CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı sebebiyle mesaj yayınladı.

Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun mesajı şöyle:

“Yeryüzünde ne varsa alın teriyle inşa eden emekçilerimizin ve tüm halkımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma bayramını kutluyorum.

1977 yılında 1 Mayıs’ı kutlamak için Taksim’e çıkan emek ve özgürlük mücadelesinin öncülerini şükranla anıyorum. Bu karanlık katliamı tüm boyutlarıyla açığa çıkartmak, adalet mücadelesi veren bizlerin yaşamını kaybedenlerin ailelerine ve gelecek kuşaklara karşı temel sorumluluğudur.

Emek en kutsal değerdir; emeğin haklarını korumak ve geliştirmek, insanlığa hizmet etmek demektir. Bencilce ve kar hırsıyla emeğin haklarını budamaya çalışmak, insanlığı açlığa, yoksulluğa mahkûm etmek, kanlı paralarla sefahat sürebileceğini sanmak ise tarihsel bir yanılgı olduğu kadar, Türkiye’ye yapılabilecek en büyük kötülüktür. Türkiye’yi 16 yıl boyunca yöneten zihniyet bu kötülüğün faili konumundadır.

[old_news_related_template title="Kılıçdaroğlu'na 'Kemal dede' diye seslenince..." desc="CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,  Muğla'nın Marmaris ilçesinde düzenlenecek olan 'Anadolu Medya Buluşması Çalıştayı'na katılmak üzere ilçeye geldi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/04/iecrop/resimid_4918642_16_9_1524996732.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/kilicdarogluna-kemal-dede-diye-seslenince-2377840/"]
16 yıl boyunca planlı bir şekilde geriletilmeye çalışılan emek mücadelesi, 15 Temmuz FETÖ Darbe Girişimi’nin ardından ilan edilen OHAL ile kalıcı olarak bastırılmak istenmektedir. Darbe girişiminin, TBMM’nin değerli üyelerinin parlamenter demokrasiden aldığı güçle ve halkımızın direnme hakkını kullanması yoluyla başarısız kılınmasının ardından 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL sayesinde, temel haklar ve özgürlükler bilinçli olarak yok edilmiştir. 20 Temmuz OHAL Darbesinin, başta kamu emekçilerimiz olmak üzere emekçi kesimler üzerinde yarattığı iş güvencesi tehdidi ve grev haklarını kısıtlanması bir özgürlük, adalet ve demokrasi sorunu olarak önümüzde durmaktadır.

Örgütlenme sorunlarının yanı sıra on binlerce emekçimizin iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi, günümüzün kölelik düzeni haline gelen taşeronlaşmanın bilinçli olarak desteklenmesi, kamudaki taşeron işçilerin kadroya alınmalarında yaşanan adaletsizlik, kökleşen yoksulluk, gelir dağılımındaki eşitsizlik mevcut iktidarın vahşi politikalarının diğer acı sonuçlarıdır.

[old_news_related_template title="Kılıçdaroğlu gazetecilerin derdini anlattı, gazeteciler yazmadı" desc="CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Marmaris'te gazetecilerle bir araya geldi ve Türkiye'de basının sorunlarını anlattı. Ajanslar Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının öyle bir yerini kesti ki adeta tüm konuşmanın özeti gibiydi..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/04/iecrop/kilicdaroglu-880-dha_16_9_1525002214.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/kilicdaroglu-gazetecilerin-derdini-anlatti-gazeteciler-yazmadi-2377946/"]
Olumsuz bu tabloya karşın 24 Haziran 2018’de yapacağımız seçimler, demokrasiden, özgürlükten ve emeğin yüce değerinden yana olan tüm kesimlerin dayanışmasına sahne olacaktır. Adalete duyduğumuz susuzluk ve huzura duyduğumuz özlemin yaratacağı birliktelik güzel bir geleceğe kapı aralayacak; demokrasinin önündeki duvarı hep birlikte yıkmamızı sağlayacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle “ne ezen ne ezilen insanca hakça bir düzen” için bütün emekçileri ayağa kalkmaya çağırıyor, 1 Mayıs’ın huzur dolu bir Türkiye’ye vesile olmasını diliyorum. Emeğin, dayanışmanın, özgürlüğün, demokrasinin ve barışın bayrağını hep birlikte dalgalandıracağımız güzel günlerin yakın olduğuna duyduğum inançla diyorum ki “Yaşasın 1 Mayıs”.”