Sevgili okurlarım,
Usta Gazeteci Mehmet Türker’i kaybetmenin büyük acısını yaşıyorum.
Yarım asrı aşkın bir süredir gazetecilik yapan bu değerli köşe komşuma duyduğum sevgi ve saygı nedeniyle bugün yerimi ona bırakıyorum.
Özdemir Asaf’ın “Kimi gittikçe kalır, kimi kaldıkça gider” dizesinde yazdığı gibi sevgili Mehmet Türker hep gönüllerimizde kalacak!

Atatürk olmasaydı!..


Atatürk olmasaydı, biz yine olur muyduk?..
Belki!..
Ama “hangi” biz olurduk?..
Yunan, İngiliz, İtalyan, Fransız işgali altında, Orta Anadolu’nun küçücük coğrafyasına hapsedilmiş bir sultanlıkta...
Devlet işlerinin dini esaslara göre yürütüldüğü...
Radikal İslamcı terörist ihraç eden, iç savaşlar ve isyanlarla uğraşan bir ülkede Osmanlı’nın torunları olarak yaşayan insanlar halinde kalırdık!..

*  *  *

Şu etrafımızda olanlara bakınız!..
Birkaç yıl öncesine kadar kendini dev aynasında gören, kerameti kendinden menkul iktidar kodamanlarının...
Ağzından çıkan her hiddetli sözü bir balyoz gibi kafamıza indiren muktedirlerin, Ortadoğu’da “ağabeyliğe” soyunduğu...
“Bizden habersiz oralarda yaprak bile kımıldamaz” diyenlerin...
“Bölgede oyun kurucu biziz” diyen megalomanların şimdi haline bakınız...
Dehşetin seyircisi oldular!..

*  *  *

Mustafa Kemal Atatürk, verdiği Kurtuluş Savaşı, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti ve yarattığı modern toplumla şu bataklıklar arasında yine de huzur içinde yaşamamızı sağlıyor...
Osmanlı’nın kalıntıları bugün Irak, Suriye, Libya, Yemen, Afganistan’dan farksız olabilirdi!..
Laik Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk ilke ve devrimleri, bizi bağnaz Ortadoğu coğrafyasından koparttı...
Yüzümüzü Batı’ya, Avrupa’ya döndürdü...

*  *  *

Onun mirasını aciz politikacılar yiye yiye bitiremediler!..
Hele son 12 yılda bütün sürüngenlerin harekete geçmesine;
Atatürk ilke ve devrimlerinin yok edilmesi için gösterilen bütün çabalara rağmen...
Atatürk’ün attığı o sağlam temeller yok edilemedi!..

*  *  *

Atatürk olmasaydı biz olur muyduk?..
Bunun cevabını vermek zor!..
Ama “olursak” nasıl ve hangi şartlarda olurduk?..
Bunu anlamak için etrafımızda olup bitenlere, iç savaşlara, kelle kesen radikal İslamcı terör örgütlerine, yarattıkları vahşete bakmak yeterlidir!..
Bunları gördükçe Atatürk’ü her geçen gün daha iyi anlıyoruz...
Ve onu her gün rahmetle, minnetle anıyoruz...
(Mehmet Türker’in 11 Ocak 2015 tarihli yazısı...)