Bir önceki celse dava dosyasına giren ve kamyon şoförünün de aralarında bulunduğu 5 sanığın asli kusurlu, iş güvenliği uzmanı Zafer Karasaçlı’nın tali kusurlu olduğu, Şule İdil Dere ve İSTAÇ Kıyı Temizleme Şefi sanık Teyfur Bingöl’ün ise kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının belirtildiği rapora sanık avukatları itiraz etti.
‘TELEFON İLE İLGİLENMESİNİN KAZAYA ETKİSİ YOKTUR’
Ailenin avukatı Murat Özveri, olayın meydana gelen alanın yayalara özgü olduğunun altını çizerek, “Burada Şule İdil’in telefonunu ile ilgilenmesi eyleminin kazanın sonucuna bir etkisi yoktur. Orası kamusal alandır. Kamu otoritesi tarafından orada bir risk olmadığı güvence altına alınmıştır. Yaya olarak, güvence verilen yerde yaya gibi davranması koruma altındadır” ifadelerini kullandı.
‘GECE VAKTİ ELİNDE CEP TELEFONU...’
Bilirkişi raporunun karar vermek için yeterli olmadığını söyleyen sanık avukatı Rıza Saka yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını istedi. Avukat Saka, “Şule İdil’in kusurlu olduğu kanaatindeyiz. Ancak bilirkişi raporunda bu yönde bir değerlendirme yapılmamıştır. Yaya girişine kapalı olan alana gece vakti girmiştir. Gece vakti elinde cep telefonuna bakarak, kulaklık takmış yürüyen birinin kusurlu olduğu açıktır. Dünyada ve Türkiye’de cep telefonu ile meşgul olmanın kazalara sebep olduğu açıktır” dedi.
Mahkeme hakimi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne müzekkere yazılarak, sanıklar Saffet Altındağ, Kamil Cemal Yıldırım ve Ergun Ata’nın suç tarihinde hangi görevde bulundukları ve görevlendirmenin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin sorulmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
