Borsa İstanbul'da da bu gelişmeler sonrasında satışlar arttı. Bir ara yüzde 1'in üzerinde eksiye geçen endeks saat 1244'te yüzde 0.62 düşüşle 93,331 puan seviyesinde hareket ediyor.

TL'nin dolar karşısındaki günlük değer kaybı bir ara yüzde 1'i aştı. Dolar/TL 6.7295'e kadar yükseldikten sonra saat 1246'da 6.6900/6.6950 seviyesinde bulunuyor.

İDLİB'E YÖNELİK GENİŞ KAPSAMLI HAREKAT


Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü, Rus savaş uçaklarının 22 gün aradan sonra İdlib'e tekrar hava saldırısı düzenlediğini bildirdi. Türkiye, Astana süreci kapsamında çatışmasızlık bölgesi ilan edilen ve Türkiye'nin 12 gözlem noktası kurduğu İdlib'e yönelik geniş kapsamlı bir askeri harekata yeni göç dalgalarına ve sivil ölümlerine neden olabileceği gerekçesiyle karşı çıkıyor.

Bu çerçevede Astana sürecinin diğer garantörleri olan Rusya ve İran ile yoğun bir diplomasi trafiği yürüten Ankara bölgedeki radikal grupların varlığı gerekçe gösterilerek Suriye ordusunun bölgeye geniş çaplı bir askeri operasyon düzenlenmesinin "felakete yol açacağı" uyarısında bulunuyor.

Piyasanın her türlü haber akışından etkilendiğini söyleyen bir analist, "İdlib'e hava saldırılarının başlamış olması kısa vadede kurda yükselişi destekleyebilir. Diğer taraftan gelişmekte olan ülke para birimlerindeki değer kaybı da kurdaki yükselişte etkili. TCMB'nin dün 13 Eylül'deki PPK toplantısında faiz artırımına net bir şekilde işaret etmesi paritede etkili bir rahatlatma yaratmadı. Bu ise piyasa gerçekliği ile TCMB arasındaki uyuşmazlıktan kaynaklanıyor" dedi.

FAİZ ARTACAK MI?


Piyasanın 13 Eylül'e kadar bir beklenti içine girdiğini söyleyen aynı analist artık TCMB'nin faiz artırıp artırmayacağını değil, ne kadar artıracağının tartışılmaya başlandığını söyleyerek, "Örneğin 100 bps'lik bir artırım ile piyasa beklentisine yakın en az 400-500 bps'lik bir artırımın fiyatlaması farklı olur" dedi.

Tüketici fiyatları Ağustos'ta yüzde 2.23 olan beklentilerin hafif üzerinde yüzde 2.3 yükselirken, yıllık bazda yüzde 17.9 ile 2003 bazlı serinin yeni zirvesine ulaştı. Analistler reel faizleri tekrar pozitif alana çekmek ve piyasalara güven telkin etmek için 1000 baz puana varan oldukça yüklü faiz artırımı yapılması gerektiğine dikkat çekerken; buna karşılık TCMB'den ise daha temkinli bir faiz artışı bekleniyor.

Öte yandan para politikasına yönelik endişelerin yanı sıra maliye politikası, BDDK'nın swap kısıtlaması gibi adımlarının yan etkileri, ekonomide sert iniş riski ve ABD'nin olası yaptırımları gibi unsurların da belirsizlik kaynağı olmaya devam ettiği belirtiliyor.

Öte yandan Fitch yayınladığı bir raporda Türkiye'de GSYH artışının 2018'de yüzde 3.8, 2019'da yüzde 1.2 olarak tahmin ederken, bu yılın son üç çeyreğinde çeyreklik bazda daralma öngördüğünü belirtti.

REUTERS