Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bir dönem döviz bozdurma çağrısında da olduğu gibi lokal yatırımcılar zaman zaman döviz tevdiat hesaplarının (DTH) bir kısmını TL'ye çevirebiliyorlar. Geçen hafta bu rakam 1 milyar doları aşarken bankacılara göre bu hafta da benzer hatta ağan bir eğilim olacak.

Ancak son 5 yıllık trende bakıldığında lokaller, gerek TL'deki değer kaybı gerek çağrılarla bir dönem dövizlerini bozdursalar da bozdurduklarından daha da fazlasını kısa vadede yerine koydukları görülüyor.

TL'NİN YILLIK BAZDA DEĞER KAZANDIĞI TEK SENE 2012


Nomura Ekonomisti İnan Demir, "Mevduat sahiplerinin DTH biriktirme eğilimini de son yıllardaki tecrübenin birikimli sonucu olarak düşünmek lazım. Merkez Bankası'nın 'unorthodox' politikalar uygulamaya başladığı 2010 sonunda beri TL'nin yıllık bazda değer kazandığı tek sene 2012 oldu" dedi ve ekledi:

"Bu tecrübe ışığında yatırımcılar TL'deki değer kaybı karşısında tasarruflarını korumak için DTH'a yöneliyor. Bu, kur yükselişlerinde döviz satmayacakları anlamına gelmiyor ama genel trend daha fazla döviz biriktirmek yönünde olacaktır" dedi.

Küresel ticaret savaşlarının oluşabileceği bir küresel dünya ve ABD'de faiz artışlarının hızlanabileceği endişeleri gelişmekte olan ülke para birimlerinin dolar karşısında değer kaybetmesine neden oluyor. Öte yandan Türkiye'ye özgü enflasyondaki katılık, cari açıkta yükselişin sürmesi, Moody's'in not indirimi, jeopolitik ve siyasi endişeler geçen haftaki gibi son dönemde TL'nin benzer para birimlerinden negatif ayrışmasında belirleyici rol oynuyor.

1.3 MİLYAR DOLAR


Dolar/TL geçen haftaya 3.80'li seviyelerden başlayan ve bu gelişmelerle 3.90'un üzerine kadar kademeli yükseldi. Bireysel yatırımcılar TL'nin bu değer kaybını değerlendirerek geçen hafta DTH'larını 1.3 milyar dolar azalttılar. Yurtiçinde yerleşiklerin kıymetli maden depo hesapları dahil yabancı para cinsinden mevduat ve fonları TL'nin sert değer kaybettiği 16 Mart ile biten haftada 167.8 milyar dolara geriledi.

Bankacılara göre hem bireysel hem de kurumsal lokallerin döviz mevduatlarını uzun vadede sürekli artırmalarının en önemli nedeni TL'nin değer kaybetmeye devam edebileceği endişesi. Bu nedene ek olarak ise bazı bireyseller düşük seviyeden alım yüksekten satış amaçlı, bazı kurumsallar ise ileriki dönem döviz borcu ödemesi amaçlı alım yapıyorlar.

Reuters'a konuşan gıda toptancısı 54 yaşındaki Kemal beye göre Türkiye'deki bireysel yatırımcıların mutlaka birikimlerinin yüzde 15-25'ini dövizde değerlendirmesi gerekiyor.

"Burası Türkiye yarın ne olacağı belli olmaz" diyen Kemal bey, "Bugüne kadar kısa vadede döviz birikimi yapmanın beni sinirlendirdi dönemler oldu. Ama uzun vadede asla kaybetmedim. Birikiminin yüzde 25'ini dövizde değerlendiriyorum. Bazen bu rakamı yüzde 15'e indiriyorum. Ama daha aşağıya indirmeye hiç niyetim yok" dedi ve ekledi:

"Amacım döviz birikimiyle büyük kazançlar elde etmek değil. Ancak geçmişte de defalarca gördüm ki oluşabilecek bir olumsuzlukta döviz ya da altın sizi değer kaybından koruyor. Böyle bir garantim varken bundan neden vazgeçeyim ki?"

EKONOMİNİN YUMUŞAK KARNI YÜKSEK ENFLASYON VE CARİ AÇIK


Uluslararası fon akışına duyarlı olan Türkiye ekonomisinin yumuşak karnı geçen yılki yüzde 7'nin üzerindeki büyüme ile birlikte oluşan yüksek enflasyon ve cari açık. Analistler kısa vadede bu trendin devam edeceğini dolayısıyla Türkiye'nin en kırılgan gelişmekte olan ekonomiler arasında olmaya devam edeceğini belirtiyor. Yüksek kırılganlık ise küresel risk iştahının olumsuz olduğu dönemdeler TL'de sert değer kayıplarını beraberinde getirebiliyor.

TCMB verilerine göre yurtiçinde yerleşiklerin kıymetli maden depo hesapları dahil yabancı para cinsinden mevduat ve fonları TL'nin dolar karşısında yüzde 50 değer kaybettiği son 5 yılda 50 milyar dolar artış gösterdi. 2013 yılı Mart ayında 122 milyar dolar civarındaki tutar 2018 yılı başında 170 milyar doları aşarak tarihi zirvesini gördü. DTH'lar son güncel veri olan 16 Mart ile biten haftada 167.8 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Son 5 yılın ayrıntılarına bakıldığında hem bireysel hem de kurumsal yatımcıların DTH'larını 20'şer milyar dolar artırdıkları görülüyor.

Ekonomi yönetimine göre ise bu trend dolarizasyon endişesi anlamında yakından izlenmesi gerekiyor. Ancak aynı zamanda bu 170 milyar dolarlık birikim TCMB'nin brüt rezervlerinin 90 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde kötü günler için Türkiye ekonomisi önemli bir tampon da oluşturuyor.

REUTERS