Henry Ridgwell'in haberine göre; Mahkeme Başkanı Alphons Orie, kararı açıklarken Bosna Savaşı’nın önde gelen ismi olan Mladiç’in yaptıklarını tek tek sıraladı.

“13 ve 14 Temmuz 1995’te, silahsız, aralarında çocuklar ve yaşlıların da bulunduğu 1000 kadar Bosnalı Müslüman Kravica’da bir depoda öldürüldü. 16 Temmuz 1995’te de Branjevo askeri çiftliğinde 1000 ila 1200 kişi katledildi.

Ve liste uzayıp gidiyor.

Prag’taki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde Yugoslavya savaşıyla ilgili görülen dava sırasında eski Sırp general Ratko Mladiç son derece gergin ve sinirli bir tavır sergiledi.

“Bosna Kasabı” olarak bilinen Mladiç, karar okunmadan önce mahkeme salonunda tutulduğu bölümden çıkarılırken hakime, “Bunların hepsi yalan. Bu mahkemede konuşulan herşey yalan” diye bağırdı.

1992-1995 yıllarındaki Bosna Savaşı sırasında Ratko Mladiç, Sırp kuvvetlerinin başındaydı. Saraybosna’nın kuşatılması sırasında şehrin ağır topçu ateşi altında tutulması, keskin nişancıların binlerce kişiyi katletmesi ve şehre insani yardımların kesilerek binlerce kişinin öldürülmesi operasyonlarına liderlik etti.

Mahkeme ayrıca Srebrenitza’da 7 binden fazla erkek ve erkek çocuğun katledilmesinde de Mladiç’in önemli bir katkısı olduğuna hükmetti.

Srebrenitza Anneleri ve diğer Bosnalı sivil toplum örgütleri üyelerinden biri olan Nura Mustafic ve diğerleri Yugoslavya Savaş Suçları davasında Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin aldığı kararı gözyaşları içerisinde dinlediler.

Salihović, “Kocamı bizden ayırdıklarında 42 yaşındaydı ve kucağında 8 aylık büyük oğlum vardı. Bebeği kucağından aldılar. Oğlum bugün 22 yaşında ve babasını anmaya ve onun için dua etmeye geldi. 1995 yılında çektiğimiz acıların ardından bugün alınan karardan dolayı mutluyum. Bugün artık daha mutlu hissediyorum” dedi.

Mladic davası eski Sırp cumhurbaşkanı Radovan Karaziç’in 2016 yılındaki duruşmasının ardından sonuçlanmış oldu. Bu davalar uluslararası adalet sistemi açısından da bir zafer olarak görülüyor.

Kosova da Mladic kararını memnuniyetle karşıladığını duyurdu. Kosova Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada da Mladic kararının Bosna Savaşı mağdurları ve uluslararası adalet sistemi için örnek teşkil eden bir karar olduğuna vurgu yapıldı.

Ve elbette Bosna’da da karar olumlu olarak değerlendirildi.

Londra Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü’nden Jonathan Eyal, “Bosnalılar adaletin yerini bulduğunu düşünüyorlar. Uzun bir sürecin ardından İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Avrupa’daki en büyük soykırımla ilgili dava kapanmış oldu. Ancak buna rağmen maalesef adalet bölünmüş ülkeleri birleştirebilecek bir tutkal değildir” diye konuştu.

Bölünmüş bir ulus

Bosna halen bölünmüş bir ülke durumunda. Sırp Cumhuriyeti’nin otonom bölgelerinde hala Ratko Mladic’e destek verenler ve onun suçsuz olduğunu savunanlar var.

Savaş sırasında Mladic’e destek verem ve eski bir milliyetçi olan Sırp Cumhurbaşkanı Aleksandr Vucic yaptığı açıklamada kararı şaşkınlıkla karşıladığını söyledi.

Vucic, “Tüm bu eskiye dönme sevdalıları umarım artık bundan vazgeçerler. Biz ilerlemek istiyoruz. Sorumluluklarımızı üstlenecek gücümüz var. Ama korkarım birçoklarının böyle bir gücü yok” ifadelerini kullandı.

Eyal, “Bu noktada Belgrad bu karmaşaları geçmişte bırakmak istiyor. Ratko Mladic yeni Sırbistan’ı temsil etmiyor. 25 yaşın altındaki hiçbir Sırp bu suçlara ülkesinin bir sembolü olarak bakmayacak. Ama yaşlılar için bu konu hep gündemde olmayı sürdürecek. Sırbistan’ın geleceğini AB’nin bir parçası olmakta görenler için Mladic hiçbir anlam ifade etmiyor” dedi.

Ratko Mladic’in avukatı davayı temyize götüreceklerini açıkladı. Uzmanlarsa kararın bozulmasının mümkün olmadığını söylüyorlar.