ULAŞTIRMA Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, ülkenin daha iyi yönetilebilmesi için çift başlılıktan kurtulması gerektiğini söyleyerek, "Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın ayrı ayrı yetkileri olunca her biri bir tarafa çekince, kavga oluyor. Tıpkı Çiller- Demirel, Ecevit-Sezer, Demirel-Özal, Yılmaz-Özal kavgasında olduğu gibi. Bir gecede bu ülke fakirleşti. 1 milyon insan işsiz kaldı. 21 tane banka battı" dedi.
Iğdır'a geLen Bakan Aslan, Melekli, Halfeli ve Hoşhaber beldesinde vatandaşlarla sohbet etti. Referandumda halkı 'Evet' demeye davet eden Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, "Engeller olmasaydı bugün 10 kat büyümeyi konuşuyor olacaktık. Diyeceksiniz ki 'Önünüzde engeller mi vardı' Evet vardı. Sayın Sezer 2002'de iktidar olan partimizin atamalarını yapmıyor engelliyordu. Köprüler, tüneller yapalım dedik ama gezi olaylarında birileri çıktı 'biz bunları istemiyoruz' dedi. İstanbul'da hava limanı yapıyoruz, milletimizin ve memleketimizin faydasına ama birileri o zaman 'Biz istemiyoruz' dedi. Çünkü dış güçler Türkiye'nin büyümesini, güçlenmesini istemiyordu. Birileri onlara maşalık etti ve gezi olayları, 17-25 Aralık olayları çıktı. Dış güçler baktılar ki bunlar da Türkiye ile baş edemiyorlar, 15 Temmuz'da FETÖ terör örgütünü başımıza bela ettiler. Allah sizlerden razı olsun, Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Iğdır'da da milletimiz dimdik durdu" diye konuştu.
Türkiye'nin büyümesinden rahatsız olanlara 16 Nisan'da vatandaşların gereken cevabı vereceğini belirten Arslan, "Siz halk oylamasında dış güçlerin hainliklerine, engellemelerine rağmen liderinizin ne kadar arkasında durursanız, siz terör örgütlerinin 'evet' çıkarsa biz biteriz demelerini hesaba katıp ne kadar güçlü durusanız, 16 Nisan'dan sonra biz çok daha hızlı, çok daha güçlü, çok daha pratik şekilde size hizmet edeceğiz. Size hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Çünkü biz diyoruz ki Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın ayrı ayrı yetkileri olunca her biri bir tarafa çekince, kavga oluyor. Tıpkı Çiller- Demirel, Ecevit-Sezer, Demirel-Özal, Yılmaz-Özal kavgasında olduğu gibi. Bir gecede bu ülke fakirleşti. 1 milyon insan işsiz kaldı. 21 tane banka battı. Bugün olsa o para banka sahibinin cebinden çıkardı. Ama o zaman öyle değildi. Banka sahibi parayı alıyordu, İsviçre'ye gidiyordu. Bankanın içi boşalıyordu. Cezasını da millet çekiyordu. Cumhurbaşkanı ile başbakan kavga ediyor cezasını milletimiz çekiyor. Biz diyoruz ki tamam Cumhurbaşkanımızla başbakanımız iyi anlaşıyorlar. Aynı fikirdeler, aynı düşüncedeler. Aynı hedefe yürüyorlar. Sıkıntı yok. Ama inanın ki 2002-2007'de AK Parti hükümet olmasına rağmen iki başlılığı yaşadık. Daha sonra az önce söylediğim olayları yaşadık. Eğer iki başlılıktan kaynaklı bürokratik oligarşi olmasa, vesayet odakları olmasa biz bugün, 3.5 kat büyüyen Türkiye'den değil, 10 kat büyüyen Türkiye'den bahsederdik" dedi.

DHA