Sayıştay’ın hazırladığı rapora göre, dönemin Başbakan ve bakanlarından oluşan Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) elektrik santrallerini taksitle satın alan şirketlere borçlarını 28 Nisan 2017 tarihinde dövizden TL’ye çevirme ve 6 yıl eşit taksitlerle ödeme imkanı getirdi. Borçların TL’ye çevrilmesinde de o günkü yüksek kur yerine 2 Ocak tarihli 3.53’lük dolar kuru esas alındı. Bu sayede şirketlerin üzerindeki döviz riski daha düşük kurla devletin üzerine yıkıldı.
ŞİRKETLER KÂR ETTİ
Devletin uğradığı kayıp bununla da kalmadı. Firmaların talebiyle TL’ye çevrilen taksitli borçlara kamu alacaklarına uygulanan yüzde 11.42’lik güncel TL faizi işletilmesi gerekirken, sanki borç dövizle ödenecekmiş gibi çok daha düşük olan yüzde 4.22’lik döviz faizi uygulandı. Ek sözleşme imzalanıncaya kadarki döneme uygulanan bu skandal faiz oranı yüzünden 10 şirketin kasasından daha az para çıkarken, devletin sırf bu yolla uğradığı zarar 474 milyon 407 bin 732 lira gibi olağanüstü bir seviyeye ulaştı. Sayıştay, düşük faizi fırsat bilen bazı şirketlerin ek sözleşmeyi geç imzalayarak kazançlarını daha da artırma yoluna gittiklerini de tespit etti.
ZARARI KİM ÖDEYECEK ?
Raporda, ortaya çıkan devasa kamu zararının kim ya da kimlerden geri alınması gerektiği konusunda bir önerinin yer almaması dikkat çekti. Sayıştay, kamunun eksik tahsilat yaptığı şirketlerin isimleri gizlendiği için skandal faiz uygulamasından hangi firmaların kazanç sağladığını kamuoyuna açıklamadı. Rapora göre, TL yerine döviz faizi uygulanması sayesinde 10 firma içerisinde en büyük kazancı devletin termik santralini özelleştirmeyle satın alan bir firma elde etti. 227 milyon lira kazanç sağlayan bu firmayı 91 milyon lirayla başka bir termik santrali alan firma izledi.
