TÜRK Silahlı Kuvvetlerince, Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı ve Suriye'de yaşanan son gelişmeleri değerlendiren Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Ünal, Amerika'nın El-Bab'da Türkiye'ye oyun oynayarak IŞİD'in merkezi olan Rakka'da operasyonları durdurduğunu buna karşın Türkiye'nin de Rusya, Suriye ve İran'la daha sıkı işbirliği yapması gerektiğini söyledi. 

Türkiye'nin, Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında ilerlediği El-Bab şehrinden daha güneye ineceğine ihtimal vermediğini söyleyen Prof. Dr. Hasan Ünal, "TSK, El-Bab'dan sonra muhtemelen doğuya, Membiç'e dönecektir. Çünkü Amerika'nın oyunu sayesinde IŞİD'den temizlenen Membiç'e PYD'liler yerleşti. Amerikalılar Musul harekatının ardından Rakka'yı başlatacağına söz vermişti ama Rakka'yı durdurdular. Musul'dan kaçan IŞİD'lilerin de Rakka'ya geçmesine izin verdiler, Rakka'da biriken IŞİD'liler de El-Bab'a gelip bizim askerlerimize saldırıyor. Madem öyle oluyor o halde biz de Rusya, Suriye ve İran'la daha sıkı işbirliği yapmalıyız" diye konuştu.

"SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNDEN VAZGEÇİLMEMELİ"

Türkiye'nin mutlaka Suriye hükümetiyle uzlaşması ve ortak hareket etmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ünal, şöyle devam etti:

"Amacımız Fırat'ın batısında Afrin hariç PYD bölgesi bırakmamak. Bu bölgelerde hem IŞİD'İ temizlemek temizlenen yerlere de PYD'yi sokmamak. Bu mantıklı ve Türkiye'nin çıkarlarına uyumlu bir politika ama Türkiye'nin çıkarlarına yüzde yüz hizmet eder hale gelebilmesi için stratejinin sağlam kurulması lazım. Bunun için de birincisi Suriye'nin toprak bütünlüğünden vazgeçilmemeli. Bunu Türkiye hükümeti söylüyor fakat o toprak bütünlüğü nasıl sağlanacak Toprak bütünlüğü öyle bir kavramdır ki mesela Suriye federasyona dönüştürülebilir. Siz Suriye'yi federasyona dönüştürdüğünüzde sanki devletin toprak bütünlüğü içindeymiş görünür ama aslında bölünmüş yada bölünmeye doğru giden yolun başlangıcında olur. Bu da Türkiye'nin çıkarlarına hizmet etmez. Bunun engellenebilmesi için Türkiye'nin mutlaka Suriye hükümetiyle uzlaşması ve ortak hareket etmesi lazım. O zaman Suriye devleti kendi topraklarının tümünde etkili egemenlik kurmaya çalışır, Türkiye de buna yardımcı olur. Böylece IŞİD'den, PYD'den ve diğer cihatçı gruplardan temizlenen topraklarda Suriye devleti egemenlik kurar. Türkiye açısından önemli olan Suriye devletinin kendi toprakları üzerinde egemenlik kurmasıdır."

"DAVUTOĞLU'NUN SİYASETTEN TASFİYE EDİLMESİYLE TÜRK DIŞ POLİTİKASI İYİLEŞTİ"

Türkiye'nin dış politikasının 15 Temmuz'dan itibaren Türkiye'nin menfaatlerine daha uygun hale getirildiğini söyleyen Ünal, şöyle konuştu:

"Bu konuda 15 Temmuz'dan itibaren hatta belki de Rusya ile anlaşmaya başlanıldığı Mayıs ayının son haftalarından itibaren olumlu gelişmeler var. Yani buna şöyle denilebilir; Ahmet Davutoğlu'nun siyasetten tasfiye edilmesiyle birlikte Türkiye'nin dış politikası Türkiye'nin menfaatlerine daha uygun hale getirildi. Ama hala Suriye'de olduğu gibi eksik tarafları var. Geçenlerde örneğin Türk basınında çıkan haberlere göre Rusya'nın bir Suriye anayasa taslağı var denildi. Bu taslağa göre PYD'ye federasyon önerildiği yani PYD federasyonun bir parçası olacağı iddia edildi. Böyle olacaksa çok tehlikeli, buna izin verilmemesi lazım. Ama Ruslar, 'bizim böyle bir talebimiz yok, taslağa da böyle bir şey koymadık' diyorlar. Demek ki ortada bir bilgi kirliliği var. Bunun böyle olmaması için bizim Suriye hükümetine destek veriyor durumda olmamız lazım."

DHA