George H. W. Bush hayatını kaybetti, Baba Bush olarak da bilinen George H. W. Bush 94 yaşındaydı ve 20 Ocak 1989 - 20 Ocak 1993 yılları arasında ABD başkanlığı görevini üstlenmşti. Hayatı şu şekilde...

GEORGE H. W. BUSH KİMDİR? BABA BUSH'UN HAYAT HİKAYESİ...

George Herbert Walker Bush, (d. 12 Haziran 1924, Milton, Massachusetts) 1989-93 arasında Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) 41. başkanı, 1981-89 arasında da ABD'nin 43. başkan yardımcısı. Hayatta olan ABD başkanları ve başkan yardımcıları arasında en yaşlı olan, ayrıca II. Dünya Savaşı gazisi son ABD başkanıdır. ABD'nin 43. başkanı George W. Bush'un babasıdır.

ÖZEL HAYATI

1924 yılında Milton, Massachusetts'de dünyaya geldi. Connecticut eyaleti senatörlerinden banker Prescott Sheldon Bush (1895-1972) ile Dorothy (Walker) Bush (1901-1992) çiftinin oğludur. Doğumundan kısa süre sonra Bush ailesi Greenwich, Connecticut'a taşındı. Bush Greenwich'te büyüdü; orada ve Andover'da (Massachusetts) özel okullarda okudu. Andover'daki Phillips Akademisi'ni bitirdikten sonra Deniz Kuvvetleri Yedek Birlikleri'nde yedeksubay oldu. II. Dünya Savaşı sırasında (1942-44) Büyük Okyanus'taki uçak gemilerinde torpido bombardıman pilotu olarak görev yaptı. Üstün Uçuş Nişanı'nı kazandı.

1945'te Barbara Pierce ile evlendi; çiftin altı çocuğu oldu; George Walker Bush (1946 doğumlu), Pauline Robinson "Robin" Bush (1949–1953, kan kanserinden öldü), John Ellis "Jeb" Bush (1953 doğumlu), Neil Mallon Bush (1955 doğumlu), Marvin Pierce Bush (1956 doğumlu) ve Dorothy Bush Koch (1959 doğumlu).

Greenwich'e döndükten sonra aile geleneğini izleyerek Yale Üniversitesi'ne girdi ve 1948'de buradan mezun oldu. Babasının şirketinde görev almak istemedi. Ancak babasının iş bağlantıları sayesinde, taşındığı Texas'ta petrol arama donanımı pazarlamaya başladı. Zapata Petroleum Corporation (1953) ile Zapata Off-Shore Company (1954) gibi petrol şirketlerinin kurucu ortağı oldu.

1959'dan itibaren Houston'da Cumhuriyetçi Parti'de etkin görev aldı. 1964'te Senato seçimlerinde, kendisini aşırı sağcı olmakla suçlayan Demokrat Parti'li rakibi Ralph Yarborough'ya karşı başarısız olduktan sonra, 1966'da Cumhuriyetçi Parti'den Temsilciler Meclisi'ne seçildi. 1970'te bu sandalyeyi bırakarak Senato seçimlerine katıldıysa da gene başarısız oldu. Başkan Richard Nixon, Bush'u ABD'nin Birleşmiş Milletler nezdindeki büyükelçiliğine atadı (1971-72). Bush 1973'te Watergate Skandalı alevlendiği sırada Cumhuriyetçi Parti Ulusal Komitesi'nin başkanı oldu. Uzun süre Başkan Nixon'ı desteklediyse de Ağustos 1974'te başkanı istifaya çağırmak zorunda kaldı. Aynı yılın sonuna doğru Başkan Gerald R. Ford tarafından Pekin'de ABD İrtibat Bürosu'nun başına getirildi. Merkezi Haberalma Örgütü (CIA) başkanlığına (1976-77) atanmasına değin bu görevde kaldı.

Bush 1980'de başkan adaylığı için bir kampanya başlattıysa da mayısta Ronald W. Reagan'ı desteklemek üzere kampanyasından vazgeçti ve Reagan'ın başkan yardımcısı adayı oldu. 1980'de Ronald Reagan'ın mevcut başkan Jimmy Carter'a karşı kazandığı seçim zaferiyle Bush da başkan yardımcısı oldu.

Başkan yardımcısı olarak anayasanın çizdiği görev sınırlarını kabullenerek genellikle düşük bir profil sergiledi; hiçbir şekilde Reagan'ı eleştirmedi ve inisiyatif almayı reddetti. Başkan yardımcısı ve Senato başkanı olarak Reagan'ın güvenini kazandı. 1984'te ikinci bir dönem için yeniden seçildi; bu seçimdeki rakibi Geraldine Ferraro ABD tarihinde büyük bir partiden başkan yardımcılığına aday gösterilen ilk kadındı. 13 Temmuz 1985'te Reagan'ın kalınbağırsağındaki urun alınması amacıyla ameliyat edilmesi nedeniyle ABD tarihinde başkanlık yetkilerini devralan ilk başkan yardımcısı oldu.

Reagan yönetimi, 1986 yılında, yönetim görevlilerinin yasaları doğrudan çiğneyerek gizli bir operasyonla İran'a silah satarak elde ettikleri gelirle Nikaragua'daki Sandinista yönetimine karşı savaşan antikomünist Contra'lara yardım yaptıklarının ortaya çıkmasıyla sarsıldı. Bush kovuşturmadan kurtulmayı başardı. Olayların dışında kaldığını ve fiili bir rolü olmadığını iddia etse de, yayınlamak zorunda bırakılacağı günlüğüne skandal ortaya çıkmadan önceki bir tarihte "bütün ayrıntıları bilen birkaç kişiden biriyim" diye yazmıştı. 1988 başkanlık seçimlerinde neredeyse rakipsiz biçimde partisinin adayı oldu ve Demokrat Parti'nin adayı Yunan asıllı Massachusetts valisi Michael Dukakis karşısında halkın yüzde 54'ünün oyunu alarak seçimi kazandı.

BAŞKANLIK HAYATI

Bush, Reagan'ın izlediği politikalarda önemli bir değişikliğe yönelmedi. Ama Reagan'ın Demokratların çoğunlukta bulunduğu Kongre'ye karşı cephe alan tutumundan uzak durdu. Aralık 1989'da, ABD'de uyuşturucu kaçakçılığıyla suçlanan Panama lideri General Manuel Antonio Noriega'yı devirmek amacıyla ABD kuvvetlerinin bu ülkeyi işgal etmesi emrini verdi (ABD'nin Panama'yı işgali). Öte yandan Nikaragua'nın demokratik seçimlere yönelmesi üzerine ABD'nin bu ülkedeki ayaklanmacılara yönelik yardımını kesti.

Doğu Avrupa'daki köklü siyasal dönüşümleri destekleyen Bush Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov'la birkaç kez buluşarak karşılıklı silahsızlanmada çok önemli adımlar atılmasını sağlayan antlaşmalara imza koydu.

Ağustos 1990'da Irak'ın Kuveyt'i işgal etmesi üzerine Birleşmiş Milletler'in (BM) desteğiyle ABD önderliğinde geniş bir uluslararası ittifakın oluşmasını sağladı. Irak'ın BM ambargosuna karşın çekilmemesi üzerine Basra Körfezi'nde konuşlandırılmış ABD askerlerinin sayısını birkaç ay içinde yaklaşık 500 bine çıkardı. 16-17 Ocak 1991 gecesi ABD önderliğindeki hava saldırısıyla başlayan Körfez Savaşı şubat sonlarında Müttefiklerin zaferiyle sonuçlandı. Savaştan sonra 12 yıl süreyle Irak'a ambargo uygulanmış ve Irak'ın kuzey bölgesindeki hava sahanlığında Irak'a ait uçakların uçması yasaklanmıştır.

Sovyetler Birliği'ndeki reform sürecini destekleyecek bir yardım programını geciktirmekle eleştirilen Bush, Ağustos 1991'de Gorbaçov'a karşı girişilen darbe karşısında kesin tutum takındı. 1991 sonlarında SSCB'nin dağılmasıyla birlikte, yaklaşık yarım yüzyıldır dünya ölçeğinde ABD'nin karşıt kutbunu oluşturan rakip ve hasım güç ortadan kalkmış oldu.

İç politikada Bush daha az girişken davrandı. Federal hükümetin süregiden bütçe açıklarının hem vergileri artırarak, hem de harcamaları kısarak kapatılmasına yönelik bir plan konusunda Kongre'yle anlaşmaya vardı. Ama başta işsizlik olmak üzere ekonomik durgunluğun öteki göstergelerinin belirginleşmesi kamuoyunda Bush'a yönelik desteğin sarsılmasına yol açtı. 1992'deki başkanlık seçimlerinde Demokratların adayı Bill Clinton karşısında yenilgiye uğradı. Seçimlerle birlikte siyasi yaşamına nokta koydu.