Çıkan foyalar ve dökülen boyalar!
Hangi yandaş yayını açsak, iktidarın “Paralel yapıya” çattığını görüyoruz.
Her kötülüğün altından “Paralel” yani “Cemaat” çıkıyor ve her olay paralele bağlanıyor.
Paralel şöyle, paralel böyle…
Operasyonlar birbirini izliyor “paralelci” olduğu iddia edilen polisler gözaltına alınıyor, bazıları tutuklanıyor.
Anladık, paralelciler kötü insanlarmış!
Peki, 10 yılı aşkın süre onlarla neden işbirliği yaptınız? Neden onların gelişmesine destek oldunuz?
“Ne istediler de vermedik” sözü, o dönemin Başbakanı'nın itirafıdır. Paralelcilere her istediklerini vermişler meğerse… Neden?
Yolsuzluk iddiaları patlak verince mi akılları başlarına geldi?
Ya Meclis'te reddedilen son önergeye ne demeli?
Kusura bakmayın ama iktidar partisi için utandırıcı bir durum…
* * *
“Paralel yapı” dedikleri cemaate her gün giydiren, onların çok zararlı ve tehlikeli bir yapı oluşturduğunu söyleyen, hatta “Haşhaşiler” diye hakaret eden iktidar, bu konuda bir “Meclis araştırması” yapılması istemini reddetti, iyi mi?
HDP, Meclis Başkanlığı'na “Meclis Araştırma Komisyonu kuralım ve cemaati (paralel yapıyı) derinliğine araştıralım ve foyalarını ortaya çıkaralım” şeklinde bir önerge verdi.
Bu önergeyi CHP ve MHP de destekledi ama hayret!
Paralelden en çok şikâyet eden AKP'lilerin oylarıyla önerge reddedildi! Nasıl iş bu?
İktidar partisi, “Paralelcileri” bin bir melânetle suçladığı halde “Araştırma Komisyonu” kurulmasını neden kabul etmedi?
Yıllardır her işi, her şeyi ortaklaşa yaptıklarının ortaya çıkmasından korktukları için olmasın bu?
Bu reddediş, iktidar partisinin suratındaki boyaları döktü!
Dalan ve ülkenin kaybı!
Hafta içinde İstanbul 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin bir kararı çok sayıda insanımızı sevindirdi.
Ülke sevgisi üst düzeyde oluğu halde yıllardır yurt dışında yaşamak zorunda kalan Bedrettin Dalan hakkındaki “yakalama kararı” kaldırıldı.
İstanbul'un eski yıllardaki efsane belediye başkanı olan Dalan hakkında, Ergenekon davası nedeniyle 2010 yılının Nisan ayından beri tutuklama kararı bulunuyordu.
Ülkeye, İstek Vakfı, Yeditepe Üniversitesi ve Yeditepe Hastanesi gibi kuruluşlar armağan eden Bedrettin Dalan'ın avukatı Celal Ülgen, onun haberi soğukkanlılıkla karşılayıp “Haklılığımız anlaşıldı ama çok geç alınmış bir karar oldu” dediğini açıkladı.
* * *
Yetişmiş insan bakımından, ne yazık ki, pek zengin bir ülke değiliz ama yetenekli insanlarımızı cömertçe harcıyoruz!
İktidarın, söylemleriyle ikiye böldüğü toplum, neredeyse birbirini yiyecek!
Dalan, Ergenekon soruşturmaları sırasında tesadüfen yurt dışında olmasaydı, pisi pisine 5 yıl hapis yatacaktı!
Yaratıcı beyinlerden faydalanmak gerektiği halde bunun tam tersini yaparak, Dalan gibi faal ve yararlı insanları yıllarca atıl durumda bırakmak aslında ülkenin büyük kaybı oluyor. Bunu bir anlayabilsek!
Heykeli dikilen adam!
Hafta içinde Aydın'ın ilçesi Kuşadası'na, Mahmut Esat Bozkurt'un heykeli dikildi.
Genç kuşak, Mahmut Esat Bozkurt'u tanımaz.
Atatürk'ün yakın çalışma arkadaşıdır ve Cumhuriyet tarihimizin en değerli bakanlarındandır. 1892 -1943 yılları arasında 51 yıl yaşamıştır.
89 yıl önce, 1926'da Medeni Kanun'u ülkemize kazandıran kişi, o günün Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'tur.
Medeni Kanun ile ülkede kadın-erkek eşitliği sağlanmış, Türk kadını, erkeğin vesayetinden ve yüzyıllardır süren tahakkümünden kurtulma imkânına kavuşmuştur.
Böyle bir devlet adamının heykeli dikilmez de ne yapılır!
Mahmut Esat Bozkurt, eskiden olduğu gibi, bugün de saldırıya uğruyor.
Sebebi, kadınlara eşitlik sağlaması!
Atatürk'e saldıran utanmazlar, Mahmut Esat Bozkurt'a da hayasızca hücum ediyorlar! Her geçen gün uygarlıktan uzaklaşıyoruz!
Tebessüm
Elektrik alamayınca…
Eyüp Karadayı'dan bir fıkra:
Sohbet sırasında Karadeniz-li'ye sormuşlar:
“Kaç senelik evlisin?”
“30 senelik oldik!”
“Peki, evlilik durumunuz nasıl?”
“İlişkimiz yok, elektrik alamayrum karimdan!”
“Peki, ne yapıyorsunuz ?”
“Hiiiç! Ben de kaçak elektrik kullanayrum!”
Günün Sözü
Topluma şiddet eken ahmaklar fırtına biçerler!
