Geçen hafta başında yeni kabinenin açıklanmasından sonra Türk Lirası’ndaki kayıplar derinleşirken, borsada satışlar öne çıktı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin hayata geçirilmesiyle birlikte başlayan yeni dönemde Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanı olması, para politikalarına ilişkin kaygıların artmasına neden oldu. Ticaret savaşı kaynaklı gelişmekte olan ülkelerde görülen satış baskısına Türkiye’ye özgü gelişmeler de eklenince hem döviz piyasasında hem de tahvillerde ortalık toz duman oldu. Dolar tarihi zirve olan 4.9796 lirayı test ettikten sonra  kısmen geri çekildi. Ancak hafta boyunca yüksek tansiyon devam etti.

ENTEGRASYONDA ZORLANABİLİR


Ekonomi yönetiminin belli olmasından sonra Borsa İstanbul’da yaklaşık yüzde 8 oranında kayıp yaşandı. Yeni dönemde düşük faiz baskısının artacağına yönelik beklentiler bankacılık endeksinin yüzde 15 gerilemesine yol açtı. Bankacılık endeksi dolar bazında ise 2008’deki ABD’de yaşanan finansal kriz dönemindeki seviyeleri test etti. Yatırımcılar, seçim kampanyası süresince dış güçlerin doların yükselmesinde etkili olduğu yönünde açıklamalar yapan Bakan Albayrak’ın yeni dönemde uluslararası piyasalara entegre olmakta zorlanabileceğini dile getiriyor. Gelinen noktada, şimdiye kadar olmadığı ölçüde etkin bir Merkez Bankası hedeflerinin olduğuna ve bağımsızlığının spekülasyona konu olmasını kabul etmeyeceklerine vurgu yapan Albayrak’ın bu sözleri piyasaları sakinleştirmeye yetmedi.

UCUZ FAKAT BELİRSİZ


Yoğun yabancı çıkışlarıyla borsadaki yabancı payı, arka arkaya dördüncü haftada da gerilemesini sürdürerek yüzde 61 seviyelerini gördü. Tüm bu gelişmeler yabancı yatırımcıların gözünde özellikle Türkiye ekonomisinin sağlığı ve Merkez Bankası’nın bağımsızlığı konularında atılacak adımlara ilişkin belirsizliklerin sürdüğüne işaret ediyor. Kaldı ki yapılan araştırmalar da bunu açıkça ortaya koyuyor. Aslında Türk Lirası varlıklarındaki değer kaybı, hisse senedi fiyatlarındaki düşüş ve tahvil faizlerinin artması sonucu Türkiye varlıkları yabancı yatırımcılar için oldukça ucuz hale geldi. Buna rağmen yatırımcı yine de temkinli davranıyor. Citibank birimi olan Citi Research yatırımcılara Türkiye’ye yönelik görüşlerini sordu. Araştırmaya göre, yatırımcıların yüzde 43’ü ekonomiye yönelik şüphelerin devam ettiğini ve satış tarafında durmayı tercih edeceklerini söylüyor.

ALBAYRAK’IN LONDRA SEFERİ


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’tan üçüncü bir Londra seferi bekleniyor. 13 Mayıs’ta Londra’ya giderek yatırımcı ile toplantılar gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ardından 28 Mayıs’ta Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya Londra ziyareti gerçekleştirmişti. Kulislerde bu hafta Berat Albayrak’ın Çetinkaya ile birlikte bir finans kuruluşunun organizasyonu ile Londra’ya gidebileceği dile getiriliyordu.

GÖRÜŞMELER KRİTİK GEÇECEK


Ancak Londra’daki toplantının G20 Zirvesi hazırlıkları nedeniyle “yakın gelecekte” notu geçilerek ertelendiği bildirildi. 21 Temmuz’da Arjantin’de G20 Maliye Bakanları Toplantısı’na katılması beklenen Bakan Albayrak’ın yakın gelecekte Londra’da yatırımcılarla bir araya gelebileceği belirtiliyor. Uzmanlar, Albayrak’ın yatırımcılarla yapacağı görüşmelerinin oldukça kritik olabileceğini ifade ediyor.

HAMLELER BİR AN ÖNCE YAPILMALI


AHL Forex Araştırma Müdürü Barış Ürkün, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıklamalarının piyasaların duymak istediği yönde olduğunu belirtirken, “Fakat son hareketlerden anlaşılan o ki hem kısa vade hem de orta vadede atılması beklenen hamlelerin bir an önce atılması gerekiyor” dedi.

FAİZ ARTABİLİR


Ürkün’e göre, FED’in en az 2 faiz artırımına daha hazırlandığı bu yıl güçlenmeye devam eden dolara olan bağımlılığımızın sürmesi nedeniyle kısa vadede yabancı sermayeyi çekebilmek amacıyla TCMB tarafında bir faiz artırımı yapma ihtimali artıyor. Ürkün, kurdaki son dönemde yaşanan ciddi sıçrama ve enflasyondaki yükseliş eğilimine karşı 24 Temmuz’da bir faiz artırım hamlesi gelebileceği ihtimaline dikkat çekti.

SANAYİ ÜRETİMİ ÇOK KRİTİK


Yeni haftada nisan ayı işsizlik rakamları ve mayıs ayı sanayi üretimi gibi son dönemde daha önemli hale gelen veriler izlenecek. Mayıs ayı itibarıyla yüzde 11’in üzerinde değer kaybeden Türk Lirası ve TCMB faiz artırmasından sonra artan kredi maliyetlerinin sanayi üretimi üzerindeki etkisi yakından takip edilecek. Analistler, sanayi üretimi verilerinin kurda hareketliliği artırabileceğine işaret ediyor. Diğer yandan, Borsa İstanbul’da ise 97.500 puan aşılamadığı sürece satış baskısının etkili olması bekleniyor.