Yükselen döviz kurları ile maliyetlerde büyük artış yaşadığı halde düşen alım gücü ve enflasyon baskısı nedeniyle bunu fiyatlara yansıtamayan perakende sektörü, zarar kıskacından çıkamıyor. Sektörün, tüm maliyetlerinde ciro artışının üzerinde bir artışla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken DESA Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Burak Çelet, “Tüm bunlar perakendenin kârlılığını etkiliyor. Türkiye’nin problemi ile perakendenin problemi ortak. Türkiye de büyüyor ama kâr yok ortada. Büyüdükçe zararınız artıyor. Böyle bir yapı söz konusu ve bu sürdürülemez. Fiyat artışına ihtiyaç var ancak şirketler bunu yapamıyor. Çünkü tüketicinin alım gücü artmıyor maalesef. Türk tüketicisi her gün yeni bir zammı kaldırabilecek noktada değil” değerlendirmesini yaptı.

İÇERİYE ÇALIŞAN ELENECEK

Türk tüketicisinin 90’lı yıllarla karşılaştırma yaparak geçen yıla kadar enflasyondaki nispeten stabil yapıya alıştığını ve her gün yeni bir zammı kaldırabilecek bir noktada olmadığını aktaran Çelet, şöyle devam etti:

“Piyasa koşulları ve enflasyonun geldiği nokta bizi oraya doğru itiyor. Maliyetleri fiyata yansıttığınızda satamayacak noktaya gelirsiniz. Sonbaharda yeni bir zam dalgası gelmek zorunda. Yazın perakendeci fiyatlarına yansıtamadı ancak kış koleksiyonlarına bu zam gelecek ve eğer acilen tedbir alınmazsa enflasyonun bir parça daha artarak ilerleyeceğini öngörüyoruz.”

Sadece iç piyasaya çalışan firmaların kârlılıklarının çok büyük baskı altında olduğunu dile getiren Burak Çelet, piyasanın zor durumda olduğuna dikkat çekti. Mevcut yapının bazı şirketler için artık sürdürülemez noktada olduğunu ve bir elemeden geçeceklerini belirten Çelet, “Salt perakendeci olan ve sadece Türkiye’de iş yapan arkadaşlarımızın Allah yardımcısı olsun. Çünkü gerçekten ciddi bir maliyet artışı var” dedi.

BİR MASA BİR KASA

Burak Çelet, DESA’nın kurulduğu günden bu yana hem perakendeci hem ihracatçı konumunda olduğuna işaret ederek, üretim ve ithalat portföyleri ile birlikte döviz dalgalanmalarına karşı doğal bir “hedge” mekanizması kurulduğunu dile getirdi. 2018’in ilk çeyreğinde ihracat ve iç satış rakamlarının yüzde 50-50’ye geldiğini aktaran Çelet, 2016 ve 2017’de özellikle 15 Temmuzun etkisi ile terör olayları sonucu ihracatın dip yaptığını kaydetti. Burada Türkiye’den kaçan markaların büyük etkisi olduğunu aktaran Çelet, sektörün bu kadar kırılgan bir noktaya gelmesini ise şöyle özetledi:

“Biz üretimden ayağımızı çekmiyoruz. 2003’ten sonra metrekareler çok hızlı artınca, perakendeciler orada maden buldular. Çok hızlı şekilde yatırım yaptılar ve üretimden çekildiler, çok hızlı büyüdüler ve ‘Bütün fabrikalar benim’ diye baktılar. Dışarıda ürettirip perakendede hızlı büyüdüler. Ancak burada kendi sermayesi ile büyümesini sürdüremeyecek en ufak sallantıda ya da daralmada likidite sorunu yaşayan bir masa bir kasa bir yapı ortaya çıktı. Bu nedenle bir AVM’de sezonu yüzde 50 indirimle açan, birikimini nakde çevirmeye çalışan birçok firma çıkmaya başladı. Geçmişin köklü sanayileşmiş firmaları salt perakendeci olmaya başladılar.”

DESA Yönetim Kurulu Üyesi Burak Çelet’e göre, döviz kurundaki artış perakende sektöründe de maliyetleri artırdı. DESA Yönetim Kurulu Üyesi Burak Çelet’e göre, döviz kurundaki artış perakende sektöründe de maliyetleri artırdı.

MAĞAZA TUTMAYINCA STRATEJİ DEĞİŞTİRDİ


Yurtdışı açılımına “DESA 1972” markası ile 6 yıl önce başladıklarını dile getiren Çelet, başlangıçta Londra’da iki mağaza açarak işe başladıklarını aktardı. Burada başarılı olamadıklarını ve corner ile butikler üzerinden satışa çevirdiklerini kaydeden Çelet, dünyada 200’ün üzerinde mağazada DESA1972 markasının satışa sunulduğunu dile getirdi. Her ülkeye özel koleksiyon çalışması yaptıklarını anlatan Çelet, 2018 ihracatının yüzde 13’ünün DESA markasından geleceğini belirtti.

AVM’LER DE BOŞALIYOR


DESA olarak bazı AVM’lere çıkış davası açtıklarını dile getiren Burak Çelet, iç piyasada mağaza açmaya devam ettiklerini ancak portföylerini elden geçirdiklerini aktardı. “Şu an hangi AVM yatırımcısı iş ortağı hangi AVM mağaza dolsun diye bakıyor, onu ayırt ediyoruz” diye konuşan Çelet, DESA ve Samsonite olarak 8 mağaza daha açılacağını belirtti. Kira politikasının bu şekilde devam etmesi durumunda caddelerin ardından AVM’lerin de boşalmaya başlayacağını aktaran Çelet, şöyle devam etti:

“Ben bir misafirim geldiğinde Abdi İpekçi Caddesi’ne götürmeye utanıyorum. Kaldırım taşları kırık, çürük diş gibi birçok boş mağaza var. Ülkenin altyapısının ve iş şartlarının da yatırıma uygun olması gerekiyor.”

YENİ HAVALİMANINA 4 MAĞAZA

Üretimin kendilerine güç kattığını aktaran Çelet, 2 bin kişiyle en büyük istihdamı sağladıklarını belirtti. Çorlu, İstanbul ve Düzce’deki 3 tesiste dünyanın ünlü markalarına çanta ve farklı segmentlerde üretim yaptıklarını belirtti. Yeni havalimanında 4 yeni mağaza ile faaliyete geçeceklerini dile getiren Çelet, kiralama yaparken, ağır şartlara imza attıklarını dile getirdi.