ANKARA-SÖZCÜ
O dönem Çiller'in danışmanı olan AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık ise, "Çevik Bir o dönem Başbakan'a telefon açarak, 'Derhal zam verin, yoksa bildiri yayınlayacağız' dediğini öne sürdü. Çevik Bir ise bunu yalanladı ve ''Başbakan'a telefon edip, zammı konuşacağım, bu mümkün mü?" dedi ve Erbakan'ı aramadığını söyledi.

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tanık olarak çağırılan Çiller, avukatı aracılığıyla mazeret dilekçesi vererek, yurtdışında olacağı gerekçesiyle mazeret bildirdi. Duruşmada, Çiller'in danışmanı, AKP Milletvekili Kocabıyık tanık sıfatıyla ifade verdi. Kocabıyık, Refah Partisi'nin 1995 seçimlerinden birinci çıkmasından sonra ANAP ile hükümet kurmaya çalıştığını belirterek, "Fakat zamanın Genelkurmay Başkanı devreye açıkça girdi, bunu da gizleme gereği duymadı ve RP-ANAP hükümetinin oluşumunu engellediler" dedi. Kocabıyık, "Daha sonra 28 Şubat dediğimiz müdahaleye zemin hazırlayan ve destekleyen çevreler, başta medya, özellikle Aydın Doğan medyası, belirli sivil toplum örgütleri, '5'li çete' diye siyasi tarihe ismi geçen sivil toplum örgütleri ve İstanbul'un iri kıyım sermaye çevreleri, CHP'nin desteğiyle ANAP ve DYP azınlık hükümeti kurulmasını zorladılar. Geriye alternatif RP ve DYP koalisyonunun kuruldu. Buna mecburduk" ifadelerini kullandı.

RAHATSIZ OLDULAR

Çiller'in, Türkiye'yi Gümrük Birliği'ne sokmasının 28 Şubat gibi bir olayın bir bakıma nedenlerinden birisi olduğunu öne süren Kocabıyık, "Gümrük Birliğine karşı çıkan holdingin" sorulması üzerine, "En başta Koç Holding ve onun etrafında kümelenmiş birtakım sermaye çevreleri bunu istemiyorlardı" dedi. Kocabıyık, "Askerlerin çok büyük hataları ve günahları var. Ama onları buna iten sebepler var. Hükümet akıllıca bir yol buldu ve havuz sistemi oluşturdu. Devletin kurumlarına, 'Paraya ihtiyacınız olduğunda piyasadan değil havuzdan alın' dendi. Bu, (paranın dağıldığı) o üç bin aileyi ve onların çevresinde örgütlenmiş medyayı, sivil toplumu vesaire ve birtakım dış çevreleri çok rahatsız etti" diye konuştu.

BANA ÇİLLER ANLATTI

O dönem hükümetin memurlara yüzde 70'e yakın zam verdiğini belirten Kocabıyık, "Çevik Bir de Başbakan'a telefon etmiş, 'Derhal zam verin, yoksa bildiri yayınlayacağız' demiş.. Başbakan Erbakan da buna üzülmüştür ve bunu Çiller'e aktarmıştır. O da bana anlatmıştır. Askerlerimiz dahil tüm kamu görevlilerimiz zam aldılar. O ekonomik çevreler bu zamdan da hoşlanmadılar. Demokrasilerde nerede görülmüş, balans ayarı yapmak? 28 Şubat, 1960 gibi, 1980 gibi açıkça bir darbedir ve bu darbenin 291 milyar bedeli olmuştur. Bu 28 Şubat'ı yapanları, planlayanları, teşvik edenleri ve devletin silahını siyasi iktidara gösterenleri tarih affetmeyecek" dedi.