CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, 16 Nisan referandumu öncesi 'Hayır' mitinglerine devam ediyor. Kırklareli'de miting meydanını saatler öncesinden dolduran vatandaşlar İnce'ye büyük ilgili gösterdi.

muharrem-ince-kirklareli

İşte İnce'nin konuşmasından satırbaşları;

Gar mevkiinde ellerinde sadece Türk bayraklarıyla katılan kalabalığa konuşan İnce, yeni anayasa maddelerinden bahsederek Ak Parti hükümetini eleştirdi.

Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleriyle yaşanan krizleri 'suni' olarak değerlendiren İnce, Hollanda'nın 'evetçi' ve 'AKP'li' olduğunu öne sürdü.

İnce, "Bir krizdir gidiyor. Çakma, suni, aldatma üzerine kurulu gidiyor. Karşılıklı çıkar üzerine kurulu bir kriz. Bu işten Hollanda hükümeti kazanıyor. Türk hükümeti de kazanıyor. Hatta bunların akşamları Facetime'dan konuşma yapıp 'çak kardeş, bak sen ne güzel Müslüman düşmanlığı yaptın. Seçim var oy kazandın, bende Türkiye'de milliyetçi oyları devşirmek için sana posta koydum. Kusura bakma kardeş' diye bir oyun oynanıyor. Bu bir tezgah yoksa Türkiye Cumhuriyeti hükümeti kim olursa olsun Ak Partili ya da başkası bir başka ülke ile problem yaşarsa emin olun ki biz Kapıkule'de her şeyi bırakıp Türk hükümetinin yanından oluruz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Ama kandırılamayız. Bakın İsrail ile bir problem yaşadık. Mavi Marmara'da ne oldu 'siz giderken izin mi aldınız?' dediler. Peki İsrail şimdi ezanı yasakladı, şimdi bunlardan bir tık var mı? Tık yok. Suriye ile bir kriz yaşadık. 3.5 milyon Suriyeli Türkiye sınırları içerisinde, 30 milyar dolar para harcadık. Pazar günü çocuklarımız üniversite sınavına girdi. Bizim çocuklarımız ter döktü. Ama kazanacak ama kazanamayacak. Peki size soru, Suriyeli çocuklar üniversite sınavına giriyor mu? Böyle beleş bir şey olabilir mi? Suriyeliler üniversiteye sınavsız girecek. 500 bin askerlik çağındaki Suriyeli Türkiye topraklarında gezecek. Kırklarelili, gariban Mehmetçik El Bab'da şehit olacak. Yazıklar olsun bunlara" dedi.

İnce konuşmasına şöyle devam etti:

 

muharrem-ince-kirklareli-2

Meydanlarda hayır diyenler terörist ilan ediliyor. Hayır diyenlere her yer Hollanda... Şimdi size soruyorum, "Siz FETÖ'cümüsünüz, PKK'lı mısınız, terörist misiniz?' (Hayır sesleri) Ama bunlar şimdi öyle diyor. İşaret parmağıyla bizi gösterip terörist diyorlar ama diğer üç parmakları kendilerini gösteriyor haberleri yok.

Bu sistemde 16 Nisan'da 'evet' dersek ne olacak?

Başbakanlık makamı olmayacak artık. Yani Binali Yıldırım olmayacak. Ve Yıldırım bunu bile bile meydan meydan dolaşıyor. Diyor ki 'bunu evet deyin ben gereksizim, lüzumsuzum, benim ortadan kaldırın' diyor. Sırf bunun için bile 1071 Malazgirt Zaferi'nden bu yana Anadolu toprakları böyle bir siyasetçi görmedi. Beni yok edin diye yalvaran biri.

Bunlar Türk tarihini de bilmiyor. Bizim tarihimizde Bilge Kağan var ama onun bir veziri var Tonyukuk. Bizim tarihimizde Alparslan var, onun veziri var Nizaminmülk, bizim tarihimizde Fatih Sultan Mehmet var, Kanuni Sultan Süleyman var ama Köprülüler var. Çandarlılar, Sokullular var. Bizim tarihimizde Atatürk varsa yanında İsmet Paşa var. Yani hep bir ikinci adam var.

Eğer bu referandumda 'evet' dersek, ilk kez bu ikinci adam olmayacak. Bunu kaldırıyoruz. Bu tehlikeli tek adam olacak. Adliyede, maliye, harbiye, zaptiye, mülkiye onda, her şey onda olacak. O vali olacak, belediye başkanı, general, sağlık bakanı, muhasebeci, milletvekili olacak, her şey olacak. Akşam oturacak Cumhurbaşkanı olarak kararname yazacak.

Bu referandumda, 'evet' derseniz...

Cumhurbaşkanlığı kararnamesi geliyor. Sabah kalktı Cumhurbaşkanı, eline boş bir kağıt aldı. Yazdı üzerine kararname bir, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan 3.5 milyon Suriyeli, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapılmıştır. Bunu yazdı, gönder resmi gazeteye, yayınlayın dedi. Yayınlandığı anca vatandaş olduklar.

İkinci gün kalktı. Kararname iki, yazdı emeklilerin maaşından 3/1 oranında kesinti yapılmıştır. Gönderdi resmi gazeteye yayınlandı, yürürlüğe girdi. Bitti, dersin ki meclisi devre dışı bırakıyor kararname. Dersin ki 'olur mu canım yalan söylüyorsun' Ne yaparsın, Anayasa Mahkemesi'ne giderim. Olur 'Sen anayasa Mahkemesi'ne git, bende OHAL ilan ederim'. Altı ay süreyle hakkı var 'evet' derseniz. Peki OHAL ilan edilirse sen Anayasa Mahkemesi'ne gidebilir misin? Evet gidersin ama Anayasa Mahkemesi geçtiğimiz günlerde 'OHAL'de yetkim yok bunlara bakamam' dedi. Dolayısıyla maaşını kesebilir.

Üçüncü gün kalktı Kırklareli'ne gıcık oluyor. En yüksek oy oranı Kırklareli'nde. Ya ben dedi 'Kırklareli'ni ilçe yapayım' dedi yazdı. Kararname üç, 'Kırklareli ili 15 Mart'tan itibaren ilçe yapılmıştır.' Bitti, ilçe oldunuz. Size bu bir ülkeyi hatırlatıyor mu? Azerbaycan gelmiyor mu? Azerbaycan'da akşamdan yengeye söz vermiş, demiş ki 'Yarın sabah seni Cumhurbaşkanı birinci yardımcısı yapacağım' Kararnameye yazmış. Var mı itirazı olan. Böyle bir memlekette yaşamak ister misin?

AKP'ye oy verenlere sesleniyorum. 'ben Tayyip Erdoğan'ı çok seviyorum' diyenlere sesleniyorum. Sev kardeşim, al mübarek olsun. Git seçimde ver oyunu ama memleketin tapusunu verme. Bas kahverengiye

muharrem-ince-kirklareli-3

Böyle yetkiler babana verilmez babana!

Şimdi diyor ki; Hollanda'da bakanıma propaganda yaptırmıyorlar.

Bu anayasayı tartışamıyor. Kriz çıkarması lazım. Mal kötü çünkü. Şimdi diyor ki 'Hollanda'da bakanıma propaganda yaptırmıyorlar.' Göstereyim o zaman yıl 2004 Rauf Denktaş Türkiye'de miting yapmak istiyor. 'Ne anlatacaksan Kıbrıs'ta anlat niçin Türkiye'de miting yapıyorsun'. Bu yüzsüzlük böyle bir şey. Türkiye'nin yolsuzluk, yoksulluk sorunu vardı. Ama Türkiye'nin yüzsüzlük sorunu yoktu. Bunlarla birlikte yüzsüzlük sorunu geldi. Sen Rauf Denktaş'ı sokmamışsın Türkiye'ye, git Kıbrıs'a demişsin. Dertleri ne biliyor musunuz, Türkiye kaybederse kaybetsin, Türkiye'nin itibarı düşüyormuş, bakanın aracını polisler çekiyormuş. Umurlarında değil bunların yeter ki referandumdan 'evet' çıksın. Dertleri şu Hollanda varya Hollanda bence bütün kalbimle söylüyorum. Şu Hollanda kesin evetçi, kesin AKP'li bilerek yapıyorlar. Bir kişi tek başına yetkili olursa, onun burnundan tuttuğunuz zaman o devlete istediğinizi yaptırırsanız. Ama 550 kişilik meclis devrede olursa, o tek kişi istenilen her şeyi yapamaz. Onun için memleketin selameti için meclisin devre dışı kalmaması lazım. Almanya, Hollanda tek kişi yetkili olsun ister. Onu yakaladıkları zaman ona istediklerini yaptırırlar.

2008 yılında AKP bir kanun çıkardı. O zaman Erdoğan başbakan... Kanunda, yurtdışında ve yurtdışı temsiciliklerinde siyasi propaganda yapmak yasak diyor. Ya kendileri yasaklamış bunu...

Hollanda var ya Hollanda kesin evetçi neden mi? Bakın Kırklareli'de tek yetkili benim. Edirne'de de tek yetkili var. Bir Edirne'deki benim bir açığımı bulsa, yık şu gar binasını dese... Beni ve arkadaşlarımı tehdit etse istediğini yaptırır. Ama tek kişi olmasa istediklerini yaptıramazlar.

"BU YETKİLER ATATÜRK'E BİLE VERİLMEDİ"


Bakın aziz milletin tek kişiye bu yetkiyi vermeyin. Bizim tarihimizde hep kanunu Sultan Süleymanlar yok, deli İbrahimler var. Bu yetki verilmez. 1924'te Anayasa yapılıyor. Önerge veriyorlar diyor ki 'Atatürk'e meclisi fes etme yetkisi' verelim. Vermek istiyorlar. Milletvekilleri itiraz ediyor. Hayır diyorlar 'Biz Atatürk'ü çok severiz, Gazi Paşa canımızdır, ciğerimizdir. Ama söz konusu çocuklarımızın geleceğidir. Biz çocuklarımızın geleceğini Gazi Paşa'ya bile veremeyiz' diyorlar. O zaman size şunu söylüyorum. Atatürk'e verilmeyen bu yetkiyi kimseye veremeyiz. Onun için 'hayır' diyoruz.

Muhtarın yardımcıları biz seçiyoruz, belediye başkanlarının yardımcılarını biz seçiyoruz, apartman yöneticilerinin yardımcılarını bile biz seçiyoruz ama cumhurbaşkanının yardımcılarını biz seçemiyoruz. Neden?

"ÜLKÜCÜ KARDEŞLERİMİZE HELAL OLSUN"


Önceden ortakları FETÖ'ydü şimdi Bahçeli. Bakın MHP'liler, Ülkücüler demiyorum... Çünkü MHP'li vatandaşların parti yönetimiyle aynı yolda yürümediğini görüyorum. Gençliğimde kavga ettiğim Ülkücüler de şimdi 'hayır' diyor. Onlara helal olsun. O Ülkücü kardeşlerimiz için kocaman alkış istiyorum.

Allah'tan Halk TV var, Sözcü Gazetesi var da sesimizi duyurabiliyoruz. Onlara alkış istiyorum. Bir de TRT var, bizim vergilerimizle ayakta duruyorlar ama akşama kadar 'evet' propagandası yapıyor. Bizden aldıklarınız haram olsun.

"OKU VE KORKMA"


Bakın sizden iki şey istiyorum. Kutsal kitabımız neyle başlıyor? Oku'... İstiklal Marşımız neyle başlıyor? Korkma... Önce bu maddeleri oku, sonra da korkma.

Konuşmasına ezan okunduğu için bir süre ara veren İnce, bu sırada meydanda bulunan simitçilerden ellerindeki tüm simitleri mitinge gelenlere dağıtmalarını isteyerek paralarını belediye başkanı ve vekillerden almalarını istedi.

simit-dagittilar

Biz ucunda ölüm olsa bile bu millete yalan söylemeyeceğiz. Bir gün Barzanici, bir sağcı, bir gün solcu, bir gün futbolcu... Her şey oldular, bir Atatürkçü bir de adam olamadılar.

"FETÖ'CÜ MİLLETVEKİLİ YOK"


Muharrem İnce, her meslekten FETÖ'cü olmasına rağmen milletvekillerinden FETÖ'cü çıkmadığını belirterek, referandumdan 'evet' çıkmasını demokrasinin 'kefeni' olarak nitelendirdi. İnce, "FETÖ'cü general, vali, hakim, öğretmen, polis, zurnacı, davulcu var mı? Hepsi var. her şey var bir tek FETÖ'cü milletvekili yok. Sizi gidi uyanıklar siz. 16'sında sandığın başına gittiğinde mührü aldın beyazın karşısına geçtin. 'Eyvah' diyeceksin, bu beyaz demokrasinin ölümü, katledilişi, demokrasinin kefeni hemen uzaklaş. Hemen yanında kahverengi göreceksin. Kırklareli'nin bereketli toprakları gibi bas üzerine bas" dedi.

İnce, konuşmasının ardından Kırklareli'nden ayrıldı.