Sabancı Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre, üniversitede düzenlenen mezuniyet töreninde lisansüstünde 19. dönem, lisans programlarında 16. dönem mezunları verildi. 26 ülkeden, lisans ve lisans üstü olmak üzere bin 200 öğrenci mezun oldu.  Törende, fakülte birincilik ödülleri de sahiplerini buldu. Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi birincisi Mehmet Oğuz Gök, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi birincisi Ebrar Nefes, Yönetim Bilimleri Fakültesi birincisi ise Alexander Gruber oldu.  Törende, Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve Rektör Zehra Sayers’in yanı sıra, lisansüstü mezunları adına Ebru Demir, lisans mezunları adına Selin Onat ile Sabancı Üniversitesi Mezunları Derneği Başkanı Zeynep Bahar Çelik birer konuşma yaptı.

“SABANCI ÜNİVERSİTESİ GLOBAL SIRALAMALARDA KENDİNE YER EDİNEN BİR KURUM HALİNE GELDİ”

Açıklamada görüşlerine yer verilen Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Sabancı Vakfı’na teşekkürlerini sunarak, 1974 yılında, tüm mal varlığını bağışlayıp Sabancı Vakfı’nın kurulmasını sağlayan Sadıka Sabancı’yı da vefatının 30.yılında andı.  Sabancı, Türkiye’nin çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmasının ancak, iyi yetişmiş, iyi eğitilmiş gençlerle olacağına yürekten inanan, üniversitenin kurulmasını sağlayan, Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı’yı da rahmet ve şükran ile andı.  Sabancı Üniversitesi kurulurken bir dünya üniversitesi kurma hayaliyle yola çıktıklarını belirten Sabancı, uluslararası yeri ve saygınlığı olan, kabul gören bir akademik yapı oluşturmayı hedeflediklerini kaydetti. Sabancı, üniversitenin global sıralamalarda kendine yer edinen bir kurum haline geldiğine vurguladı. Sabancı, bu vizyonun en önemli çıktılarından biri olarak Sakıp Sabancı ismine çok yakıştığına inandıkları, Columbia Üniversitesi Sakıp Sabancı Türkiye Çalışmaları Merkezi’ni bu sene New York’ta açtıklarını anımsattı.

Güler Sabancı “Columbia Üniversitesi’nde kurulan bu merkezin, tüm Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültemizin katkıları ile dünyada kabul gören, Türkiye Çalışmaları’nın yürütüldüğü, referans noktalarından biri olacağına inanıyorum. Sizler, başarılı bir dünya vatandaşı olabilmeniz için gereken tüm yetkinliklerle donatıldınız. Dolayısıyla, bugün bu kapıdan çıktıktan sonra dünyanın neresine giderseniz gidin, çevrenizdeki şartlara uyum sağlayabileceğiniz ve başarılı olabileceğiniz yeteneklere ve bilgiye sahipsiniz.” ifadelerini kullandı.  Üniversiteden 1978 yılında mezun olduğunu hatırlatan Sabancı, kendisinin üniversiteden mezun olduğu dünya ile bugünün dünyası arasında çok fark olduğunu bildirdi.  Sabancı, “Teknoloji sayesinde, insanlığın yaşadığı en hızlı dönüşümlerden birine tanık olduk, oluyoruz. Robotlara vatandaşlık vermeyi, uzayda koloni kurmayı, 3 boyutlu yazıcılarla üretilecek insan dokularını konuşuyoruz. Sanayi 4.0 ile tarihi bir dönüm noktası yaşıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

“ÖNÜMÜZDEKİ YILLARIN DAHA İYİ YILLAR OLACAĞI İYİMSERLİĞİNİ KORUYORUM”


Sabancı, dünyada ve Türkiye’de çözülmesi gereken birçok sorun olduğunu belirterek, okullaşma artarken, eğitim sistemindeki sorunların tamamen aşılamadığını kaydetti.  Savaşlarda ölen insanların sayısının azaldığını ancak, savaşın etkilerinin birçok alanda derinden hissedildiğini aktaran Sabancı, hem dünyada hem de Türkiye’de son yıllarda artış gösteren, farklı düşüncelere saygı göstermeme, kendisi gibi olmayanı dışlama, artan hoşgörüsüzlük gibi son derece tehlikeli gelişmelere de dikkati çekti.  Güler Sabancı, “Ama tarihin akışı içinde bu tip geri dönüşlerin geçici olduğunu biliyoruz. Ben önümüzdeki yılların hem dünyada hem de ülkemizde, demokrasi ve insan hakları açısından daha iyi yıllar olacağı iyimserliğini koruyorum. Çünkü sizlere ve aldığınız eğitime güveniyorum.” ifadelerini kullandı.  Mezunların Sabancı Üniversitesi’nde sadece bir bilim dalının veya bir mesleğin öğrenimini görmediklerini, aynı zamanda insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi evrensel değerlere sahip, her konuyu sorgulayan bir zihinle ele alan, bilimin ve bilginin gücüne inanan, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de istediği gibi, “Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür” gençler olarak yetiştiklerini bildirdi.  Bugün birçok işi yapabilen akıllı robotların olduğunu anımsatan Sabancı, robotu yapan, onun her zaman bir adım ötesinde olan, bilgiyle donanmış, verilerle karar veren, sorgulamayı bilen, daha iyi bir gelecek için hayal kuran ve en önemlisi de bilinçli, vicdanlı ve duyguları olan akıllı insanların olduğunu sözlerine ekledi. Sabancı, insanı tüm canlılardan ayıran, en önemli unsurun duygularının farkında olması ve duygularını yönetme becerisi olduğunu aktararak, bu nedenle, herhangi bir robot ya da yapay zeka “insan bilincinin” yerine hala geçemediğini kaydetti.

SABANCI'DAN MEZUNLARA TAVSİYELER


Güler Sabancı mezunlara şu tavsilerde bulundu:  "İnsan gibi robotların yapıldığı dönemde, robot gibi insan olmamalısınız. Duygularınız, düşünce ve muhakemenizin ayrılmaz bir parçası olmalı. Duygularınızın farkında olmalı, önem vermeli ve yönetimine özen göstermelisiniz. Unutmayın ki gelecekteki en önemli rekabet avantajlarınız, çözüm odaklı olmak, iş birliklerine açık ve yapıcı olmak, ekip çalışması yapabilmek olacaktır."  Teknolojik gelişmeler sayesinde çoğunun 100 yaşına kadar yaşayacaklarını belirten Sabancı, mezunlara buna hazırlanmalarını ve uzun dönemli planlar yapmalarını önerdi.  Sabancı, mezunların sadece birden fazla işyerinde çalışmakla kalmayacaklarını, iş kolu da değiştireceklerini, hiç eğitimini görmedikleri yeni uzmanlık alanları öğreneceklerini ifade ederek, "Böylece sürekli öğrenmenin, kendinizi yenilemenin keyfini yaşayacaksınız. Sizi başarıya ve mutluluğa götürecek olan, kendinizi yenileme ve geliştirme kapasitenizdir. Bu nedenle, üniversitenizi unutmamanızı, bağlarınızı sürekli canlı tutmanızı tavsiye ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Güler Sabancı, insanların yalnızca sevdiği ve anlam bulduğu işte başarılı ve mutlu olduğuna dikkati çekerek, “Sadece tutkuyla ve önemli olduğuna inanılarak gidilen bir yol, keyif verir ve hedefine ulaşabilir. Öncelikle kendinizi iyi tanıyın. Yaptığınız işin hakkını verin. Odaklanın, sebat gösterin. Değişimden de korkmayın. Yeterince emek ve ısrar gösterdikten sonra aklınızı, muhakemenizi ve tüm yetkinliklerinizi kullanarak, yeni yollar seçme cesaretini de gösterin. Ben sizin hangi alanda çalışırsanız çalışın, hangi işi yaparsanız yapın, elinizden gelenin en iyisini yapacağınıza ve fark yaratacağınıza inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.

REKTÖRDEN MEZUNLARA İKİ ÖĞÜT


Sabancı Üniversitesi Rektörü Zehra Sayers, insanların ve kurumların sağlam temeller üzerinde durup kararlı ve disiplinli yaklaşımlarını sürdürebilirlerse, çizdikleri yolda ilerlemeye devam edebileceklerini kaydetti. Geçen dönem yeni başlatılan stratejik plana odaklandıklarını, yapısal ve akademik alanda birçok yeniliği başlattıklarını ifade eden  Sayers, “Kuruluşumuzdan beri birçok alanda öncü olduğumuz gibi yeni dönem stratejik planımız ile de yenilikçi gelişmeleri hayatımıza geçirdik. Her yıl olduğu gibi bu yıl da mezunlarımız ve öğrencilerimizin ulusal ve uluslararası başarıları ile gurur duyduk.” ifadelerini kullandı.  Sabancı Üniversitesi mezunlarının, Amerika’dan Asya’ya dünyanın çeşitli yerlerinde gittikleri yerlere değer kattıklarını, başarılı olduklarını aktaran Zehra Sayers, mezunlara iki önemli öğüt verdi:  "Yanlış yapmaktan ve başarısızlıktan korkmayın. Kimseye bilinçli olarak zarar vermediğiniz, kendinizi başkalarının yerine koyup onları anlamaya çalıştığınız sürece yanlışlıkları kısa sürede aşabilirsiniz. Başarısızlıklarla yüzleşip kendimize karşı dürüst olabilirsek yaşadıklarımız önemli deneyimlere dönüşür. Bu deneyimlerden bir şeyler öğreniriz. Düştüğümüz yerden kalktığımızda kendimizi öncesine oranla daha güçlü ve daha bilinçli hissederiz.  İkincisi, risk almaktan korkmayın. Hayallerinize erişmek için bazı riskleri göze almanız gerekecektir. Bu durumda birikiminize ve kendinize güvenin. Risk alarak belirsizlikleri fırsata dönüştürebilirsiniz. Risk almak konusunda facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’in sözlerini aktarmadan edemeyeceğim, ‘En büyük risk hiç risk almamaktır. Hızla değişen dünyada başarısızlığa uğraması garanti olan tek strateji hiç bir risk almamaktır."

AA