Hakimler Savcılar Kurulu (HSK) Başkanvekili Mehmet Yılmaz, yargının durumunu anlattı, eleştirilere cevap verdi. Yılmaz, yaşam biçimlerindeki farklılıklardan, önceliklerimizin tespitinden ve toplumsal yaşamın dayattığı diğer sorunlardan kaynaklanan hususlara saygı, hoşgörü ve anlayışla yaklaşılması gerektiği belirtti. Yılmaz şunları söyledi:

HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz, “Her hukukçunun yüreği, tarafsız yargı, adil yargılama ve adalet ülküsüyle yanmalıdır” dedi. HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz, “Her hukukçunun yüreği, tarafsız yargı, adil yargılama ve adalet ülküsüyle yanmalıdır” dedi.


‘OYUNU BOZDULAR’

“Türk yargısının bir terör örgütünün elinde o örgütün amaçlarının aracı haline getirildiğini gören ülkenin gerçek hukukçuları, yargıyı tekrar milletin yargısı yapma, saygın ve güvenilir kılma adına 2014 yılında Yargıda Birlik Platformu adıyla bir araya geldiler. Büyük bir iş başardılar.”

Yargı mensuplarının büyük bir oyunu bozduklarını kaydeden Mehmet Yılmaz, dernek seçimi için gönderdiği mesajda da yargı mensuplarına şöyle seslendi: “Bu millet üzerinde hep oynana gelen ucuz bir oyunu bozguna uğrattılar. Her hukukçunun yüreğinin, hukukun üstünlüğü, bağımsız ve tarafsız yargı, hakim güvencesi, adil yargılanma ve adalet ülküsü ile yandığını, hangi yaşam biçimine, inanca veya dünya görüşüne sahip olursa olsun hukukçunun gerçeğinin bu olduğunun farkına varılmasını sağladı. Şimdi bu birliğe daha fazla sahip çıkma zamanı”

‘KANUNU BİLMİYORLAR’

Yargı mensuplarının gerçeğin peşinde, insanlar arasında ayrım yapmamasının esas olduğunu söyleyen Mehmet Yılmaz, son hakim-savcı atamaları ile ilgili iddiaların konunun yeterince bilinmemesinden kaynaklandığını öne sürdü. Mehmet Yılmaz hakim ve savcı alımlarında yazılı sınavın ÖSYM tarafından yapıldığını, mülakatın Adalet Komisyonu’nca gerçekleştirildiğini iki yıllık staj sonrası hakim-savcıların mesleğe kabulü ile ilgili sınav ve mülakatlar yapıldığını anlattı. Avukatlıktan hakimliğe geçenlerin avukatlık sürelerinin hakimlik kıdemi olarak kanunda sayıldığını belirten Yılmaz, bunların bir kısmının büyük kentlere atanmasında eş durumu ve kıdemin dikkate alındığını ifade etti.

SON ATAMALARDAKİ TOPRİL İDDİALARINA CEVAP VERDİ: Kanun ne emrediyorsa o yapıldı


Eş durumu ve diğer mazeretleri olanların neden önce kuraya dahil edildiği, aynı gün kararname ile görev yerlerinin değiştirildiğine ilişkin toplumda hassasiyet olduğunu anlatan HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz şunları söyledi:

‘SÜRE ŞARTI KALMADI’

“Kanun böyle çıkarılmış, bizde kanun gereği önce kura çekiyoruz ardından mazeretlerini dikkate alıp yeni görev yerlerini belirliyoruz. Son kararnamede 88 kişinin eş durumu vardı. Buna mazeretler de dahil edildi. 27 hakim savcı Ankara’ya, 64’ü yine mazerete dayalı olarak değişik illere atandı. Danıştay Başkanı’nın kızı da mazeret nedeniyle Yargıtay tetkik hakimliğine getirildi. Yargıtay tetkik hakimliğine terfi diye bir şey yok. Kürsü hakimi olan çok önemli bir gerekçesi yoksa kolay kolay Yargıtay tetkik hakimliğini istemez. Yargıtay’a hukuk mezunları arasından raportör alınması kanunla mümkün olmuş. Daha sonra raportörlerin hakimlik mesleğinden olması ve atanması Yargıtay Kanunu ile gerçekleşmiş. İlk metinde atanmak için 2 yıllık kıdem yeterli görülmüş daha sonra  bu kıdem 5 yıla çıkarılmış. 5 yıllık kıdeme sahip hakimler arasından yeterli sayıda talep gelmeyince bu yasanın yürürlüğünü 10 yıl ertelemişler yani tetkik hakimliğine atanma süre şartı kalmamış.”