Ulu Önder ve silah arkadaşları Cumhuriyet’i kurarken bu yaşananları elbette öngörmüştü. Tarihi Nutuk ve Mustafa Kemal’in diğer söylemleri bunun en güzel örneği. 93 yılın ardından içeride ve dışarıdaki gelişmeler kimi zaman hayra alamet değilmiş gibi görülebilir dostlarım. Fakat kesinlikle umudunu yitirmeden yol alan, enerjisini, rengini, coşkusunu koruyan milyonlarca Atatürk sevdalısının bu topraklarda yaşadığını unutmadan el ele vererek Cumhuriyetimizi ve Türkiyemiz’i hak ettiği konuma hep beraber taşıyacağız. Atatürk’ün emanet ettiği Cumhuriyet’e sahip çıkarak, Ulu Önder’in ruhunu demokrasimizle yaşatarak nesilden nesile daha güçlü ve çok daha demokratik bir Türkiye inşa edeceğiz. Atatürk’ün silah arkadaşlarına sarf ettiği, ‘Efendiler! Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz!’ sözlerini sımsıkı sahiplenip yüreğimizi karartmadan, engelleri aşarak el birliğiyle Cumhuriyetimizi büyüteceğiz. Ne de olsa Mustafa Kemal’in üstüne basa basa söylediği gibi ‘Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir!’. Aksini düşünen varsa beri gelsin. Cumhuriyet Bayramımız bir kez daha kutlu mutlu olsun.
Türk şeflerin zaferi
‘Anadolu Mutfağı’ dünyada ayrı bir yerde malumunuz. Geçtiğimiz haftalarda yemek profesörü Adnan Şahin ve Cüneyt Asan’ın önderliğinde Türk ekibi Gastronomika’da İspanya’nın San Sebastian’ını adeta salladılar. Bir çok yemek elçimiz de dünyanın dört bir yanında memleketi çok güzel temsil ediyorlar. Kapadokya Kayakapı’da bir araya geldiğimiz genç şef Fatih Tutak da bu isimlerden biri. Mengen’den mezun olmuş. Yollar katetmiş ve şimdi Bangkok’un en değerli şeflerinden. Henüz 32 yaşında ve hünerleriyle Uzakdoğu’da parmakla gösteriliyor. San Pellegrino Gastroweekend’de adeta damaklarımız şenlendi. Yine bir usta el, Murat Bozok. USLA’da dünya piyasasına genç yetenekleri kazandırdığı gibi her hafta Anadolu Mutfağı’nı global lezzetlerle harmanlıyor. Mesela Şef Bozok’un, profesyonel gurme Ebru Erke’nin Bourbon Adası’ndan getirdiği vanilyalarla yaptığı yer elması çorbasının ardından, Hindistan lezzeti füme aromalı siyah kakule ile tütsülediği bonfileyi bir tatmanızı isterdim. Yani demem o ki dostlar, Türk Mutfağı dünyada bu isimlerle yükseldikçe yükseliyor.
Bravo sizlere.
Sanata sahip çık!
Siyasi gündemle fazlasıyla haşır neşir olunca ve bir de metropolün vazgeçilmez stresiyle boğuşunca insanın kafasını boşaltması zorunlu bir ihtiyaç. Mevsim kışa dönünce de kapalı mekanlarda konser programlarına bir bakmak gerekiyor. İstanbul’un oksijen mekanlarından Bomontiada bünyesindeki Babylon neredeyse her gece çağdaş yüzlerle dolup taşmakta. Misal Anadolu’nun dört bir yanından ezgileriyle Kardeşler Türküler ve dünya müziğinin efsane ismi Jay Jay Johanson abimiz Lenovo Moto’yla adeta salladı mekanı. Öte yandan bir kent geleneği Contemporary İstanbul da 3 Kasım’da başlıyor. Her yıl ziyaretçi kitlesini artıran sanatsal aktiviteler ya da dolup taşan konser salonları, memleketteki yozlaşma ve bayağılaşmaya inat sanatsal bir tokat adeta. İşte o yüzdendir ki zaman; sanata, sanatçıya ve sanatsevere sahip çıkma zamanıdır dostlar.
