Nuhilik Adnan Oktar sonrası merak ediliyor. Peki Nuhilik nedir? Yahudi hukuk sistemi Halakhah'a göre Yahudiler dışında kalanlar dini inançları açısından iki kısma ayrılıyor. Bunlan nuhiler ve putperestler. Yurttaşlar bu haberler sonrası Nuhilik'i araştırmaya başladı. Peki Nuhilik nedir? Adnan Oktar Nuhi mi? İşte ayrıntılar...

NUHİLİK NEDİR?

Yahudi hukuk sistemi Halakhah'a göre Yahudiler dışında kalanlar dini inançları açısından iki kısma ayrılır. Bunlar Nuhiler ve Putperestlerdir. Nuhiler tevhit esasını esas alan yedi temel kanuna uygun yaşayan kimselerdir. Bunların dışında kalanlar ise putperesttir. Halakhah'ta söz konusu edilen yedi esas kaynağını Tevrat'tan almakla beraber bu yedi kanunun tamamı Tevrat'ta bulunmaz. Tevrat'ın Tekvin kitabının 9.babında sadece canlı hayvandan et koparıp yememek ve öldürmemek kanunları yer alır. Bu yedi kanunu ise hukukçu Yahudi din adamları Rabbiler belirleyip sistematize etmişlerdir.Tekvin'in tefsiri Bereşit Rabah'ta bu yedi kanun şu şekilde sıralanmaktadır:

1- Putperestlikten kaçınmak

2- Küfürden kaçınmak

3- Zinadan(özellikle akraba,komşu) kaçınmak

4- Tüm ilişkilerde adaletli ve dürüst olmak

5- Kan dökmemek

6- Hırsızlık yapmamak

7- Canlı hayvandan et koparıp yememek

Bu esaslara riayet edenler Nuhi kategorisine girmekte olup Hasid yani dindar olarak değerlendirilir. Yahudilere göre bu esaslara göre yaşayan kimseler iki dünyada kurtuluşa ulaşabilirler. Dolayısıyla Yahudilere göre Hıristiyan ve Müslümanlardan her kim bu esaslara göre yaşarsa onlar için de kurtuluş mümkündür.

Yahudilikte Tanrı ile insan arasındaki bağlılık ve iletişim ‘ahit’ kavramı ile ifade edilir. Tanrı ilk insandan itibaren insanlıkla iletişim halinde olmuş, birtakım emirler vermiştir. Nuh ile ahitleşirken Tanrı tüm insanlığa hitap etmiştir. Bu ahitleşme sırasında verilen hükümler Nuh Kanunları olarak adlandırılır. Sonradan Sina Dağında İsrailoğulları ile özel ahit yapılmış, dünyadaki geri kalan insanlar için Nuh ahdi baki kalmıştır.

Yahudilikte Nuh Kanunları’na fikrî ve pratik boyutta birkaç görev yüklenmiştir. İçeriği bakımından bu konu, ilahi hitabın içeriğinin gelişim seyri ve ilahi iradenin asgari olarak neye taalluk ettiğini sunar. Mahiyeti bakımından Nuh Kanunları tabii hukuk ve evrenselcilik teorileri ile karşılaştırılmıştır. Pratik boyutta Nuh Kanunları, Yahudiliğin ötekiye bakışı bağlamında önemlidir. Nuh Kanunları’nı kabul etmekle Yahudi olmayanların da kurtuluşa ereceği kabul edilir. Bunun için ileri sürülen şartların, kişinin Yahudi egemenliğini benimsemesi şeklinde olduğuna dikkat edilmelidir. Nuh Kanunları XX. asrın sonlarında ‘Nuhilik’ adlı sosyal bir harekete dönüşmüştür. Bu hareketin dünyanın çeşitli yerlerinde müntesipleri vardır.

ADNAN OKTAR KİMDİR?

Adnan Oktar, 2 Şubat 1956’da Ankara’da doğmuştur. Türk cemaat lideri, araştırmacı ve yazardır. Kamuoyunda kendisinin, zaman zaman Adnan Hoca olarak da anıldığı olmuştur. Cemaatiyle birlikte hazırladığı kitaplarda kullandığı mahlas Harun Yahya’dır. Taraftarları arasında Ahmet ismini de kullanmıştır.Cemaati ile birlikte ateizm, Darwinizm ve Siyonizm karşıtı görüşlerini savunduğu kitaplar ve belgeseller hazırlamıştır. Kurucusu olduğu Bilim Araştırma Vakfı (BAV), kendi sitesinde amacının “Dünya çapında barış, huzur ve sevgi ortamı oluşturmak” olduğunu ifade etmiştir. Millî Gazete ve Akit gazetesinde bir dönem yazıları yayımlanmıştır.BAV’ın, evrim karşıtı olduğu ve yaratılışçılığı savunduğu ve bu duruşu yaygınlaştırmak için konferanslar düzenlediği bilinmektedir. Çeşitli basın organlarında kendisini bazı suçlarla itham eden iddialarla da gündeme gelmiştir.

Adnan Oktar, 2 Şubat 1956 tarihinde Ankara’da doğdu. Asıl adının Adnan Arslanoğulları olduğu öne sürülmektedir.Basında yayınlanan, askerliğe elverişli olduğuna dair Genelkurmay Başkanlığı Gülhane Askeri Tıp Akademisi tarafından verildiği iddia edilen resmî belgelerde ise adı Adnan Oktar olarak görünmektedir.

Babasını küçük yaşta kaybeden Adnan Oktar’ın annesinin adı Mediha, babasının adı Yusuf’tur. Oktar ilk ve orta öğrenimini Ankara’da, ortaokulu Cebeci’de, liseyi Kurtuluş’ta okudu. Liseden sonra özel bir dershaneye giderek 1979 yılında İstanbul’daki Devlet Güzel Sanatlar Akademisi İç Mimari bölümüne girdi. Bir süre sonra okuldan ayrılan Adnan Oktar, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe ve Tarih Bölümü’ne girdi. Daha sonra bu okulu da yarım bıraktı.

Harun Yahya mahlasıyla yayımladığı yüzlerce kitabı olduğu öne sürülür. Bununla birlikte, Harun Yahya imzasıyla yayımlanan kitaplarını cemaati ile birlikte hazırlamaktadır. Oktar, Harun ve Yahya peygamberlerin adlarından türettiği Harun Yahya takma adıyla çok sayıda biyolojik evrim karşıtı kitap hazırlamıştır. Oktar’a göre evrim, doğrudan materyalizm, Nazizm, komünizm ve Budizm’le bağlantılı şeytanî bir öğretidir.Oktar’ın kitaplarındaki iddiaların birçoğu köktendinci Hıristiyan Yaratılışçılığı ile benzerlik göstermektedir.

Adnan Oktar grubuna bağlı İnternet siteleri, TV ve değişik yayın araçlarıyla başlıca Mehdilik, Mehdi devri, evrim, yaratılış, ahir zaman, Mesih, İsa’nın dönüşü gibi konularda yayın yapmaktadır. Bu yayınlarda özellikle Mehdi ve evrimle ilgili konularda, ilgili bilim çevrelerinin araştırmalarının “bilimsel tarafsızlık” ve propagandizmden uzak bir anlayışla yansıtıldığını söylemek mümkün değildir. Adnan Oktar kendisinin hoca veya alim değil cahil ve sıradan bir kişi olduğunu, bu konuları öğrenerek toplumla paylaşmak ve toplumun gündemine getirmek istediğini ifade etmektedir.