Küçükçekmece’de 24 Mayıs 2018’de kendisinden ayrılan ve tekrar barışma istediğini kabul etmediği için 34 yaşındaki Seher Çetintaş ‘ı ruhsatsız tabancasıyla ateş ederek öldürdüğü iddiasıyla Ahmet Kalender’in hakkında ‘’Kasten öldürme’’ suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

 

Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Ahmet Kalender ve taraf avukatları ve ölen Seher Çetintaş’ın 16 yaşındaki kızı katıldı.  Duruşmada talimatlı ifadesi alınan Çetintaş’ın kardeşi müşteki Safinar Çetintaş, "Ahmet’i tanıyorum ve kız kardeşimle bir dönem arkadaşlığının olduğunu biliyordum.  Kız kardeşim bir gün bende kaldığında sanık Ahmet Kalender’den ayrılmaya karar vererek ayrıldığını söyledi. Olay yaşanmadan 2 ay önce parmağını ısırdığını, bu yüzden kardeşimin parmağı sakat kalmıştı. Kardeşim ilk kez şiddet görmemişti. Daha öncesinde elmacık kemikler kırılmıştı. Bu yüzden de estetik operasyon geçirmişti. Kız kardeşim Ahmet’ten ayrılmıştı ve bu durumu kabul edemediği için kız kardeşimi öldürmüştür." dedi.  Çetintaş olaya şahit olmadığını, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediğini ifade etti.

SANIK KALENDER:ÖNCE ALLAH’TAN SONRA AİLESİNDEN ÖZÜR DİLİYORUM

Tutuklu sanık Ahmet Kalender ise savunmasında 'üzgün olduğunu' savundu. Sanık Kalender, ’’Önce Allah’tan sonra ailesinden özür diliyorum. Ben tekstil atölyelerine işçi buluyorum. Seher’i de bu sayede tanıdım. Muhafazakar biriydi, kendime yakın gördüm ve arkadaşlık etmeye başladık. Boşandığı eşi ile olan sorunlarından dolayı benden yardım istedi, bende yardımcı oldum. Aramızda duygusal bir bağ oluştu. Yaklaşık bir sene kadar aynı evde yaşadık. Hatta oğlu ve kızı da bizimle birlikte yaşıyordu. Sonrasında Seher başka bir eve taşınmamızı istediği için farklı bir siteye taşındık. Ancak bu sefer de benden ev almamı istedi. İmkanım olmadığını söylediğimde bana  ‘Ev almayacaksan alacak insan çok’ dedi.’’  diye konuştu.

‘’TEHDİT TELEFONLARI ALIYORDUM’’

Savunmasının devamında sanık Kalender, farklı numaralardan ve Seher Çetintaş’ın eski eşinden tehdit telefonları almaya başlayınca ayrı evlerde yaşamaya başladıklarını söyleyerek;  "Seher, benim evimin üst katında ev kiraladı. Sık sık kapıma gelip görüşmek istiyordu, ancak ben görüşmek istemiyordum. Ev almadığım için tehdit mesajları göndermeye başladı.  Farklı kişilerden ve numaralardan aldığım tehditler yüzünden iş yerime bile gidemiyordum.  Yaptığım araştırmalar sonunda beni tehdit edenin Seher olduğunu öğrendim.’’ dedi.

SANIK: SİLAHI KURUSIKI ZANNEDİYORDUM ÖLDÜRÜCÜ OLDUĞUNU BİLMİYORDUM

Sanık Ahmet Kalender,olay günü aynı apartmanda oturmalarına rağmen ölen genç kadının kendisini arayarak bilmediği bir kafeye  çağırdığını ifade ederek olay anını şöyle aktardı,’’ Tehdit telefonları almaya başladıktan sonra kuru sıkı olduğunu zannettiğim silahı almıştım. Kafeye gittiğimde yanımda silahım vardı. Kafede Seher tek başına oturuyordu. Çok tedirgindi ve onur zedeleyici sözler söylemeye başladı. Sonra bana ,’Sana güçlü birisini çıkartacağım, birazdan göreceksin’ dedi. Kapı önüne çıktık. Çıktığımızda yüzüme tükürdü ve  ‘Senin gibi adamın yüzüne tükürülür’  dedi. O sırada bir ses geldi.  Küfür ederek  bağırılıyordu. Kafamı çevirip sessin geldiği yöne baktığımda silahlı birisinin üzerime geldiğini gördüm.  Silahıma sarıldım,gözlerimi kapatıp  3-4 el ateş ettim.  Seher’e doğru yönelttim gözlerim kapalıydı, silahın kuru sıkı zannediyordum. Öldürücü olduğunu bilmiyordum’’ dedi.

‘’KEŞKE ZAMANI GERİ ALABİLSEM’’

Panikle davrandığını söyleyen Kalender, amacının sadece kendisini savunmak olduğunu ifade ederek, "Gözlerimi açtığımda Seher yerde yatıyordu. Bana küfür eden adamsa kaçmıştı. Keşke zamanı geri alabilsem… O şahıs beni vursaydı. Seher yaşasaydı." dedi.

"ÖLDÜRMEYE ÖNCEDEN KARAR VERMİŞTİR’’

Duruşmada Seher Çetintaş’ın ailesinin avukatı Çağla Gül Bulut ise olayın öncesinde sanığın olayı tasarlandığını savunarak ,’’ Sanık soğukkanlı bir şekilde silah temin ederek 1 hafta öncesinde müvekkilimi öldürmeye karar vermiş ve kafeye çağırmıştır. ‘’ diyerek sanığın cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti duruşmada ölen Seher Çetintaş’ın 16 yaşındaki kızının yanında avukatı olmadığı için dinleyemedi. Sanığın tutukluluk halinin de devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.