AKP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, gündeme ilşkin durumu değerlendirirken, AKP’deki kongre sürecini ve ‘Partili Cumhurbaşkanlığı dönemini’  anlatırken çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Sputnik'in haberine göre Ataş, AKP’nin 3. Olağanüstü Büyük Kongresi’nin Ankara Arena Spor Salonu’nda gerçekleşeceğini, kongrenin konsepti için de ajanslar ile AKP’nin Tanıtım ve Medya Başkanlığı’nın çalışma yaptığını vurguladı.

"LİDERİMİZ KİMİNLE ÇALIŞACAKSA..."

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partinin genel başkanlığa geleceği olağanüstü kongrede parti yönetimi (MKYK) seçiminin de yapılacağını ifade eden Ataş, “Yenilenmesi doğaldır. Cumhurbaşkanımız, liderimiz kiminle çalışacaksa o insanlarla bir ekip oluşturması son derece doğal hakkıdır. Her yerde her yönetim de bu böyledir. Bir dernek de bile normal bir kuraldır zaten” dedi. Peki parti yönetiminin ardından AKP’nin TBMM yönetiminde ve kabinede de bir değişiklik olabilir mi? Ataş, bu soruya ise, “Onları bilemiyorum, onları Sayın Başbakanımızın, kurucu genel başkanımızın takdirinde olan konular” yanıtını verdi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, sözlerini şöyle devam etti;
“İlk defa partili bir cumhurbaşkanı olma özelliğini de taşıyacak. Bu anlamda da önümüzdeki süreç içerisinde tabi ki partinin genel başkanı olduğu zaman partinin yönetimi, Cumhurbaşkanlığı görevi tüm bunlar birlikte yürüyecek. Ama kuracağı ekiple bu yönetimi en doğru şekilde sergileyeceğini düşünüyorum. Çünkü bugüne kadar Cumhurbaşkanımız her el attığı işi başarıyla sonuçlandırmış, hiçbir işte başarısızlık yok, yani onun hayatında başarısızlık yok. Hep başarılar var hep ilkler var. İnanıyorum ki bundan sonraki süreçte de başarılı bir yönetim sergilemek suretiyle yoluna devam edecek” diye konuştu.

"BUNA ALIŞACAKLAR ALIŞIRLAR"

Cumhurbaşkanı’nın AKP üyesi ve genel başkanı olmasına itirazlar da var. Referandumda başkanlık karşıtlarının ‘Artık partili Cumhurbaşkanı, benim cumhurbaşkanım diyemeyeceğiz” eleştirileri de geldi. AKP’li Mustafa taş bu eleştirilere ise, “Onların bileceği bir iş. Yani onların deyip dememesi bizi çok alakadar etmiyor. Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin Cumhurbaşkanıdır. Onlar istese de cumhurbaşkanı, istemese de cumhurbaşkanıdır. Milletin oyu ile seçilmiş bir cumhurbaşkanı. Buna da alışacaklar. Dönüp kendi siyasi tarihlerine baksınlar. Atatürk partili bir cumhurbaşkanı değil miydi, İnönü partili bir cumhurbaşkanı değil miydi? Bunları görmeyip de bugün farklı şeyler söyleyenler doğru söylemiyorlar, doğru düşünmüyorlar, doğru konuşmuyorlar. Onun için alışacaklar, onlar da alışırlar” yanıtını verdi.