SÖZCÜ yazarı ve gazetemizin Ankara temsilcisi Saygı Öztürk’ün yeni kitabı ‘Hayalet İmam’ olay yaratacak belge ve bilgilerle 15 Temmuz hain FETÖ darbe girişimine farklı bir bakış açısı getiriyor. Darbe girişiminin en önemli aktörlerinden biri olan ve “FETÖ’nün ordudaki mahrem imamı” olarak adlandırılan Adil Öksüz’ün, darbe gecesi yaptıkları, sonradan adının başına “Kahraman” kelimesi eklenen Kazan İlçesi’nde bir tarlada yakalanışı, sorgulamaları, olayın bir numaralı tanıklarının ifadeleri belgelerle birlikte sunuluyor. İşte, Saygı Öztürk’ten kitap hakkında çarpıcı bilgiler...

‘GERÇEĞİ YAZMAK GAZETECİNİN NAMUSUDUR’ Saygı Öztürk ses getiren yeni kitabını arkadaşımız Ali Ekber’e anlattı. Kitap yazmanın büyük bir sorumluluk olduğunu belirten Öztürk, “Gerçeği, yazmak, gelecek kuşaklara doğruları aktarmak gazetecinin namusudur” dedi... ‘GERÇEĞİ YAZMAK GAZETECİNİN NAMUSUDUR’
Saygı Öztürk ses getiren yeni kitabını arkadaşımız Ali Ekber’e anlattı. Kitap yazmanın büyük bir sorumluluk olduğunu belirten Öztürk, “Gerçeği, yazmak, gelecek kuşaklara doğruları aktarmak gazetecinin namusudur” dedi...


ARAPÇA NE KONUŞTULAR?

- Bu sizin kaçıncı kitabınız? Neden “Adil Öksüz” ?

21’inci kitabım. 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin en önemli isimlerinden olduğu anlaşılan ve “TSK İmamı” olduğu belirtilen Adil Öksüz’ün nasıl korunduğu, kollandığı ve üzerinden çıkan darbe gecesine ışık tutacak belgelerin nasıl kaybedildiğinin belgelerle hikayesini yazdım. Kuş olup uçan, hiçbir yerde iz bırakmayan Adil Öksüz’ün, tam anlamıyla bir “hayalet” olduğu anlaşılıyor.

- Kitabınızı yazarken muhataplarla görüştünüz mü?

Darbe gecesi Başbakanlık Müşaviri, Jandarma Karakolu’na niçin gelir, Adil Öksüz’e, kameralardan uzak Arapça neler söyler, bu bile önemli bir sır. Tabii ki kendisiyle konuştum. O’nun da anlattıklarını yazdım. O gece karakoldaki askerlerle, bazı polislerle konuşmakla kalmayıp, hepsinin ifadelerini okudum. Çelişkileri yazdım.

BELGELER GİZLENİYOR

- Belgelerde sizi ne şaşırttı?

Bana en çarpıcı gelen konuların başında, Öksüz’ün Çatı İddianamesi’nde, “Deniz Kuvvetleri İmamı” olarak bilinmesine rağmen, hiçbir olayda şüpheli ya da sanık yapılmaması, üstelik de hakkında yakalama kararı bulunmamasıydı. İşin bir de adliye boyutu var. Sorgu sırasında Adil Öksüz’ün karakolda bulunduğu sırada “FETÖ Mahrem İmamı” olduğu öğrenilmesine rağmen bu savcıdan da sulh ceza hakiminden de gizleniyor. Dosyanın içerisinde üstelik “sivil” değil “asker” diye gösteriliyor. Bakın şu işe! 99 kişi adliyeye götürülüyor, sadece Adil Öksüz serbest bırakılıyor.

- Adeta bir polisiye roman heyecanında yazmışsınız...

Savcıyla, hakimle, polisle, jandarmayla bu kişinin arasındaki konuşmaları en ince ayrıntısına kadar öğrendim ve olayları ben de yaşamış gibi oldum. Adil Öksüz kim ki, ne özelliği var ki, kolundaki saat Türk Hava Kuvvetleri armalı çıkıyor. Kişinin üzerinde 2 telefon, flaş bellekler var. O gecenin bütün sırları elde olmasına rağmen, her şey yargıdan gizlenerek Adil Öksüz’e teslim ediliyor. Darbenin sırları Adil Öksüz’de gizli...

MİT’TEKİ KOD ADI: TİMSAH

- MİT elemanı olabilir mi?

Adil Öksüz’ün bir MİT elemanı olduğu akla geliyor. Kitapta da buna ilişkin bir belge kullandım. Buna göre kod adı da “Timsah” olarak geçiyor. Aslında “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’la da çok benzerlikleri var. Yeşil tetikçi, Öksüz darbenin kilit ismi, Yeşil’i emniyetten alıp götürüyorlar, Öksüz’ü adliyeden... Yeşil’in izine rastlanmıyor, Öksüz de bulunamıyor. Yeşil için “öldürüldü, cesedi gömüldü” deniliyor. Öksüz için de aynı şeyler söyleniyor. İkisi de sözde aranıyor...

ÖKSÜZ KORUNUYOR...

- Adil’in ailesiyle de görüştünüz. Onlar neler söyledi?

Öksüz’ün çevresiyle, ailesiyle konuşup, onların da hayret ettiği bazı olaylar olduğunu öğrendim. Adil’in evinin darbeden günler sonra aranmasına onlar da hayret ediyor. Kemal Batmaz’la belge alışverişi olduğu bilinmesine rağmen, bunun üzerinde yeterince durulmadığını söylüyorlar. Dahası, Öksüz’ün Türkiye’den çıkmış olabileceğine de pek ihtimal vermiyorlar. Ama bildikleri başka bir şey, Öksüz’ün korunup kollandığıdır. Bunları da devletin ortaya çıkarmasını istiyorlar.

‘Hayalet İmam’ 7 günde 5’inci baskısını yaptı


- Adil Öksüz’ün adı ilk defa gündeme nasıl geldi?

Adil Öksüz olayını Türkiye’de ilk gündeme getiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Bu konudaki davayı da CHP’nin avukatları yakından izliyor. CHP’nin kaygıları da kitapta yer alıyor.

Saygı ÖZTÜRK’ün ‘HAYALET İMAM’ adlı kitabını www.sozcukitabevi.com’dan ya da 0 212 948 22 78 numaralı telefondan temin edebilirsiniz... Saygı ÖZTÜRK’ün ‘HAYALET İMAM’ adlı kitabını www.sozcukitabevi.com’dan ya da 0 212 948 22 78 numaralı telefondan temin edebilirsiniz...


- Kitabın adı neden “Hayalet İmam”?

Bu kişinin daha önce Hava ve Deniz kuvvetlerinde örgüt imamlığı yaptığı bilinmesine, darbe planlarını Fetullah Gülen’e onaylattığı öğrenilmesine, Ankara’da gizli toplantılar yapmasına, darbe gecesi Akıncı Üssü’nde bulunmasına rağmen iz bırakmayan, darbe sonrası da sözde aranmasına rağmen bir türlü bulunmayan birisi. Tam anlamıyla bir hayalet! Çünkü ne o örgüt evlerinde ne de Akıncı Üssü’nde, hiçbir yerde parmak izi ve görüntüsü çıkmadı. Üzerindeki belgeler polis ve yargıdan gizlendi. Hiçbir şey olmamış gibi adliyeden de ayrıldı. Korunan, kollanan, meydan meydan dolaştığı iddiaları gündeme gelmesine rağmen gizlenen bir isim. Tam anlamıyla “Hayalet İmam”

- Kitabınız daha şimdiden çok satanlar listesinde. Kitapla ilgili eklemek istediğiniz başka notlar var mı?

Darbeyi planlayanların, darbe öncesi yurtdışına çıktıklarında belgeleriyle ortaya koydum. Adil’in görevi darbeyi planlamak ve uygulamaktı. Kitabımın bir bölümünde de darbe günü, gecesi yaşananları saatleriyle değil, saniyeleriyle aktararak, bu konuda savcıların nasıl bir fedakarlık yaptıklarını da ortaya koydum. Bir şey daha öğrendim; darbe girişimini yöneten Öksüz, ByLock yazışmalarında “Molla” kod adını kullanıyor. Kitabım 1 haftalık olmasına rağmen 5’inci baskıyı yaptı. Sadece gerçekleri ve sadece belgeleriyle aktarmayı da o gecenin bilinmeyenlerine bu yönüyle ışık tutmayı da görev bildim.