İddianamede, ’’Örgütün bankayı kurmasındaki ve yönetmesindeki amacının, örgütün elde ettiği suç gelirlerinin aklanmasında, muhafazasında ve koordinesinde kurumsal bir yapı içerisinde yönetmek olduğu anlaşılmaktadır'' ifadeleri kullanıldı. 2011 yılında şüpheli Abdullah Çelik'in bankaya genel müdür olmasından sonra faaliyetler ve görev atamalarının örgütle iltisaklı kişilere öncelik tanındığı belirtilen iddianamede, şöyle denildi: ’’Bankanın ticari/mali bağlantıları, ortaklık yapısı, bankacılıkla örtüşmeyecek faaliyetleri, örgütle bağlantılı kuruluşlara yüksek miktarda kredi kullandırması, kullandırılan kredi karşılığında banka ortağının katılım fonunun rehin alınması, kredilere ilişkin geri ödemelerin banka ortağının hesabından gelen havalelerle karşılanması, ipotek teminat sorunu, adres beyan müracaat sorunu, geri ödemenin kimin yapacağına dair belirsizliklerle kredi kullandırılan kuruluşların hesaplarına banka ortaklarınca/çalışanlarınca para transferlerin yapılması ve kredi kullandırdığı kuruluşların hesabına “Şirinler yöntemi” olarak bilinen aklama yöntemiyle birbirleriyle ilişkili şahıs/şirket tarafından para transferlerinin yapılması ile meydana gelen şüpheli işlemler, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunda belirtilen Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına bildirmemekle, ilgili mali birimlerin, Cumhuriyet Savcılıklarının ve adli soruşturmada görev alan kolluğun dikkatinden kaçırarak, görevlilerin örgütün işlemiş olduğu suçlardan elde ettiği gelirlerin mali izlerini sürerek, örgütün yapmış olduğu suçların tespit edilmesinin ve suçun delilleriyle birlikte ortaya konulmasının önüne geçtiği açıkça anlaşılmıştır.''

TALİMATI FETÖ ELEBAŞI GÜLEN VERDİ


İddianamede, 25 Aralık 2013 tarihli Fetullah Gülen’in bir şahısla yaptığı telefon görüşmesinde bankanın likidite durumuna ilişkin olarak bilgi aldığı ve cemaat içerisindeki kişiler ile bu kişilerin çevrelerinin Banka’ya yönlendirilmesi noktasında onay verdiğinin anlaşıldığı belirtildi. İddianamede ayrıca Aralık 2013 - 30 Haziran 2014 tarihleri arasındaki dönemde bankada 334 bin 123 adet hesabın açıldığı, hesap açılışlarının 6 Ocak 2014 tarihinden itibaren artış gösterdiği ifade edildi. İddianamede en fazla hesap açılışının 30 Ocak 2014 tarihinde 6 bin 069 adet olarak gerçekleştiği tespit edildi. İddianame İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Mahkeme heyeti davanın ilk duruşmanın 24 ve 25 Nisan'da İstanbul Adalet Sarayında yapılmasına karar verdi.