17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremin 19.yıl dönümü nedeniyle ölenlere başsağlığı yakınlarını da sabır dileyen Çiğdem Karaaslan, “17 Ağustos 1999 tarihinde merkez üssü Gölcük olan ve geniş bir alanda hissedilen 7,4 büyüklüğündeki; resmi rakamlara göre 17.840 insanımızın hayatını kaybettiği ve on binlerce vatandaşımızın yaralandığı, çok sayıda konut ve işyerinin hasar gördüğü depremin maliyeti başta Gölcük ve Kocaeli olmak üzere tüm ülkemiz için ağır olmuştur. Marmara Depremi’nin 19.yıldönümünde, yüzyılın en büyük afetlerinden biri olarak hafızalarımızda dipdiri duran acıyı bugün de kalplerimizde hissediyor, deprem şehitlerimize bir kez daha Yüce Mevla’mdan rahmet, hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı  diliyorum.” dedi.

Türkiye'nin dünyanın en önemli deprem kuşaklarından biri üzerinde yer aldığını belirten Karaaslan, büyük şiddetli depremlerin meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğunu belirtti. Deprem gerçeğiyle yüzleşmek gerektiğini söyleyen Karaaslan,''Konut ve işyerlerimizi depreme dayanıklı inşa etmek, riskli yapılarımızı bir an önce dönüştürmek durumundayız. Bu kapsamda, deprem riski altında bulunan bölgelerin yeniden yapılandırılması amacıyla 2012’de başlayan kentsel dönüşüm çalışmalarıyla 53 ilimizde 230 adet riskli alan, 29 farklı ilimizde 97 adet rezerv yapı alanı ilan edilmiştir. 81 ilimizde 585 bin konut ve işyerinde riskli yapı tespit edilmiş ve bu yapıların dönüşümü için çalışmalar sürdürülmektedir'' diye komuştu.

Çiğdem Karaaslan, Cumhurbaşkanlığı hükümetinin ilk “100 Günlük İcraat Programı”nda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın icraatları arasında, 17 bin konut ve işyerinin tamamlanacağı, 16 bin adedinin temelinin atılacağı ve 18 bin 750 konut için dönüşüm programlarına başlanacağı dile getirdi.