Hüseyin Sağ tarafından mecliste okunan soru önergesinde “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç .Dr. Abdullah Akın 20 Şubat 2018 günü bir radyo programında öncelikle af diliyorum 1924 yılında Çanakkale ve Bursa’da bazı camilerin genelev olarak kullanıldığını söyledi. Bu sapıkça yalanın kaynağı olarak da ‘Sebilürreşad’ dergisi gösterildi. Sebilürreşad haftalık bir dergiydi. 1908’de Mehmet Akif Ersoy'un kuruculuğunda Sırat-ı Müstakim adıyla çıkarıldı. 1912’de adını değiştirdi Sebilürreşad oldu. 1966 yılında kapandı. 2016’da da yeniden açıldı TBMM Kültür Evi'nde etkinlik düzenlendi. TBMM’de milletvekili odalarına dağıtıldı. Bizi ilgilendiren bölümü şu; Bağcılar Belediyesi Sebilürreşad dergisinin Mehmet Akif Ersoy dönemindeki eski sayılarını günümüz Türkçesiyle kitaplaştırdı” denildi. Bağcılar Belediyesi’nin dergiyi 25 cilt olarak basacağını şu ana kadar 11 cildini basarak cildini 50 TL’den satışa sunduğunu belirten Sağ, “Aslında bu sapıkça yalanı ilk söyleyen Kadir Mısıroğlu. Videoları internette var. Belge olarak da ‘Sebilürreşad koleksiyonlarına baksınlar fotoğrafı var’ diyor. Gerçekten böyle bir fotoğraf böyle bir bilgi varsa bu bir skandal olur. Tarafınızdan kitabın basılan ciltlerinde böyle bir bilgi fotoğraf var mıdır diye araştırılarak tarafımıza bilgi verilmesini istiyoruz” diye konuştu.
TARTIŞMA ÇIKTI, OYA SUNULMADI
Soru önergesinin usulen yanıtlanmak üzere oy birliği ile İBB Meclis Başkanlığı’na havale edilmesi gerekirken oturumu yöneten İBB Meclisi 1. Başkanvekili Ahmet Selamet “Bu konunun İBB ile ilgisi olmadığı için oya sunmuyorum. Yasanın tanıdığı hakkı suistimal ediyorsunuz” dedi. Sağ ve Selamat arasında sözlü tartışma yaşandı. İBB CHP Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever de söz alarak “Varsayalım İBB ile alakası yok. Bu sapkın düşüncenin sahibini savunacak kimse olduğunu düşünmüyorum. Bu kişiye haddinin bildirilmesi gerek. Cumhurbaşkanı bu tür söylemlerde bulananları eleştirmedi mi, söyleyenleri cezalandırın demedi mi? Şimdi bu soru önergesinin başkanlık makamına havale edilmesinde ne sakınca var?” diye sordu. Ahmet Selamet de “Söylediklerinize katılıyorum. Ancak önergeler denetleme mekanizmasıdır. Burada denetlenmesi gereken de İBB’dir. Bağcılar Belediyesi’nin denetlenmesine ilişkin önergeyi başkanlığa havale edersem işimi kötü yapmış olurum. Bu konuyu anlatmak gündeme getirmek istiyorsanız gündem dışı konuşma yapın. Önerge olmayan şeyi önerge olarak sunarsanız havale etmem” yanıtını verdi. Hüseyin Sağ da bu tavrı “antidemokratik” bulduğunu söyleyerek “Bağcılar Belediyesi’nin bütçesi burada onaylanmıyor mu, niye ilçe belediyesini burada denetleyemeyelim?” diye tepki gösterdi. Tartışma yaratan önerge, İBB ile ilgili olmadığı gerekçesi ile oya sunulmadan reddedildi.
[old_news_related_template title="Atatürk döneminde genelev yapılan camiler var öyle mi?" desc="" image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads//2018/02/iecrop/yilmaz-ozdil-22_16_9_1519678160.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/yilmaz-ozdil/ataturk-doneminde-genelev-yapilan-camiler-var-oyle-mi-2250804/"]
