

General olmaya aday pilot subaylar da “darbeci” ilan edilip tasfiye listelerine alındı. Bu sürecin sonucunda Hava Kuvvetleri’nde tecrübeli eğitim uçuşu verecek öğretmen subay kalmadı. 2013 yılı başında 63’ü muharip, 110 askeri pilot bir ay içinde istifa edip ayrıldı. Böylece teorik olarak Türk Hava Kuvvetleri’nin 7 muharip filosu görevini tam olarak yapamaz duruma geldi. Bu da 3 hava üssünün kapanması anlamına gelir. Ayrılan pilotlar, en az 10 yıllık pilotlardır. 10 yıllık pilot tecrübesi ve bilgisiyle Hava Kuvvetleri muharip gücünün bel kemiğidir. Havada savaşmayı gelecek nesillere öğreten bu subaylardır. Böyle bir pilotun Türk Milleti’ne maliyeti 15 milyon dolardır.
Savaş uçağı, savaşır.
Savaş uçağı tabut olmaz.
Tabut olacak uçağa binilmez.
Uçakta sorun varsa o uçakla uçulmaz. Envanterden çıkartılır.

* * *

Bütün bunlar söylendi ancak sorulara tam cevap veren bir yetkili çıkmadı.
Uçan tabut mu değil mi?
Eğitim eksikliği var mı yok mu?
2 uçak neden çarpıştı?
1 uçak neden düştü?
Toplum aydınlanamadı.
2 askeri uçağını düz havada, eğitim sırasında çarpıştıran ve 1 uçağını da eğitim sırasında düşüren Türkiye, 3 milyar 400 milyon dolar ödeyerek uzun menzilli füze alıyor. Aynı Türkiye bir Awacs uçağı almıştı. Awacs uçağı sahibi Türkiye,  sınırlarını korusun diye Hollandalı kadın subayları çağırıp Malatya’ya patriot füze koydurmuştu.
Bizi biri aydınlatsın!

Tören Huber’de olsun!

AKP’de çatlak büyüyor. Erdoğan sevenler. Davutoğlu tarafına geçenler. Saflaşma derinleşecek. Bu yüzden Abdullah Gül’ü hem Tayyip Erdoğan aniden sahiplenir oldu hem de Davutoğlu, taze para aramaya gittiği New York’tan, “Abdullah Gül’ün partiye dönüşünden çok memnun oluruz” çağırısı yaptı. Gül’ün yakın çevresi ise “Abdullah Bey, partiye dönüş için kapıyı açık tutuyor. Tabii ki, Başbakan’ın bizzat gelip davet etmesi, adaylığının da partide Abdullah Bey’e yakışır bir törenle ilan edilmesi gerekir” diyormuş. Ben de “Tören Huber Köşkü’nde yapılsın” diyorum. Yakışır!