Fransa Milli Eğitim Bakanı Najat Vallaud Belkacem, Fransa okullarında "inkârcılığa son vermek" ve "soykırımların daha iyi anlaşılması" konusunda çalışmak üzere bir komisyon kurulduğunu açıkladı,

Yaşanmış "soykırımların" daha iyi anlaşılması için yeni pedagojik sistemlerin geliştirilmesi doğrultusunda sosyolog, antropolog, lise ve üniversite eğitim üyeleri, hukukçu, gazeteci ve psikologlardan oluşan komisyon üyeleri konu üzerinde 1 yıl çalışacaklar.

Komisyon 46 kişiden oluşuyor ve başkanlığını Vincent Duclert yapıyor,

Komisyon üyelerinden bazı isimler ise şöyle:

- Mickael Nichanian "tarihçi"

- Hamit Bozarslan "tarihçi ve sosyolog"

- Dzovinar Kevonian "tarihçi"

- Gaïdz Minassian "politolog"

- Fatma Müge Göçek "sosyolog"

- Dominique Schapper "Fransa anayasa konseyi onursal üyesi"

- Karel Fracapane "uluslararası proje yöneticisi"

- Zoe Grumberg "tarihçi, Shoah tarihçisi"

Diger üyeler Stephane Audoin-Rouzeau, Magalie Bessone, İsabelle Delpla, Henry Rousso, Emnanuelle Sibeud, İlsen About, Herve Ascensio, Annette Becker, Patrick Cabanel, Johann Chapoutot, Elisabeth Claverie, Helene Dumas, Benedicte Gilardi, Christian İngrac, Cecile Jouhanneau, Sandrine Lefranc, Judith Lyon-Caen, Ariane Mathieu, Pap Ndiaye, Beatrice Patsalides-Hofmann, Malika Rahal, İannis Roder, Julien Seroussi, Leila Seurat, Vanessa Voisin, Nicolas Werth, Adriana Escobar, Jan Gross, John Horne, Hans-Lukas Kieser, Joel Kotek, Anne-Marie Larosa, Thomas Maissen, Philip Nord, Renee Poznanski, Ornella Rovetta, Karine Vanthuyne.

Konu hakkında görüş bildiren Lyon Venissieux eski encümen azası Hamza Mor ve yerine seçilen encümen azası Mustafa Güvercin, Fransa Milli Eğitim Bakanlığı’nın himayesinde kurulan bu komisyonun tamamen taraflı ve Fransa'nın da terör örgütü kabul ettiği bazı örgütlere yakınlığı ile bilinen kişiler tarafından oluşturulduğu iddiasında bulundu.

Kurulan bu komisyonun tek amacının, bir kere daha, Fransa okullarında yaşayan Türk asıllı öğrenciler olduğunu söyleyen Hamza Mor ve Mustafa Güvercin, Fransa'nın tarihteki bazı olayları "tarihi gerçekler" ışığında değil, Fransa'nın günlük politikalarının ihtiyacı doğrultusunda okuduğunu, bu durumun insanları birleştirmek yerine ayrıştırdığını ve "İslamafobi ve Türkofobi" yarattığını söylediler.

DHA