Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Türkiye’deki 26 milyona yakın binanın yüzde 60’ının devletle ihtilaflı olduğunu belirtti. Özhaseki, cüzi bir bedel karşılığı imar barışı getireceklerini, elde edilecek gelirin ise kentsel dönüşümde kullanılacağını açıkladı. Bir grup gazetecinin sorularını yanıtlayan Özhaseki, tek maddelik düzenlemenin 1 hafta içinde Meclis’e geleceğini belirterek, “Vatandaş kendi rızasıyla imara ve iskana aykırılığı bildirdikten sonra cüzi bir ücret karşılığı kayıt altına alınacak, artık devletle vatandaşın kavgası bitecek” dedi. Elde edilecek kaynağın kentsel dönüşüm için oluşturulan özel bütçeye aktarılacağını kaydeden Özhaseki, bu kaynakla belediyelere yüzde 0 faizli 3 yıl sonra geri ödemeli kredi verileceğini belirtti. Söz konusu krediden yararlanmak için “yerlilik koşulu” arayacaklarını dile getiren Özhaseki, “Gidip de Çin’den lamba, kapı kolu getireceğim diyene kredi vermeyeceğim. Bina bazlı değil de alan bazlı dönüşüm yapan belediyelere kredi vereceğiz. Vatandaşla müteahhitleri yüz göz etmeyeceğiz. Bunlar yasada yazmayacak ama inisiyatif alıp uygulayacağız” diye konuştu.

‘10 METRE TAŞTI DİYE YIKMAK OLMAZ’


Gazete Habertürk'ten Esra Nehir'in haberine göre Bakan Özhaseki, neden böyle bir düzenlemeye gittiklerini şöyle anlattı: “Türkiye’de yaklaşık 25-26 milyon civarında bağımsız birimin yüzde 60’ının devletle ihtilaflı olduğu bir ortamdayız. İmara aykırılıklar var, işgaller var. Devletle ihtilaflı çözüm bekleyen yerler var. Mahkemelerde sürünen yerler var. Bu ülkede yüzde 60 mülk sahibi, devletle ihtilaflıysa buna bir çözüm getirmek lazım. Eğer şu an mevzuat uygulansın diyorsanız, kanun 'hem yıkılsın hem para cezası verilsin' diyor. Hangi belediye yapıyor peki? AK Partili belediye mi, CHP’li belediye mi? Hiçbirisi yapamıyor. İzmir’in yüzde 62’si kaçak yarın ceza yazsınlar da göreyim. İstanbul Sarıyer’in yüzde 80’i, Üsküdar’ın yüzde 75-80’i kaçak. AK Partili belediye vatandaşa ceza yazsın da göreyim. Ceza kesmiyorlar ama yıkmıyorlar da. Adamın bahçesi 10 metre taştı diye yıkmak doğru mu o da tartışılır.”