HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 14 Aralık'ta sokağa çıkma yasağı ilan edilen ve yasak kararı 19 Ocak günü saat 05.00- 18.00 saatleri arasında kaldırılan Silopi İlçesi'nde düzenlenen '8 Mart Dünya Kadınlar Günü' etkinliğine katıldı. Etkinliğe; milletvekilleri Aycan İrmez, Besime Konca, Burcu Çelik Özkan, Gülser Yıldırım, Çağlar Demirel, Silopi Belediye Başkanı Emine Esmer de birlikte katıldı. HDP binası önünde düzenlenen etkinlikte konuşan HDK Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, aeşten çember günlerden geçtiklerini anlatırken, şöyle dedi:
"Zor, karanlık günler, bu karanlıkta yolumuzu direnenler aydınlatıyor. Bu karanlık perdeyi burada direnerek yaşamını feda ederek, bize geleceği vadeden Pakize yoldaşın seve yoldaşın Fatma yoldaşlar aydınlatıyor. Bizler onların aydınlarıyız. Bizler o mücadelenin devamcılarıyız. Onların yoldaşlarıyız. Dünden beri eş başkanlar olarak, 'Sur’da ablukalar kalksın' diye oturuyoruz Sur’un içinde. Bir çağrımız var. Diyoruz ki; güvenli bir koridor açın. Oradaki sivilleri tahliye edin. Bu insanlar, bu ülkenin vatandaşı ve yaşam hakkı, temel en insani hak. Siz bu hakkı gözetmek zorundasınız. Bu anayasal bir zorunluluk. Bu insanlar sivil, elinde hiç bir şey yok. Çoğu da çocuk. Tutun ki sivil değil, yine çağrı yapmak zorundasınız. Yine ilk tercihiniz o insanların canlı olarak ele geçirilmesi olmak zorundadır. Yarın bütün Amed, Sur’a yürüyecek. Yarın Türkiye’nin her tarafında Sur’daki ablukanın kalkması için eylemlilikler olacak."
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da, bir sokakta 3 kadının öldürülmesinin, Silopi'de kadın ve insanlığın destanı olduğunu öne sürerken, şöyle konuştu:
"Bu küçük şehirde kadınlığın ve insanlığın büyük özgürlük destanı yazıldı. Eğer bir kahramanlık ve özgürlük destanı anlatmaya nasıl başlarsınız diye bir soru sorarlarsa size, cevabınız şu olsun. Bir kahramanlık destanı Silopi’de yazılır. Kadınların kahramanlık destanını yazmaya Silopi’de başlanır. Seve, Fatma, Pakize, halklarımızın özgürlük bayramına ulaşabilmek için, öz yönetim ve demokratik direniş ruhu ile bir kadın kahramanlığı ve halk kahramanlığı destanı yazdılar. Bu destanı yazan kadınları saygı ile minnetle selamlıyoruz. Seve, Pakize, Fatma ve öz yönetim mücadelesinde şehit düşen bütün kadın arkadaşlarımız, kardeşlerimiz, yoldaşlarımız, dört yanı ölüm, zulümle kuşatılan bir halka ışık olmak için yaşamlarını feda etti. O öz yönetim direnişinde yitirdiğimiz kız kardeşlerimiz, dört yanı ölüm ile katliam ile kuşatılmış bütün ezilen kadınlara ışık olmak için kendilerini feda ettiler ve biz bugün olanca kararlığımız ile yeniden ifade ediyoruz ki; onların canfeda duruşu, bütün kadınların özgürlük için ve kurtuluş yolu için zafer yolu olacaktır, mücadele yolu olacaktır. Nice ölüm görmüş, nice zulüm görmüş, nice acıyı yaşamış, yıkılmış bu kentte umudumuz, mücadelemiz, yeniden filizleniyor. Yıktıkları şeyler, sadece binalar. Ama kadınlar o binaları yeniden kurmayı çok iyi bilir. Bugün Silopi’de aylarca topa tuttukları kardeşlerimizi, halkımızı katlettikleri bu kentte, sadece binaları, taşları yıkmayı başarabildiler. Ama Silopi halkı dimdik ayakta, ama umut dimdik ayakta. Bizlerin geleceğe duyduğu özlem dimdik ayakta. Öz yönetim, direniş alanlarında demokrasi için yeni bir yaşam için, gelecek için mücadele edenler, Türkiye tarihinde eşi benzeri az görülür bir direnişe imza attılar. 8 Mart’tınız bugünden kutlu olsun."
Yüksekdağ, Silopi’de hayatını kaybeden 3 kadının yakınlarına kırmızı karanfil verdi.
DHA
