CHP Milletvekili, gazeteci-yazar Enis Berberoğlu, 407 gündür İstanbul Maltepe Cezaevi’nde tutuklu... Dokunulmazlık kazanmasına rağmen ‘davayı durdurma’ başvurusu reddedildi. Enis Berberoğlu da geçen cumartesi gününden itibaren eşi ve kızı dahil kimseyle görüşmeme, duruşmalara çıkmama kararı aldı. Enis Berberoğlu’nun eşi Oya Berberoğlu ise Yargıtay önünde eylem yaparak kocasına destek olacağını açıkladı.

Berberoğlu’nun kararı, CHP tarafından yakından izleniyor. CHP’nin ‘Davaları İzleme Komisyonu’nun 4 üyesi, “Enis Bey içeride, biz dışarıda mücadele edeceğiz. Oya Hanım eylem yaparsa onun da hep yanında olacağız” dedi. CHP’nin hukukçu milletvekilleri Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Zeynel Emre, Turan Aydoğan ile Utku Çakırözer, yapılan ve yapılacak çalışmaları şöyle anlattı:

TEK BAŞINA OLMAYACAK

- Milletvekilimiz Enis Berberoğlu ile Parti Meclisi üyemiz Eren Erdem hukuksuz biçimde cezaevinde. Yaşatılan bu haksızlıkların, hukuksuzlukların takipçisi olacağız. Yapılanların hesabını yargı önünde soracağız.

- Yargıtay’ın kararı karşısında Enis Berberoğlu içeride, biz dışarıda hak ve özgürlük mücadelemizi sürdüreceğiz. Adalet yürüyüşü, Adalet kurultayı yaptık. Yalnız bırakmadık. O, ormandaki ağaç gibi tek başına olmayacak. Bundan sonra yapılacaklarla ilgili düşünüyoruz. Bazı seçenekler üzerinde duruyoruz.

TUTUKLU OLAN YARGIDIR

- Demokrasi için en ağır bedelleri hep birlikte ödeyeceğiz. Türkiye’de ‘anayasasızlaşma’ süreci yaşanıyor. Anayasanın, Meclis’in şeklen olması isteniyor. Anayasa ile güvence altına alınan bütün özgürlükler tek adamın keyfine bırakılıyor.

- Enis Berberoğlu’nun dokunulmazlığına rağmen serbest bırakılmaması üzerine Yargıtay 17. Ceza Dairesi’ne itiraz ediyoruz. Haklı itirazları dileriz dikkate alınır. Mahkeme, kararıyla anayasa ve hukuk katliamına ‘Dur’ der.

 

24szt04a_ant_ist_izm_trb

ONU DA BİZİ DE ÜZÜYOR

- Milletvekili seçilmekle yeniden dokunulmazlık kazanma hükmünün yok sayılması açıkça anayasa ihlalidir. Tutuklu olan Enis Bey değil, tutuklu olan maalesef Türk yargısıdır.

- Enis Berberoğlu’nun, hakkındaki hukuksuzluğa karşı tavır koyacağını bekliyorduk. Onurlu bir tavır koydu. Savunma hakkını kullanmaması, ziyaretçileriyle görüşmemesi, aslında tarafsız olmayan yargı karşısında bir tavırdır. Görüşememek onu da, bizi de üzer.

CHP’nin hukukçu vekilleri, terörle mücadele yasasını böyle yorumladı: Sosyal çöküşün arifesindeyiz


İktidarın terörle mücadele yasasında yaptığı değişiklikler tepki çekti. CHP’nin hukukçu milletvekilleri Muharrem Erkek, Zeynel Emre, Turan Aydoğan ve Utku Çakırözer, çok tartışılan yeni yasayla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

ANAYASA TAHRİP EDİLİYOR: Yapılmak istenen yasal değişiklikle hukuk ilkesi kanundan hepten çıkıyor. AKP eliyle yapılan uygulamayla anayasanın maddeleri seri şekilde tahrip ediliyor. Buna anayasanın ‘değiştirilemez’ maddeleri de dahil. 16 Nisan referandumunda yürürlüğe giren anayasa maddelerine dahi uyulmuyor.

OTORİTER BİR ANLAYIŞ: Türkiye, uygulanan politikalar ve otoriter yönetim anlayışıyla sosyal, siyasal bir çöküşün arifesinde. Oluşacak muhtemel toplumsal tepkilerin önüne geçebilmek için yapılan düzenlemeler var. Valilere verilen yetkiler, şirketlere el koyma hakkı bunun göstergesidir.

ASKERE BAKIŞ AÇISI: FETÖ’nün hain darbe girişimini önleyen ordudaki namuslu askerlere bakış açısı ‘Ben size güvenmiyorum’ oluyor. Asker. kendi kışlasına x-ray cihazından, hassas aramalardan, elle aramalardan sonra girebilecek. Cumhuriyet tarihinde ilk defa verilecek yetkiyle polis, askeri mahallerde savcı olmadan da arama yapabilecek.

VEBALI MUAMELESİ: Devletin herhangi bir iş ya da işleyişinde haksızlıklar yapıldıysa, mahkeme kararıyla tazminat alırsınız. Yargı kararları herkes için bağlayıcıdır. Ama İçişleri. Dışişleri ve Milli Savunma bakanlıkları bünyesinde, hakkında ‘ihraç’ kararı verilenler, mahkemece ‘göreve dönme’ hakkı kazansa bile işlerine iade edilemeyecekler. Herhangi bir şehirde, araştırma merkezi adıyla açılacak olan merkezlerde bu kişiler toplanacak. Bunlara tam anlamıyla vebalı muamelesi yapılacak. Yasaların bu şekilde olduğu ülkeye ciddi yatırımcı gelmez.

24szt04a_ant_ist_izm_trb-22

12 GÜNE KADAR GÖZALTI: Türkiye’de gözaltı süresi tekil suçlarda 24 saat, toplu suçlarda ise 4 gündür. Şimdi tekil suçlarda 48 saat, toplu suçlarda 4 güne kadar iki kez uzatılabilecek. Buna göre gözaltı süresi 6 ve 12 güne kadar çıkabilecek. Cezaların şahsiliği ilkesi yüzyıllarca önce hukuk sistemine girmişti. Birisine işlem yaptığınızda, ailenin diğer bireylerinin de yurtdışına çıkmalarına yasak getiriliyor.

ZOR GÜNLER KAPIDA: Biz, TBMM’de mücadelemizi sürdürüyoruz. Ancak dışarıda da buna karşı mücadele edilmeli. Sivil toplum kuruluşları da üzerine düşeni yapmalı. Ama ne yazık ki sivil toplum kuruluşlarını da etkisiz hale getirecek olan, istedikleri zaman yöneticilerinin görevden alınacağı bir düzenleme yapıldı. Hepimizi zor günler bekliyor.