2013 yılında kaldırılan Öğrenci Andı için Danıştay’ın verdiği ‘hukuksal temel dayanmıyor’ kararı gündeme bomba gibi düştü. Andın kaldırılmasının ardından dava açan Türk Eğitim-Sen, kararın açıklanmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na yazılı başvuruda bulunarak, yönetmelik değişikliği talep ederek, okullarda yeniden okutulmasını istemişti. Konuyla ilgil Milli Eğitim Bakanlığı’nın vereceği cevap bekleniyor.

Öte yandan, konuyla ilgili bugün de bir açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, şunları söyledi: “Aralarında sanatçıların da bulunduğu toplumun farklı kesimlerinin destek verdiği Öğrenci Andı’nın yeniden okullarda okutulması ile ilgili yargı kararı hakkında Milli Eğitim Bakanlığı’nın üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini temenni ediyoruz. Toplumun kahır ekseriyetinin okullarda Öğrenci Andı’nın okutulması yönünde talebi olduğu çok açıktır. Bu talebi görmezden gelmek, yargı kararını hiçe saymak toplumun beklentilerinden, ihtiyaçlarımızdan, ülkemizin milli birlik ve beraberlik ruhundan uzak bir yaklaşım olacaktır.

Her şeyden önce ülkemizin 15 Temmuz tecrübesi bulunmaktadır. Vatanına sevdalı, milletini önceleyen, milli birlik ve beraberliği, huzuru her şeyden önde tutan insanların kendi ülkesine zarar verecek faaliyetler içinde yer alması mümkün değildir. Bu nedenle çocuklarımızı küçük yaşlardan itibaren milli bilinci yüksek insanlar olarak yetiştirmeliyiz. Öğrenci Andı da bu amaca hizmet eden en önemli unsurlardan birisidir.

[old_news_related_template title="Son dakika haberleri | Danıştay'dan flaş 'Andımız' kararı: Okutulsun!" desc="Öğrenci Andı'nın kaldırılması üzerine Türk Eğitim-Sen'in açtığı davada Danıştay kararını verdi. Danıştay, 8 Ekim 2013'te kaldırılan Öğrenci Andı için “Yeniden okutulsun” dedi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/10/iecrop/andimiz_16_9_1539872212.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/egitim/ogrenci-andinda-danistay-son-noktayi-koydu-okutulsun-2688481/"]

Öte yandan bir güruh var ki, Öğrenci Andı’na alerjisi olduğunu bir kez daha ispat etmiştir. Büyük hezeyan içindeki bu bozguncular, ayrılıkçılar, millet ve devlet düşmanlarının eteklerinin tutuştuğunu görmek ibret vesikasıdır. Aralarında bazı sözde sivil toplum kuruluşlarının da bulunduğu bu güruh, karar açıklandıktan hemen sonra kamuoyunu manipüle etmeye başlamıştır.

Bakınız; 81 ilde basın açıklaması yapacaklarmış! Ne diyecekler acaba? Türk milletinin karşısına çıkıp ‘Ey Türk halkı, çocuklarınıza Ne mutlu Türk’üm’ dedirtiyorlar’ diye şikâyet mi edecekler? Hatta hızlarını alamayıp, Mesela; Anayasamızın başlangıç maddelerindeki ‘Türk vatanı, Türk Devleti, Türk vatandaşı ifadelerini de çıkarın’ diyecekler mi? Yine Anayasanın 66. Maddesinin de ‘etnik ayrılıkçılık yapılıyor’ diye değiştirilmesini isteyecekler mi?

Ya da ‘1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ırkçı temalar içeriyor, yeniden ele alınsın’ teklifini de getirecekler mi? Mahallelerindeki bir müptezelin, açılım sürecinde dediği gibi ‘Türk bayrağının adı da değiştirilsin’ diyecekler mi?

Türk milleti ibretle izliyor ki; Danıştay’ın bu kararından, etnik özürlü ucubelerin yanı sıra mukaddes değerlerimizi kamuflaj olarak kullanan zihni ve niyeti bozuk olanlar da rahatsız oldular. Hatta bu güruh, etnik bölücü ve ayrılıkçı PKK’dan bile daha fazla gürültü koparmakta.

Buradan çok net söylüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’nı yönlendirmeye çalışan, taşrada çeteler marifetiyle işlerini yürütme peşinde olan, yargıya kafa tutan hatta kendisini yargı yerine koyan bu çete yapılanmasının Öğrenci Andı üzerinden tartışma yaratmasına müsaade edilmemelidir. Öğrenci Andı yeniden okullarda okutulmalı, çocuklarımız yeniden gururla Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene diyebilmelidir.”