Yaklaşık 9 yıldır Gediz Deltası’nda önemli projeler yapan Orman ve Su İşleri Bakanlığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi, sivil toplum örgütleri ve akademisyenler, bu yıl 20 bin flamingonun üremek için bu bölgeye akın etmesini sağladılar. Ancak ne yazık ki aralarındaki protokol iptal oldu. Şimdi bölgeye otoyol yapılması planlanıyor.

Hürriyet'ten Yücel Sönmez'in haberine göre; İzmir Kuş Cennetini Koruma ve Geliştirme Birliği (İZKUŞ) ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü arasında 2008 yılında imzalanan İzmir Kuş Cenneti protokolü 4 ay önce sona erdi ve bakanlık protokolü yenilemedi. Oysa yıllardır bu protokol doğrultusunda alanda ortak çalışma yapılıyor ve dünyaya örnek gösterilecek projeler hayata geçiriliyordu. Dünyanın en büyük yatay flamingo adası da bu projelerden biriydi. Akademisyenlerin, sivil toplum örgütlerinin, devlet yetkililerinin ve gönüllülerin katılımıyla yapılan flamingo yuvaları ve koruma çalışmaları sayesinde alana gelen flamingo sayısı da yıldan yıla artış gösterdi. Yuvalara bu yıl yaklaşık 20 bin flamingo üremek için geldi.

ŞİMDİYE KADAR 26 MİLYON HARCANDI

Ancak protokolün iptaliyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve bakanlığın birbirini suçlayan açıklamaları da art arda geldi. Bakanlık İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni alandaki sorumluluklarını yerine getirmemekle ve yatırım yapmamakla, belediye, bakanlığı keyfi davranmakla suçluyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZKUŞ Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Kuş Cenneti için bugüne kadar yaptıkları harcamanın 26 milyon lira olduğunu belirtiyor ve “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle Kuş Cenneti’nde yapılan bunca işi görmezden gelip üstüne ‘hiçbir şey yapmadınız’ gibi ağır ithamlarda bulunmak, devlet ciddiyetiyle bağdaşan bir tavır değildir” diyor. Alanın korunması için bugüne kadar 19 güvenlik görevlisi üç memur ve itfaiyesinden elektrikli aracına kadar ellerinden gelen tüm olanakları seferber ettiklerini anlatan Aziz Kocaoğlu, yatırıma karşı çıkmadıklarını ancak alanın korunmasını arzu ettiklerini söylüyor: “Biz körfezdeki projemiz için dört buçuk yılda ÇED raporu alırken, bakanlık köprü ve tüm geçit için altı ayda ÇED onayı aldı. Projeye karşı değilim ancak bu boyutta bir projeye altı ayda çıkan ÇED raporu yeterince irdelenmeden ve incelenmeden yapılmış demektir.”

BU YIL ÜREME REKORU KIRILACAK AMA...

Sivil toplum örgütleri ise hem bakanlığa hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne kızgın. Konunun protokol etrafında dönen sorumluluktan çok alanı yatırıma ve ranta açmak olduğunu savunan Doğa Derneği, TMMOB, EGEÇEP ve 85 kişi, projenin iptali için dava açtı. 1980’li yıllardan bu yana alanda çalışan Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Sıkı da bugüne kadar alanda yapılan örnek çalışmaların protokolün iptal edilmesiyle riske girdiğini söyledi.

Tarafların sorunun çözülmesi için birlikte çalışma ya devam etmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Sıkı, dünyada Fransa, İspanya ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nde yapılan benzer adalar arasında en büyük yüzölçümüne sahip üreme adasında bu yıl üreme rekoru kırılacak olmasına birlikteliğin dağılması nedeniyle sevinemediklerini kaydetti.