Mehmet Türker’in acısı, yüreğimize çökerken SÖZCÜ yazarları, usta kaleme birbirinden dokunaklı yazılarla veda etti. Rahmi Turan, “Günümüzde kişisel menfaatlerini düşünmeyen, ona buna yalakalık yapmayan, daima başı dik durarak doğruları savunan böyle onurlu, kişilikli yazarların sayısı her geçen gün azalıyor…” sözleriyle, 28 yıl aynı gazetelerde kader birliği ettiği ‘İstanbul beyefendisi’ Mehmet Türker’i yazdı... Emin Çölaşan “Mehmet Türker’in ardından” başlığıyla kaleme aldığı yazısında, “Türkiye çok değerli, mert, yiğit ve yürekli bir Atatürk evladını yitirmiş oldu. Tam anlamıyla Mustafa Kemal’in askeriydi” dedi. Özdemir Asaf’ın “Kimi gittikçe kalır, kimi kaldıkça gider” dizesini hatırlatan Uğur Dündar ise “Mehmet Türker hep gönüllerimizde kalacak” diyerek ‘köşe komşusu’ Türker’i uğurladı. Ve bir başka yazarımız, Necati Doğru... Doğru, Mehmet Türker’e şu satırlarla veda etti:
“GERÇEK BİR İSTANBUL BEYEFENDİSİ”
“Gerçek bir İstanbul beyefendisiydi... Hep şık giyinirdi. Sesini hiç yükseltmezdi. Bu kibar, nazik, karınca ezmez adam kalemi eline aldığında yılmaz, yıkılmaz, dönmez, eğilmez, bükülmez doğru neyse onun savunucusu olurdu. Hiçbir dönemde, hiçbir iktidarın kalemi olmak gibi ucuzluğa sapmadı. Gazeteciliği, Kadıköy semtini, Fenerbahçe takımını çok severdi. Zaman acımasız tırpan. Mehmet Türker’i de biçti...”
Ege Cansen ‘Sevgili kardeşim Mehmet Türker’ başlıklı yazısında, 37 yıl önce Hürriyet Gazetesi’nde yollarının kesiştiğini belirterek, şunları yazdı: “Kendisiyle yakın arkadaş olma şansını elde edemedim. Ama hem o kendini bana; daha önemlisi ben de kendimi ona yakın hissettim. Çok yakışıklıydı. Girişimci ve cesurdu. Onu hep güzellikle hatırlayacağım.”
OKURLARI BİNLERCE MESAJ PAYLAŞTI
Binlerce okuyucusu da Türker’i yitirmenin acısını mail, telefon ve sosyal medya üzerinden paylaştı. Dik duruşu ve vatan sevdasıyla ülkeyi aydınlatan yazıları, binlerce kez paylaşıldı. Binlerce mesajda, ışık tutan yazılarındaki kararlılık ve öngörünün altı çizildi. Dedik ya bugün kederimiz de yasımız da büyük... Bugün Mehmet Ağabeyi uğurlayacağız...
Biz 6 kişilik muhteşem bir ekiptik
Mehmet Türker, eşi Sevil Hanım’a, kızı Meltem Taşdemir’e, damadı Cemal Taşdemir’e ve torunları Aslı ve Ege’ye düşkünlüğü ile bilinirdi. Kızı Meltem Taşdemir, “Biz 6 kişilik muhteşem bir ekiptik” diyor. Meltem Taşdemir, babası Mehmet Türker’i şöyle anlattı:
“Mehmet Türker ilkeli, onurlu, her zaman doğru bildiği yolda dimdik yürüyen, aldığı baskılardan yılmamış mesleğine aşık 55 yıllık gazeteci idi.
Birçoğunun sevgili arkadaşı, dostu Mehmet, bir çoğunun Mehmet Ağabeyi, annemin 50 yıllık aşkı, benim biricik babam, arkadaşım, sırdaşım ve akıl hocamdı. Babam gündelik hayatta her sabah yürüyüşünü yapardı. Gazeteleri okurken haberleri takip eder ve yazılarını yazardı. Günde en az 3-4 kez telefon ile konuşurduk. Ben aklıma ne gelse danışmak için arardım. Çoğu yaz ve kış tatillerimizi annem, babam, eşim ve çocuklarım ile yapardık. Annemle çok mutlu, huzurlu bir yaşamları vardı.
Biz altı kişilik muhteşem bir ekiptik. Bundan sonra babamsız eksik ama o hep varmış gibi, onun beni yetiştirdiği gibi yolumuza devam edeceğiz fakat buruk olarak. Son iki gündür sevdiklerimizden tarafımıza iletilen, medyada yer alan tüm güzel sözler ve dualar için herkese ve tüm desteği için SÖZCÜ Ailesi’nin tüm fertlerine ailem adına çok teşekkür ederim.”
GERİDE ONURLU BİR İSİM BIRAKTI...
Mehmet Türker, 73 yıllık hayatına iyi bir eş, iyi bir baba ve iyi bir dedeliği sığdırdı. Mesleki yaşamında ise Atatürkçülüğü, vatanseverliği, kalemini kimse için eğmemesi ile tanındı. Okuyucuları, meslektaşları ve ailesi Mehmet Türker’i çok ama çok özleyecek.
Yazılarıyla Türkiye’nin karanlığına ışık tuttu...
