Sabah saatlerinde Balıklıova Mahallesi'ne gelen yıkım ekiplerini, vatandaşlar kol kola girerek ve pankartlar ile karşıladı. Gece elektrik ve sularının kesildiğini belirten vatandaşlar, yıkıma karşı yuvalarını savunacaklarını söyledi.

Haber: Gökmen ULU Kamera: Kerim UĞUR

Beraberindeki Jandarma ekipleri ile vatandaşların yanına gelen Urla Mal Müdürü kendisinin Kaymakamı temsilen yetkilendirildiğini, belediyenin yıkım kararı olduğunu ve tahliye işlemi yapılacağını bildirdi. Mahalle sakinleri ise "Yargı süreci devam ediyor. Danıştay süreci sonuçlanmadan evlerimizin yıkılmayacağına dair bize verilen söz tutulmuyor. Biz yaşam hakkımızı savunuyoruz, yuvalarımızı terk etmeyeceğiz" diye karşılık verdi. Vatandaşların, "Bu soğukta biz ne yaparız? Yatalak hastalarımız var. Çoğumuz ihtiyarız ve birçoğumuz kimsesiz. Yuvamızı yıkarsanız sokakta kalırız" sözleri üzerine, "Kaymakamlık olarak yaşlılarınızı sokakta bırakmayız, ambulansa koyup hastaneye götütürüz" cevabını verdi. Jandarma yetkilileri, vatandaşlar evleri kendi rızası ile terk etmezse zor kullanılacağını söyledi. Mahalle sakinleri ise "Biz terörist miyiz? Yuvamızı yıkmak için önce bizi öldürün" dedi. Mahalle sakinleri "Hacılar'daki kaçak villaları neden yıkmıyorsunuz? Gücünüz bize mi yetiyor" diye sordu.

Balıklıova Direnişi Sözcüsü Yusuf Altun, "Burada 74 aileden oluşan 400'e yakın insan sokağa atılmak isteniyor. Yaklaşık 30 yıldır oturduğumuz evlerimiz yıkılmak isteniyor. Tüm sorumluluklarını yerine getiren bizler hizmet beklerken evlerimizden olduk. Danıştay'dan yıkım kararı olan yerler için körebe oynayanlar, 74 yoksul aileyi sokağa atmakta aslan kesiliyorlar" diye konuştu.

Foto: SÖZCÜ -Vatandaşlar CHP'li belediyenin yıkım kararını SÖZCÜ ile protesto etti


Kendilerine verilen sözün tutulmadığını belirten Altun, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Danıştay'dan karar çıkana kadar Urla Balıklıova Mahallesi'ndeki evler yıkılmayacak ve tahliye edilmeyecektir. Bu söz Kılıçdaroğlu'un sözüdür" demişti. Bu mesajı bize İzmir Milletvekili Musa Çam ifade etmişti. Bizler de bu söze güvenerek CHP İzmir İl Binası'ndaki üç günlük eylemimize son vererek evlerimize döndük. Biz, sözün onurlu bir insan için ne anlama geldiğini biliyoruz. Fakat ne yazık ki Sibel Uyar'ın sayesinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözü bugün itibarıyla yerlerdedir" ifadelerini kullandı. Altun, "Urla'da 8 bin 300 kaçak yapı hakkında yıkım kararı var. Bunların 7 bin tanesi hakkındaki yıkım kararları mahkemelerce onaylanmış durumda. Bunlar arasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın arkadaşlarının yaptırdığı kaçak villalar da var, belediye başkanı Sibel Uyar'ın ailesinin dükkanları da var. Onlara dokunmayan belediye niçin bizim evlerimizi yıkıyor? Üstelik bizim yargı sürecimiz devam ediyor" dedi.

Urla Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Özdemir ise yıkımda kararlı olduklarını söyledi. Özdemir, "Hacılar Koyu'ndaki kaçak villaların yıkımı hakkında onaylanmış Danıştay kararı olmasına rağmen orada niçin yıkım işlemi uygulamıyorsunuz" sorusuna, "Orası bizim konumuz değil" yanıtını verdi.

Foto: SÖZCÜ -Vatandaş kaçak villaların neden yıkılmadığını merak ediyor


Özdemir, SÖZCÜ muhabirinin bu yöndeki sorusunu, "Size hesap mı vereceğim" diye cevapladı. Mahalle sakinlerinin açtıkları pankartlarda "Keşke biz de Hacılar Koyu'nda otursaydık, baksana orada yıkım yapılamıyormuş", "Akıllı ol oğlum, evinin yıkılmasını istemiyorsan kaçak villada oturacaksın", "Anne, Sibel teyze neden bizi evlerimizden atmak istiyor? Tayyip'in villalarına dokunamadıkları için herhalde", "Sibel Uyar, Allah aşkına doğru söyle; 74 aileyi bir avuç rant için mi, bir kuru inat için mi sokağa atıyorsunuz" ifadeleri yer aldı. Vatandaşlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik olarak da şu pankartları taşıdı:

"Bugün sözü yere düşen adamın, yarın başı yere düşer", "Yoksuldan yana Kemal olmadıkça, Dersimli Kemal olsan ne yazar."

Foto: SÖZCÜ -Urla Belediyesi yıkıma kaçak villalardan değil halktan başladı