TUTUKLU HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan'ın, Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'Terör örgütü üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek' suçundan verdiği 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezasını, Gazianten Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi onadı.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında geçen 4 Kasım'da tutuklanan ve Silivri Cezaevi'ne konulan HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, 2011 yılında 5 ayrı gösteri yürüyüşü ve cenaze törenine katılarak, 'terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek', 'terör örgütü propagandası yapmak' ve 'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet etmek' suçlarını işlediği iddiasıyla Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı.
KISITLAMA GETİRİLDİ
13 Ocak 2017 tarihinde yapılan duruşmada kararını açıklayan Mahkeme, Nursel Aydoğan'ı 'terör örgütü üyesi olmamamakla birlikte örgüt adına suç işlemek' suçundan 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezasına çarptırdı. Aydoğan'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan, velayet ve vesayet hakkından, vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya deneticisi olmaktan yoksun bırakılmasına da karar veren mahkeme, sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinden de yoksun bırakılmasına hükmetti.
Nursel Aydoğan'ın avukatı Abdülkadir Güleç, Mahkemenin kadın hakiminin muhalefet şerhi koyduğu karara Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'nde itiraz etti. Dosyayı görüşen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi, mahkemenin verdiği kararı onadı. Kararda, "Mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir ekliklik olmadığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği, sanık hakkında takdir edilen ceza miktarının yerinde olduğu ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, netice olarak verilen ceza miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla, istinaf başvurusunda bulunan sanık müdafiilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, istinraf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildi"denildi.
AVUKAT GÜLEÇ: JET HIZIYLA YARGILAMA YAPILDI
Verilen kararın hukuka aykırı olduğunu kaydeden Nursel Aydoğan'ın avukatı Abdülkadir Güleç, "19 yıllık avukatlık hayatımda bu kadar hızlı işleyen dava dosyası görmedim. Nursel Aydoğan Aralık ayında mahkemeye çıkar, çıkmaz sorgusu yapıldı. Dosyadaki konuşma kayıtlarının olduğu CD kayıtlarının bilirkişiye gönderilmesini talep ettik. Tüm taleplerimiz redddildi ve jet hızıyla yargılama yapıldı. Biz dosya ile ilgili istinaf başvurumuzu yaptık. Dosya 40 gün içinde istinaftan döndü. 16 Mart günü mahkemeden dosyanın gelip gelmediğini sordum. Bana gelmediğini söylediler. 17 Mart günü bir meslektaşımız UYAP'ta kararın kesinleştiğini söyledi. 19 yıllık meslek hayatımda böyle bir durumla karşılaşmadım. Bu karar, yargının ne kadar hükümetin, iktidarın emrinde olduğunu gösteriyor. Bu dava bize bunu ispatlamıştır. Amaç cezalandırmaktı ve bunu başardılar. Bu dava bağımsız ve tarafsız olduğunu iddia eden bir mahkemece yürütülmedi. Bu dava iktidarın emriyle hareket eden bir mahkeme tarafından jet hızıyla ve hiç bir delil araştırması yapılmaksınızın yürütüldü ve kesinleşti" dedi.
Verilen ceza 5 yıldan az olduğu için yargıtay'a gitmeden karar kesinleşmiş oldu. 

DHA