CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, vesayetin yeni adı olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı gösterdi. Cumhurbaşkanının Türkiye’de, herkesi devlet organları ile beraber bütün ülkeyi vesayeti altına almaya çalıştığını ileri süren Cankurtaran, "23 milyon 500 bin kişiye yakın oy alan Davutoğlu'nu bir kişi görevden almıştır"dedi.
Erzincan’a gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, basın toplantısı yaptı. Türkiye’de ciddi bir vesayet sorunu olduğunu savunan Cankurtaran, şunları söyledi:
"Vesayetin yeni adı da; Erdoğan’dır. Sayın Cumhurbaşkanı tüm Türkiye’de, tüm vatandaşları, tüm devlet organları ile beraber bütün ülkeyi vesayeti altına almaya çalışmaktadır. Yüzde 49.5 oy alan Başbakanın parti başkanı olduğu ve Başbakan olduğu bir dönemde hiçbir sebep gösterilmeksizin, Başbakan istifa etmeye zorlanmıştır. Buradan sormak lazım; 23 milyon 500 bin kişiye yakın bir seçmen, AKP’de yüzde 49.5 oy alarak Davutoğlu’nun başbakanlığını onaylamıştır. Peki kim almıştır görevden? Sadece bir kişi. Bir kişi gelip başbakanın, başbakanlığını bırakmasını istemiştir. Maalesef ki bizler demokrasinin öncüsü olarak, demokrasiyi her şartta savunacak bir parti olarak yine başbakanın adeta hakkını savunacak hale gelmişizdir, vesayetin bir kişinin altında olmadığını hatırlatacak hale gelmişizdir. Bir şekilde sayın Cumhurbaşkanı, devlet kurumlarını bilerek ve isteyerek itibarsızlaştırmaktadır."
"VESAYETE SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ"
AK Parti Ankara Milletvekili Aydın Ünal’ın yaptığı "Bundan sonra gelecek başbakanın profili daha düşük olacak" açıklamasını eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ey hükumet, bu ülkenin cesur, mert insanları, düşük profilde bir başbakan tarafından yönetilmeye mi layıktır? Bu ülke düşük profilli insanların yöneteceği bir ülke midir? Bundan daha büyük bir hakaret olabilir mi? Bunun cevabı vermeleri gerekiyor. Bunu söyleyenler bu cevabı bu ülkeye borçludur. Öyle bir mesaj veriliyor ki, şu anda, geçmişte tarihte bu hatayı çok yapan devlet büyükleri olmuştur. Başka ülkelerde de. Devlet benim mantığı, bitişin başlangıcıdır. Bugün Cumhurbaşkanı bütün devleti, toprağıyla, mülküyle, insanıyla, bütün kaynakları ile, sistemin tamamını sadece benim diye düşünmektedir. Sadece kendisine ait olarak düşünmektedir. Madem benim diye sahipleniyorsun. O zaman devletin bütün imkanlarını büyüklük itibar diye kaçak saraya aktaracağınıza, gelin Erzincan gibi tarımı bitmiş, hayvancılığı bitmiş, git gide yoksullaştırılan halka yardım edin. CHP her zaman antidemokratik sistemlere, asker vesayetine, hukuksuzluğuna direnmiştir. Bu seferde topyekun, tek ses olarak Erdoğan’ın vesayeti altına almaya çalıştığı yönetime bütün parti meclisi, milletvekilleri, il, ilçe örgütlerimizle beraber, başta sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere bu vesayete sonuna kadar direneceğiz. Onların getirmeye çalıştığı Türk usulü başkanlık sitemi denilen, adeta çağdaş yönetim sistemlerinden uzak, dikte ve otoriter sisteme karşıda tüm örgütlerimizle halkımızla omuz omuza mücadele vererek bu antidemokratik sistemlere karşı direneceğiz."

DHA