ENERJİ ve Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi Direktörü (EÇAM) ve İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Sevil Acar, Türkiye'nin enerji sektöründe 3 zorlukla karşı karşıya olduğunu bu zorlukların üstesinden enerji kaynağı tercihleriyle gelinebileceğini söyledi.

Türkiye'nin enerji sorunlarını anlatan Doç. Dr. Sevil Acar, şunları söyledi:

"Türkiye, enerji sektörü açısından üç zorlukla karşı karşıyadır. Birincisi, iktisadi büyümenin enerji kullanımını arttırmasına bağlı olarak enerji talebi artmaktadır. İkinci olarak, elektrik arzı, büyüyen talebi karşılamak için artarken, elektrik fiyatlarının makul düzeyde tutulması gerekmektedir. Son olarak, enerji ve elektriğin modern ekonomilerin belkemiği olması dolayısıyla, enerji güvenliği hayati önemdedir. Artan talep, ödenebilir fiyatlar ve enerji güvenliğinin birbiriyle çelişen gerekleri arasında bir denge tutturabilmek için benimsenecek politikanın, bu gereksinimleri karşılayacak ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlayacak teknoloji ve projeleri teşvik etmesi gerekmektedir. Sürdürülebilir bir kalkınma ise ancak iktisadi büyümenin sosyal ve ekolojik boyutları bir arada değerlendirilirse mümkün olabilir. Burada ülkelerin enerji kaynağı tercihleri büyük önem taşımaktadır."

"ENERJİ TÜKETİMİNİN YÜZDE 90’I FOSİL YAKITLAR, YÜZDE 10’U YENİLENEBİLİR ENERJİ"

Türkiye’de birincil enerji tüketiminin yüzde 90’ını fosil yakıtların oluşturduğunu, bu oranın doğalgaz, kömür ve petrol arasında paylaşıldığını ve kalan yüzde 10’luk kısmın ise yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığını söyleyen Doç. Dr. Acar, "Yenilenebilir enerjinin, gelecekte Türkiye’nin elektrik üretim ve tüketimindeki kaynak dağılımında çok daha büyük bir rol oynama potansiyeli bulunuyor" dedi.

"ENERJİ KAYNAKLARININ BÜYÜK KISMINI İTHAL EDİYORUZ"

Türkiye’deyerli fosil yakıt kaynaklarının oldukça kısıtlı olduğunu, enerji kaynaklarının büyük kısmını ithal ettiğimizi hatırlatan Acar, şöyle devam etti:

"Uluslararası Enerji Ajansı’nın verilerine göre, 2012 yılında arz edilen enerjinin neredeyse yüzde 75’i net ithalatla karşılanmış. Toplam petrol talebinin yüzde 93’ü ile toplam gaz talebinin yüzde 99’u ağırlıklı olarak İran ve Rusya’dan ithal edilmiş. Bunun yanında, Türkiye yerli kömür ve linyit rezervlerine sahip olmasına rağmen, mevcut üretim talebi karşılayacak seviyede değil; bu nedenle kömürde de arzın yüzde 55’i ithalatla karşılanmış. İthalata olan bu bağımlılık Türkiye’nin ödemeler dengesi üzerinde de ağır bir yük oluşturuyor."

Şubat2016 yılında açılan Enerji ve Çevre Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin (EÇAM) kuruluş amaçlarına da değinen Acar, şunları söyledi:

"EÇAM, enerji ihtiyacının temel sorunlardan biri olduğu ve enerji üretimiyle tüketiminin önemli çevre sorunlarına sebep olduğu günümüzde bu konularda çözüm üretmek, bu çözümleri teşvik etmek ve toplumu bilinçlendirmek amaçlarıyla kuruldu. Bu amaçlar doğrultusunda, Türkiye’deki ve dünyadaki enerji ve çevre konularının, ekonomik, ekolojik, sosyal, siyasi ve teknik açılardan araştırılması ve geliştirilen uygulamaların hayata geçirilmesi için gerekli akademik ortam ve kaynakları oluşturmuş, gelişmekte olan bir yapı kurmuştur. Merkezimizde bilimsel yöntemler kullanılarak Türkiye’nin ve dünyanın enerji ve çevre sorunları üzerine uygulamalı araştırmalar yapılmakta, kamuoyunu aydınlatmak amacıyla paneller ve etkinlikler düzenlenmekte, yeni projeler geliştirilmektedir."

24 NİSAN’DA ENERJİ VE ÇEVRE PANELİ

EÇAM bünyesinde yapılan ve yapılması planlanan çalışmaları da aktaran Acar, sözlerini şöyle noktaladı:

"Bu dönem yapmayı planladığımız en büyük etkinlik 24 Nisan’da düzenleyeceğimiz enerji ve çevre paneli. Bu panelde Türkiye’nin güncel enerji sorunlarını ve enerjiden kaynaklı iklim değişikliği sorunlarını masaya yatıracağız. Bunun yanı sıra EÇAM'da kurulduğundan bu yana farkındalık kampanyaları düzenleniyor. Bunlardan ilki geçen yıl başlattığımız Buruşuk Hafta Kampanyası idi. Mart ayında 1 hafta boyunca üniversitemiz öğrenci ve çalışanlarından ütüsüz gezmelerini istedik. Sadece ütünün harcadığı elektrikten yapılan tasarrufun bile ülkenin enerji tüketimini önemli miktarlarda düşürebileceğini hesapladık ve gösterdik. Bu hesaplamalarımızı kampanya sonunda düzenlediğimiz bir panelde öğrencilerimizle paylaştık. Bu yıl da Mart ayında benzer bir kampanyayla temiz enerji ve enerji tasarrufuna dikkat çekmeye devam edeceğiz.Ayrıca EÇAM Yönetim Kurulu’nu oluşturan değerli hocalarımızın yürüttüğü proje ve çalışmalar var. Yakın zamanda EÇAM olarak Avrupa Birliği tarafından desteklenen bir sosyal sorumluluk projesine de başvurduk; projedeki amacımız ortaöğretim çağındaki öğrencilerde iklim değişikliği bilinci uyandırabilmek."

DHA