Habertürk Gazetesi yazarı Gökhan Şen bugünkü yazısında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın da hakkında soruşturma açtığı Çiftlikbank uygulmasının detaylarını kaleme aldı. Şen yazısında firmanın 1 yılda yapılan yatırımın 2.2 katının geri alındığının şirket tarafından söylendiğini belirterek, şirketin 'saadet zinciri' benzeri bir yapıya bürünebileceğine dikkat çekiyor. İşte Şen'in yazısı:

Çiftlik Bank bir uygulama. Sitesindeki bilgilere göre siz bu oyundan inek, keçi, tavuk alıyor ve bunları beslemek için yem elde edip o yemleri deponuzda saklıyorsunuz.

Sonra ne oluyor?

Sonra yatırdığınızın en az 2.2 katını 1 yılda kazanıyorsunuz. Bu sırada da sizden gelen paralar ile bu şirket gerçek yatırım yapıyor.

Ne yatırımı?

Çiftlik, tesis, büyük baş hayvan. Üstelik biriken paralarınız ile bu firmanın çeşitli bayilerinden, yine kendi çiftliklerinden gelen peynir, sucuk gibi ürünleri satın alabiliyorsunuz.

Bununla da bitmiyor, başlarda uygulanan ancak sonradan ara verilen sisteme göre arkadaşlarınızı getirdikçe fazladan para da kazanıyorsunuz. Gelirler çok iyi olmalı ki şirketin sahibi Avrupa’nın en büyük damızlık tesisini kuracaklarını anlatıyor. En büyük olması için 50-100 bin hayvanlık bir tesis kurmaya kalksanız su içinde 1 milyar TL yapar.

Sistemde sadece Türkiye dışından 50 bin kullanıcısı olduğunu söylüyor bir şirket yetkilisi. İnanılır mı bilmem ama bu hesapla Türkiye içinde kaç kullanıcı vardır, varın siz hesap edin. Zaten Facebook sayfalarında sadece bu ay içinde ilan ettikleri 700 milyon TL! tutarında yatırım anlatılıyor. Böyle büyük organizasyona da böyle büyük yatırım yakışır elbette.

[old_news_related_template title="Çiftlikbank'a soruşturma" desc="Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, son dönemde vatandaşlar tarafından saadet zinciri olduğu gerekçesiyle şikayet konusu olan Çiftlik Bank isimli sanal oyun için inceleme başlattı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/11/cittititi.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/ekonomi/son-dakika-ciftlikbanka-sorusturma-2110323/"]

Hangi kanun?

Bizim yatırım dünyasında da kanunlar vardır. En basitlerinden biri de beklenen getiri arttıkça katlanılması gereken riskin de artacağıdır.

Çiftlik Bank’ta getiriler artıyor ama risk hiç artmıyor. Yeni yatırımlarla, Türkiye’nin tarım atılımı başlıyor şirket sahiplerine göre. Vatandaşlar da bu büyümeden pay alıyorlar. Hatta yetmiyor, bir de üstüne kaşar, sucuk, sosis bile yiyebiliyorlar.

Getiri arttıkça riskin artmadığı, kısa sürede büyük yatırımlar ile inek sayısının hızla arttığı bir dünya...

Yatırımın mantığını ve fizik analojimi zorlayan bu yatırım vaadi için bir kanun oluşturamıyorum ama sanırım buna uygun bildiğim bir kanun var: 6502 sayılı Kanun.

Kanunun 80. maddesi piramit satışlara ayrılmış. Halk arasında saadet zinciri, teknik düzeyde literatürü izleyenler içinse Ponzi şeması olarak da bilinir. Her ne kadar şu an şirket ‘arkadaşını getirene ödül’ vaat etmese de tüm medyada yayınlatmakta olduğu reklamlar ile zaten ‘yeni oyuncu bulma’ kutucuğunu işaretliyor.

***
Bu tip yapıların sermayesi sağladıkları güvendir. Ardından yüksek getiriler bunu izler. Kanunu uygulamakla mükellef kamu kurumları görevlerini yerine getirip çok sayıda insana ulaşan bu sisteme ilişkin rapor yazmalılar. Şirket çok iyi bir yatırım imkânı sunuyorsa herkes bilsin. Yok eğer 6502 kapsamındaysa bunu da öğrenmek fena olmaz.

Son olarak, 100 bin dolar sermayeli şirketin merkezi Kıbrıs.