Üniversiteyi kazanan öğrenciler ile ailelerinin "ortada kalma" endişesiyle ev kiralarken ve özel yurt tutarken sözleşmeye dikkat etmeyebildiğini belirten tüketici dernekleri ve uzmanlar, bu gibi durumlarda yurtta kalınmayan dönemlerin ücretinin ödenmesi, ödenen kaporanın yanması gibi bazı mağduriyetlerle karşı karşıya kalınabildiğini, problem yaşanmaması için bu süreçte dikkatli olunması gerektiğini bildirdi.

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Aziz Koçal, üniversite yerleştirme sonuçlarının açıklanması sonrası öğrencilerin özel yurt veya ev tutarken mağdur olmaması için dikkat edilmesi gereken noktaları AA muhabirine anlattı.

Koçal, üniversiteye yeni yerleşen öğrencilerin Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun (YURTKUR) yurtlarına yerleşememeleri durumunda özel yurtları ve ev kiralamayı tercih ettiklerini kaydederek, bu süreçte bir an önce barınma ihtiyacını halletmek isteyenlerin hata yapabildiğini veya dolandırıcılarla karşı karşıya kalabileceğini söyledi.

Özel yurtlarla sözleşme imzalarken dikkat edilmesi gereken hususlara değinen Koçal, şu uyarılarda bulundu:

"Yurdun öğrencilere vereceği hizmetler çok iyi sorgulanmalı, güvenlik, temizlik, ısınma, yemek, ders çalışma alanları, konaklama yapılacak odalar, özel etüt odaları, kantin ya da dinlenme bölümleri gibi sosyal mekanlar görülerek karar verilmeli. Yurtta kalmaya karar veren öğrenciler sözleşme imzalamadan önce yurdun kendisine vereceği hizmetlerin tamamını ayrıntılı olarak sözleşmeye yazdırmalı. Öğrenciler seçtikleri yurt ile yapacakları yıllık sözleşmeyi çok iyi okuyarak imzalamalı. Yurdun mutlaka Milli Eğitim Bakanlığı'ndan onaylı olmasına dikkat edilmeli. Aksi takdirde bir vereceğiniz paralar boşa gidebilir ve ortada kalabilirsiniz."

"Yurt ödemelerinde senet olacaksa her ay için ayrı olmalı"

Koçal, ödemenin ne şekilde yapılacağının ve taksitle ödeme yapılması halinde taksitli ödemelerin listesinin sözleşmeye yazılmasının gerektiğini vurguladı.

Bazı yurtların aylık taksitler halinde yapılacak ödemeler karşılığı senet aldığının görüldüğünü aktaran Koçal, "Senetler verilirken tek senet verilmemeli her aylık ödeme için ayrı ayrı senetler verilmeli ödeme yapılırken senet alınmalıdır. Senetlerin nama yazılı olarak verilmesine dikkat edilmeli." şeklinde konuştu.

Koçal, bazı yurtların sözleşme imzalama aşamasında depozito talep edebildiğini kaydederek, "Talep edilen bu depozito bir aylık tutardan fazla olamaz, verilen bu depozitonun ne şekilde iade edileceği de sözleşmede açık belirtilmelidir." dedi.

"Evi görmeden kapora vermeyin"

Koçal, kiralık ev tuttuktan sonra mal sahibi ile kiracı öğrenci arasında en çok yaşanan sorunlardan birisinin evde kaç kişinin kaldığı konusu olduğunu kaydederek şu ifadeleri kullandı:

"Mesela öğrenci okula başladıktan sonra yeni arkadaşlar ediniyor veya kira ağır geldiği için kendi sınıfından başka insanlarla beraber kalmaya karar veriyor. Bu gibi durumlarda ev sahibi problem çıkarabiliyor. Bu yüzden kiralık ev sözleşmesi yaparken evde kaç kişinin kalacağı gibi durumlar mutlaka sözleşmede belirtilmeli. Sözleşme kiracı lehine olduğu için geri adım atılmadığı takdirde hiçbir problem yaşanmaz. Ayrıca evin fiziki özellikleri incelenmeli, eksik veya tamirat gereken durumlar önceden belirlenmeli."

Koçal, öğrencilerin yoğun olarak tercih ettiği Beşiktaş, Kadıköy gibi lüks semtlerde bazı dolandırıcıların, kiralık dairelerin fotoğraflarını temin ederek internet sitelerinde ilana koyduğunu bildirdi.

Aziz Koçal, "Bu kişiler kendilerini arayanlara, 'ilandaki daireye çok talep olduğunu ve ciddi düşünüyorlarsa kapora yatırmaları gerektiğini' söylüyor. Hesaplarına para yatırıldığı anda sırf bu dolandırıcılık için aldığı kartı telefonundan çıkarıp atan bu kişiye bir daha da ulaşılamıyor. Bu gibi mağduriyetlerle karşılaşmamak için mutlaka daire görülmeli, daire görülmeden peşinat verilmemeli, depozito ev sahibine verilmeli, hatta hesabına yatırılmalı." diye konuştu.