Ritz-Carlton, "Dünyanın önde gelen destinasyonlarında unutulmaz deneyimler sunan lüks konaklama" sloganıyla yola çıkan bir oteller zinciri.
Sayısız devlet başkanı, başbakan ve farklı ülkelerin kraliyet aileleri Ritz-Carlton otellerinde konaklıyor.

BBC Türkçe'nin yayınladığı habere göre; Ritz-Carlton'un Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'daki lüks otelinin 'altın kafese' dönüştürüldüğü yönünde.

ABD Başkanı Donald Trump'ı ağırlamasından sadece birkaç ay sonra, Ritz-Carlton Riyad oteli, gözaltına alınan 11 Suudi prensinin tutulduğu yer haline geldi ve otele 'Dünyanın en lüks hapishanesi' lakabı takıldı.

11 prensin yanı sıra dört bakan ve çok sayıda Suudi Arabistanlı iş adamı, hafta sonu düzenlenen yolsuzlukla mücadele operasyonunda gözaltına alınmışlardı.

Gözaltına alınanlar arasında Forbes dergisinin 'Dünyanın en zengin 100 kişisi' listesinde yer alan Prens El Velid bin Talal da bulunuyor.
Altı yıl önce hizmete giren otel, 200.000 metrekarelik bir alana yayılıyor ve içinde 492 odası var.

New York Times gazetesi, Ritz-Carlton Riyad otelinin son halini gösteren bir video yayımladı.

Videoda güvenlik gücü olduğu sanılan kişiler, yere serilmiş battaniyelerle yatıyor. Bulundukları yer, otelin büyük davet salonlarından birisi gibi gözüküyor.

Bu davet salonunun 2000 kişi kapasiteli olduğu ifade ediliyor.

Etrafta üniformalı kişiler görmek mümkün. Bir köşede ise duvara dayalı bir askeri tüfek var.

İngiltere'de yayınlanan Guardian gazetesi, yolsuzluk operasyonunun düzenlendiği Cumartesi akşamı Ritz-Carlton'da kalan müşterilerden valizleriyle birlikte lobide toplanmaları istenmiş. Haberde müşterilerin Riyad'daki farklı otellere yerleştirildiği belirtiliyor.

Guardian'a konuşan üst düzey bir Suudi Arabistan yetkilisi, yetkililerin gözaltına alınan prensleri hapse atamayacağını, Ritz-Carlton'a yerleştirilmelerinin 'en itibarlı çözüm' olduğunu ifade ediyor.